Koronavirüse karşı külotlu çorap: 7 kat daha fazla koruyor

Güncelleme Tarihi:

Koronavirüse karşı külotlu çorap: 7 kat daha fazla koruyor
Oluşturulma Tarihi: Şubat 19, 2022 09:24

Maske takmak virüsten korunmanın en etkili ve basit yollarından biri, tabii doğru takıldığı sürece… 2 yıldır koronavirüs salgını nedeniyle hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelen maskeler ve koruyuculukları hakkında sayısız deney yapıldı. Bu konudaki son çalışma ise hayli ilginç… Araştırmacılar tarafından etkinliği denenen 7 farklı yöntemden en etkilisi maske üzerine külotlu çorap geçirmek oldu!

Haberin Devamı

Maskeler yüze tam oturmadığı zaman ya da yanlarında boşluk kalırsa bu boşluklardan virüsün kaçması mümkün. Bu nedenle pandeminin başından beri internette maskelerin verimliliğini ve koruyuculuğunu artıran birçok yöntem paylaşılıyor. İngiltere'de bulunan Cambridge Üniversitesi'ndeki araştırmacılar da internette dolanan bu popüler maske 'hack'lerini' tek tek inceleyip etkinliklerini ölçümledi. Sonuç gerçekten şaşırtıcı...

7 farklı yöntemin maskelerin koronavirüsün yayılmasına karşı koruyuculuğunu artırmaktaki etkisi test edildi. Test edilen yöntemler arasında, maskelerin yüze daha sıkı oturması için kulak iplerinin bağlanması, maskenin kenarlarının bantlanması, altta ve üstte oluşan boşlukların gazlı bezlerle doldurulması gibi taktikler vardı. Maskenin üstüne külotlu çorap geçirmek ise en etkili yöntem olarak öne çıktı...

Haberin Devamı

Araştırma kapsamında KN95 ve cerrahi maskeler üzerinde yapılan denemelerde bantlama, kulak iplerini düğümleme, lastik bant kullanımı, maskenin kenarlarında oluşan boşlukların çeşitli malzemelerle kapatma ve kişinin külotlu çorap ile veya yüzünü sarmalayan bir bezle maskeyi kullanması gibi yöntemler incelendi. Bu yöntemler arasından en etkili olanı ise külotlu çorap oldu. Ardından bez bantlar, düğümlenen kulak ipleri ve gazlı bez ile boşlukların doldurulması geliyor.

En etkili yöntem olan külotlu çorapla maske takmanın etkisi hafife alınacak türden değil. Tabii bu yöntemler koruyuculuğu artırsa da oldukça konforsuz oldukları tartışmasız bir gerçek…

Koronavirüse karşı külotlu çorap: 7 kat daha fazla koruyor

Paylaşılan sonuçlara göre maskeyi görseldeki gibi külotlu çorapla kullanmanın normal bir şekilde maske takmaya göre partiküllerin geçebilme oranını 7 kat azaltabildiği açıklandı. Ancak işin bir de sosyal boyutu vardı.

Araştırmaya katılan ve maske üzerine külotlu çorap giyen gönüllüler verdikleri geri bildirimde bu şekilde karşısındaki kişilerle konuşmakta sorun yaşadıklarını ve çok büyük oranda rahatsızlık hissettiklerini belirtti. Yani sosyal hayattaki etkilerini göz önünde bulunduran uzmanlar, bu yöntemin yaygın bir şekilde kullanılmasının pek mümkün olmadığını söylüyor.

Haberin Devamı

Peki maskelerimiz normal kullanımda ne kadar etkili? Koruyuculuğunu arttırmak için neler yapabiliriz? Özellikle cerrahi maskelerde altta üstte boşluklar oluyor. Bu boşluklar daha bulaşıcı olan Omicron açısından riskli mi? Konunun uzmanları hurriyet.com.tr’ye konuştu.

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hacer Kuzu Okur

LASTİK BANT ENFEKSİYON RİSKİNİ ARTTIRIR

Omicron gibi viral enfeksiyon ajanları çoğunlukla hava yolu ile vücuda giriş yaparlar. Havayolu burun ucu ve ağızdan başlar. Virüslerin girişini engellemek için bu yolların tam ve sürekli virüs geçişine izin vermemesi gerekir. Yani günümüzdeki maske ağız ve burun kapatıcı ve sık dokusu ile bunu sağlamaya çalışır. Burun ucunun 2 santim üstüne gelecek şekilde ve çenenin 2 cm altında olacak şekilde maske yüzü kaplamalı. Bu temas yerinden gevşeme olabildiğince olmamalı. Çünkü hasta sayısı arttıkça ortamdaki virüs yoğunluğu artar ve bu kaçak noktalarından enfekte olmamız kolaylaşır.

Haberin Devamı

Normal cerrahi maskeler yüze uygun büyüklükte olmalı. Burun üst kısmı maskenin içindeki tel ile sıkıştırılmalı. Kulağa gelen lastik kısmı gevşek olmamalı. Asıl önemli olan konu maskenin sık sık çıkarılmamasıdır. ‘Tak-çıkar’ sürekli olur ise maskenin yapısı bozulur. Cerrahi maske çift takılarak etkisi güçlendirilebilir. Başka lastik bant gibi eklemeler enfeksiyon riskini artırabilir ve koruyuculuk için etkisi yoktur. Maskeyi doğru ve sürekli kullandığınızda yeteri kadar virüs geçişini engeller. Hasta yoğunluğunun arttığı ortamlarda yüze sperlik takmak da etkili olabilir.

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşegül Ulu Kılıç

Haberin Devamı

KULAK HALKALARINI DÜĞÜMLEMEK KORUMAYI İYİLEŞTİRİR

Yüze iyi oturan maskeler, tüm varyantlara karşı koruma sağlar. Kişinin; koruyuculuğu yüksek, kendine uygun ve rahat bir maske takması gerekir ancak her maskenin koruyuculuğu eşit değildir.

N95 maskeler havadaki partiküllerin yüzde 95’ine kadarını filtreleyebilir. Cerrahi maskeler N95’lerden önemli ölçüde daha az filtrasyon sağlar ve yüze sıkı bir şekilde oturmaz. Bez maskeler ise fiziksel bir bariyer görevi görür ancak tipik olarak cerrahi maskelerden daha az filtreleme sağlar. Hasta bir kişi ve yakındaki biri cerrahi maskeler yerine N95 taktığında COVID-19 bulaşma riskinin 75 kata kadar azaltılabileceği tahmin ediliyor. Ancak N95’lerin dezavantajları da vardır. Özellikle uzun süre kullanıldığında rahatsız edici olabilir.

Haberin Devamı

Maskeler, yanlarda, üstte veya altta önemli boşluklar olmadan yüze tam olarak oturmalıdır. Maskenin yüze daha iyi oturması için kulak halkalarını sıkılaştırmak için maskeye düğüm atmak veya yüzü daha fazla kaplamak için iki kat maske takmak gibi basit düzeltmeler korumayı iyileştirebilir.

Tıbbi Mikrobiyoloji ve Medikal Biyoteknoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tanıl Kocagöz

MASKENİN YAPISINDAN ÇOK ŞEKLİ ÖNEMLİ

Maskeler doğru kullanıldığında hem hastalık etkeninin alınması hem de bulaştırılmasını önemli ölçüde azaltabilir. Maskeler takıldığında kenarlarında kalan boşluklar virüslerin buradan kolaylıkla geçmesine neden olur. Yani maskenin yapısından çok şekli daha önemlidir. Maske takıldıktan sonra üst kenarında burun üzerindeki metal tele bastırılarak burnun şeklini alacak hale getirilmeli, maskenin kenarındaki boşluklar kapatılmalıdır. Mutlaka yüz büyüklüğüne göre maske seçilmelidir. Örneğin; çocuklara büyüklerin kullandığı maskelerden takmak, maskelerin kenarında boşluklar kalmasına neden olur.

Yüze tamamen oturan maskeler nefes almayı çok kısıtladığı için zaten çok uzun süreler sürekli takılamaz, kişiler nefes açlığı nedeniyle maskeleri bir saat gibi bir sürede çıkarma gereğini duyar. Bu nedenle maskeler doğru yerde, doğru kullanılmalıdır. Öncelikle maske gerektirecek yerlerden kaçınmalı, olanaklı olduğu ölçüde kalabalık yerde bulunulmamalıdır. Maske bilinçli bir şekilde kullanılırsa hem yararı artar hem de kullanımı kolaylaşır. Açık alanlarda, park, bahçe gibi yerlerde, kişilerin birbirine 3-4 metreden uzak olduğu yerlerde maske takmanın hastalıklardan korunmada bir yararı yoktur.

İş yerlerinde olanaklı olduğu ölçüde birbirinden uzak oturulmalı, salgın süresince uzaktan çalışma desteklenmelidir. İş yerlerinin bir iki saatte bir havalandırılması, yüzeylerin düzenli aralıklarla dezenfektanlarla temizlenmesi önemlidir. Toplu taşımalara kalabalığın az olduğu saatlerde binilmeli, örneğin; olanaklı ise işe erken saatte gidip, erken saatte dönülmelidir. Gıda hazırlayanların maske takması bulaşı önleme aç ısından en önemli unsurlardan biridir. Virüs taşıyan bir kişinin maskesiz çalışması durumunda virüsü hazırladığı gıdalara bulaştırması, bu gıdaları tüketenlerin virüsü kolaylıkla alması söz konusu olabilir. Cidarı kalın, nefes almayı çok zorlaştıran ve ancak kısıtlı süre takılabilen maskeler sağlık personeli tarafından hastalarla, test için örnek almak, entübasyon yapmak gibi çok yakın temaslara girmek zorunda olunan durumlarda kullanılmalıdır. Sonuç olarak öncelikle mesafenin korunması, sonra gereğine uygun şekilde doğru maskenin, doğru yerde, doğru şekilde kullanılması gereklidir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!