Fazla büyümek istemiyoruz niteliğe odaklanıyoruz

Güncelleme Tarihi:

Fazla büyümek istemiyoruz niteliğe odaklanıyoruz
Oluşturulma Tarihi: Ocak 13, 2019 09:30

Adana ile Mersin ortasında tüm Çukurovayı kucaklayan ilk vakıf üniversitesini açan ve Özel Okullar Derneği’nde birçok çalışmalar yapan eğitimci Yaşar Bayboğan’ın açtığı Çağ Koleji ve Çağ Üniversitesi, bugüne kadar binlerce öğrenci yetiştirdi. Şu anda toplamda 7000 civarında ve yüzde 70’i çeşitli burslardan faydalanan öğrenciler ve 800 civarında çalışanıyla Çukurova bölgesinde hem eğitime hem de istihdama katkıda bulunuyor. Şimdi oğulları Lütfi Bayboğan ile Gökhan Bayboğan kolej ve üniversitenin yönetiminde.

Haberin Devamı

Çağ Koleji Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Bayboğan da kardeşi gibi babasının izinde. Gökhan Bayboğan, kolej olarak fazla büyümek istemediklerini söyleyerek, “Bize bırakılan miras adına, bu sayı arttıkça kalite azalacağı için büyümek, zincirleşmek istemiyoruz. Nicelik yerine niteliğe odaklanıyoruz” diyor.

- Babanız Yaşar Bayboğan Adana’da eğitim adına birçok çalışma yaptı.
Babam Yaşar Bayboğan, 1937’de Adana’da doğmuş. Anadolu’daki ilk vakıf üniversitesinin kurucusudur ve çiftçi bir babanın oğludur. Adana Ticaret Lisesi’ni bitirdikten sonra, İstanbul Üniversitesi’nde İktisat eğitimi almış, aynı üniversitede yüksek lisans çalışmalarını yapmış ve bu dönemde yine aynı üniversitede dersler vermiş. Öğrencilik yıllarında Çukurova Öğrenci Cemiyeti Başkanlığı yaparak henüz 22 yaşında iken o güne kadar çözümlenememiş olan öğrenci yurdu sorununu; sıfır bütçe ile devraldığı dernek çalışması kapsamında biri İstanbul’da, diğeri de Ankara’da olmak üzere, iki öğrenci yurdu satın almakla gerçekleştirmiş.

Haberin Devamı

Üniversitenin ardından, banka müfettişliği ve Adana Merkez Müdürlüğü’ne atanan en genç müdür olmuş. İktisadi ve Ticari Bilimler Akademisi’nin Adana’ya getirilişinde yoğun çaba harcamış. O tarihlerde bile Çukurova’yı bir üniversite şehri olarak görmeyi arzu etmiş. 17 yıl finans sektörünün içinde bulunduktan sonra emekliliği beklemeden özel sektöre geçmiş. Paktaş Fabrikalarının Genel Müdürlüğü’nü yapmış. Sonra kendi kurduğu işletmesinde pamuk ve susam ihracatı yapmış. Uzun yıllar çalıştığı devlet sektörü, özel sektör ve kurduğu işletmelerdeki çalışmaları sonrasında ise, her daim dile getirdiği gibi “her şeyi devletten beklememek gerektiği” inancından hareketle, tamamen kendi girişimleriyle, 1986 yılında anaokulu, ilköğretim okulu, Anadolu lisesi ve fen lisesinden oluşan Çağ Koleji’ni; 1996 yılında Bayboğan Eğitim Vakfı’nı, 1997 yılında Anadolu’nun ilk vakıf Üniversitesi olan Çağ Üniversitesi’ni ve yine 1997 yılında bölgemizin ilk Hukuk Fakültesi’ni kurarak eğitim alanındaki idealini gerçekleştirdi.

Haberin Devamı

- Babanız özel okullar yönetiminde de görev yapmıştı.
İki dönem Türkiye Özel Okullar Birliği Yüksek İstişare Konseyi Başkanlığı’nı da yürüttü. Vefatından bir ay önce de Ankara’da yaşayan “Çukurovalılar Derneği” tarafından “yılın eğitimcisi” seçilmişti. İyi derecede İngilizce bilirdi. Eğitim faaliyeti dışında zirai işletmeleri vardı. İki çocuğu olan bizler de onun bu ideallerini sürdürüyoruz. Hayatı boyunca eğitime çok önem vermiş ve iyi eğitimin peşinde koşmuş babamın vasiyetini yerine getiriyoruz.

- Zincir okul olmayı hiç düşünmediniz mi?
Kolejimizde birinci sınıftan itibaren 2 sınıf açıyoruz ve 48 öğrenciden fazlasını almıyoruz. Eskiden bölgemizde birkaç kolej vardı. Bir kısmı sonradan kapandı. Babamın idealleri vardı. 1986’da koleji kurduğu zaman bu ideallerine ulaşmayı istedi. Kolejimiz tek katlı. Yemekhane, kültür merkezi, spor salonu, tenis kortu, hepsi birbirinden ayrı binalarda yer alıyor. Kurulduğundan beri her kademede 2 sınıf açıyoruz. Zincir olmayı bırakın, üçüncü sınıfı bile açmıyoruz. Çok talep oldu zincir olmak için, hala çok talep var ama sadece iki sınıf açıyoruz. Toplam 750 – 800 öğrencimiz var.

Haberin Devamı

- 1997’de üniversiteyi kurdunuz.
Babam, 1987’de verdiği bir röportajda hedefinin Çukurova Bölgesini kucaklayan bir üniversite kurmak olduğunu söylüyor, 1997’de Ankara ve İstanbul dışında kurulmuş ilk vakıf üniversitesini açıyor. Çukurova bölgesindeki ilk hukuk fakültesi de burada kuruldu. Biz üniversitede de sosyal bilimler alanına odaklandık. Üniversiteyi İngiltere’de ekonomi bölümünde okudum. Üniversitemizin sosyal bilimler ağırlıklı olmasını istedim. Odaklanma kaliteyi artırıyor, dünyanın en iyi üniversitelerinde ve kolejlerinde de durum böyle. 2017 yılında Ekonomi alanında 2 milyon 300 binden fazla araştırmayı endeksleyen dünyanın en büyük bibliyografik veritabanı olan Ideas- Repec’in 30 ayrı kritere göre yaptığı ciddi ve prestijli Avrupa sıralaması açıklandı. Çağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, ilk 100’de yer aldı. Türkiye’den listeye giren üniversiteler sıralamasında ise üçüncü sırada yer aldı. Eğitim çok farklı bir branş. Odaklanma oldukça başarı geliyor. Bu yıl çok öğrenci aldık, seneye daha az alalım istiyoruz. Çağ Koleji az öğrenci alır. Eğitimin içeriğini daha iyi aktarmak istiyoruz. Kolejimiz Türkiye’de 18 okulun alabildiği bölgemizde de tek CIS ( Councıl of ınterinatıonal schools ) Akreditasyon sahibi okul. Kaliteye odaklanınca daha çok başarılar elde ediliyor.

Haberin Devamı

ASIL MUTLULUK ÖĞRENCİLERE KATKI
Babam, bahaneyi seven bir insan değildi. Her şeyi devletten beklememek gerekiyor derdi. Atatürkçüydü. Biz okul ve öğrenci sayısında fazla büyümek istemiyoruz. Bize bırakılan miras adına, bu sayı arttıkça kalite azalacağı için büyümek, zincirleşmek istemiyoruz. Nicelik yerine niteliğe odaklanıyoruz.

Bize emanet edilen çocuklara buradan çıktığında, hayatta ulaşmak istediği şeylere ulaşabilmesini sağlamaları önemli. Bu nedenle Çağ’dan mezun olanların yaratabildiği şeyler olmasını sağlamak istiyoruz. Bilançolar ya da öğrenci sayıları kurumsal kimliğe katkısı olan şeyler. Biz öğrencilere bir şeyler katabiliyorsak asıl mutluluk bu.

Haberin Devamı

BABAMIZDAN ÇOK ŞEY ÖĞRENDİK
Babamın hayatta olmamasından dolayı zorlanıyoruz. Ömrümüz boyunca babamızın yardımcılığını yaptığımız için birçok şeyi öğrendik. Tabi insanın becerisi yaşamı boyunca devam eder. Sayılar sürekli çoğalıyor ama biz niteliğe daha önem veriyoruz. Kalite odaklı olduğumuz için hep nerede olduğumuzu ve nereye varacağımızı babamla birlikte istişare ederdik. Babamın vefatıyla yönetimsel değil, manevi anlamda büyük bir boşluk oluştu. Stratejik hedef olarak da, eğitim kalitesini bir numara olmayı hedefliyoruz.

Bugün yeni teknolojiyle ilgili ne varsa onu kurabiliyoruz kurumlarımızda. Yabancı dillerde eğitim olanağı sunmak da bizim için önemli. Biz Anadolu’da olduğumuz için açıkhava tiyatrosu, tenis kortu, mini golf ve badminton sahamız olmasına; farklı dillerde eğitim vermemize büyükşehirlerden gelenler şaşırıyor. 1 milyon dolarlık bir yatırım yaptık teleskop aldık, Çukurova Bölgesinin ilk planetaryumunu açtık. İyi eğitim denince akla Galatasaray, Boğaziçi gibi köklü okullar geliyor. Bu okulların başarısının arkasında kaliteli eğitim yatıyor. Bu da kaliteli öğretmenle mümkün. Bizim mezunlarımızın, ‘ben bu okuldan mezun olduğum için başarılı olabildim’ demesi lazım. Bunun sayısının artarak çoğalması ve topluma yansıması önemli.

KİMDİR?
1977’de Adana’da doğan Gökhan Bayboğan, ilk, orta ve lise öğrenimini Çağ Koleji’nde tamamladı. Okluda basketbol takım kaptanlığı, öğrenci konsey başkanlığı yaptı. Ayrıca SASA Basketbol Kulübünde lisanslı sporcuydu. İngiltere’de Essex Üniversitesi’nde ekonomi okudu. Essex Üniversitesi Türk Öğrenci Konseyi yönetiminde Ülkemizin tanıtımı için birçok çalışmalarda bulundu. Yüksek lisansını Çağ Üniversitesi’nde işletme yönetimi alanında yaptı. Türkiye Özel Okullar Birliği Yönetim Kurulunda 2 dönem İstanbul dışındaki okulları temsilen görev yaptı. Şuanda Yüksek İstişare Kurulu Başkan Yardımcılığı yapıyor. Başkanvekilliği yaptığı Bayboğan Eğitim Vakfı ihtiyaç sahibi öğrencilere burs veriyor, ayrıca uluslararası Çukurova havalimanı ve uluslararası lojistik köyünün yapıldığı Adana ile Mersin ortasında konaklama yerinin hiç bulunmadığı Yenice’ye Yaşar Bayboğan Konukevini yaptırıp devlete bağışladı. Ülkemiz ihracatına katkı sağlamak amacıyla Çukurova bölgesinde narenciye üretimi yapıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!