Gaziantep’te lezzet peşinde

Gaziantep’e varır varmaz sabah ilk durağımız Katmerci Zekeriya Usta oldu. Burası, şehre her gelişimizde değişmez adresimiz. Katmeri nasıl incecik açtıklarını izleyip sonrasında bir katmeri iki kişi bölüştük. Katmer dışında farklı kahvaltı seçenekleri de var Antep’te. Metanet Lokantası’nda beyran çorbası içebilir ya da Ali Haydar Usta’da ciğerin tadına bakabilirsiniz. Dürümcü Recep Usta’da nohut dürüm de lezzetli bir seçenek. Ancak nohut dürüm ve ciğer yemek istiyorsanız sabah erkenden gitmekte fayda var.

Çingene Kız’a merhaba

Kahvaltı sonrasında Zeugma Müzesi’ne gittik. Müzeye girince önce sinema salonda müzenin tarihini üç boyutlu olarak izledik. Bu kısa film hem yetişkinler hem de çocuklar için öğretici ve eğlenceli. Mozaiklerin hikâyesini de izliyorsunuz. Müzenin tanıtımında da kullanılan ve artık sembolü haline gelen, özel bir bölümde sergilenen Çingene Kız isimli mozaiği mutlaka görün. Müzede çocukların mozaikleri tanıması için hazırlanmış bulmacalı oyun alanlarını da deneyimlemeyi unutmayın. Biz kulaklık kiralayıp müzedeki eserler hakkındaki bilgileri dinleyerek müzeyi gezmeyi tercih ettik. Müzenin kafesinde de mozaiklerden kupalar, yapbozlar ve defterler satın alabilirsiniz. 




Bu müzede herkes çocuk

Şehrin en eski mahallelerinden biri olan Bey Mahallesi’nde 1700’lü yıllardan günümüze en eski oyuncakların sergilendiği Oyun ve Oyuncak Müzesi var. Türkiye’deki dört oyuncak müzesinden biri olan müze 600’e yakın oyuncağa ev sahipliği yapıyor. Geniş bir oyuncak koleksiyonuna sahip müzede, eski oyuncakların yanı sıra serilerinin ilk üretimi olan çizgi film, sinema filmi ve masal karakterleri de sergileniyor. İstanbul, Ankara ve İzmir oyuncak müzelerinden sonra burada da çocukluğumuzdan hatıra oyuncakları oğluma göstermek benim de onun da hoşuna gidiyor. 

Yöresel tatlar bitmez

Gaziantep mutfağını yakından tanımak için Emine Göğüş Mutfak Müzesi’ni ziyaret ettik. Yemek fotoğrafları, eski mutfak eşyaları ve yerel kıyafetli mankenlerle dekore edilmiş müze hem şehrin hem de yemeklerin tarihçesini keyifli bir şekilde anlatıyor. Duvarlarında da karnımızı acıktıran yemek fotoğrafları sergileniyor. Dünyada şehir adıyla anılan tek mutfağa sahip olduğumuzu ve Antep’in 350’nin üzerinde yöresel yemeği olduğunu oğluma anlattım. Ve bu gezide bu lezzetlerden bir kısmının da birlikte tadına bakma fırsatımız oldu oğlumla. Öğle ve akşam yemeğinde Halil Usta’da küşleme (simit kebabı), İmam Çağdaş’ta lahmacun ve alinazik (şimdiye kadar yediklerimizin en iyisiydi) yedik. Bayazhan ve Hışvahan’ın restoranında yöresel yemeklerin tadına baktık. Yuvalama çorbası, patlıcan kebabı, içliköfte, şiveydiz, firik pilavı, pirpirim aşına doyamadık. Antep deyince akla baklava geliyor hemen. İmam Çağdaş’ın havuç dilimi, Güllüoğlu’nun kaymaklısı, Koçak’ın midye baklavası ve Zeki İnal’ın şöbiyeti oldukça lezzetli.




Oğlum baklavaya bayıldı

Daha önce hiç denemediği yöresel yemekleri tatmak konusunda biraz çekimser olan oğlum konu tatlıya gelince baklavaları tek lokmada midesine indirdi. Yerken biraz da yemek kültürümüzden konuştuk oğlumla. Elimizdeki yöresel lezzetlerin tadından, kıymetinden söz ettik. Yeni tatlar denemeye açık olmak, yemek konusunda önyargılı davranmamak da konuştuğumuz konulardan biriydi.

Bakırcılar Çarşısı’nda dolaşın

Yemeklere ara verip çarşı içinde de gezdik. Bakırcılar Çarşısı’nda dolaştık. Buradan oğluma ayran içmek için bakır bardak, kendime bakraç ve yumurta yapmak için bakır sahan aldım. Elmacı Pazarı’na baharat almaya gittik. Salata ve yemeklere koymak için zahter, sumak, kırmızıbiber, antepfıstığı ile kurutulmuş patlıcan ve biber aldık. El sanatları, baharat ve hediyelik eşyalar için Zincirli Bedesten veya Gümrük Han’a da bakabilirsiniz.  Antep alışveriş duraklarımızın sonuncusu da Yemenici Hayri Usta oldu. Şehirde üç şubesi var. Rengârenk yemenilerden seçmekte zorlandım. Oğlumla bir örnek mavi yemeniler sipariş ettik. Eğer hazırda ayağınıza uygun numarası yoksa, siparişinizi alıp evinize kargoyla gönderiyorlar. Yorgunluk kahvesi içmek için de Elmacı Pazarı’nın yanında, çarşının sonundaki Tahmis Kahvesi’ne uğradık. Burası 1635’ten beri hizmet veriyor. Menengiç kahvesi ve zahter çayı siparişi verdik. Bakır fincanda yanında leblebiyle kahve servisi yapıyorlar.