Oruç iç doktordur

Ve yine hemen ardından her yıl olduğu gibi huzurla, keyifle, göğsümüzü gere gere şu bilgiyi bir daha tekrarlayalım: ORUÇ MUAZZAM BİR İÇ DOKTORDUR! Hatta biraz daha ileri gidelim: Ramazan ayı ve onun temel ritüeli “oruç görevi” muazzam bir sağlık tamircisi ve harika bir doğal iyileştiricidir. Zira farklı ülkelerde, farklı merkezlerde tekrarlanan birçok bilimsel araştırmada şu bilgi net ve açık olarak teyit edilmiştir: Aç kalma süremiz uzadıkça ve ramazandaki “iftar, sahur ritüeli”nde olduğu gibi 2 öğünle makul miktarda beslenmeye devam ettikçe kronik hastalıkları önlemede, iyi yaşlanmada, bedensel ve ruhsal huzuru yeniden kazanmada sağlığımıza bu güzel ay muazzam katkılar sağlıyor. Özellikle “iftar, sahur düzeni”ni dikkatle planlayıp gıda tüketimini fazla abartmazsak ramazan boyunca metabolizmamız daha verimli, enzimatik ve hormonal sistemlerimiz daha güçlü, detoks/temizlik organizasyonlarımız daha etkili çalışmaya başlıyor. Zira daha ramazanın ilk gününden itibaren muazzam bir iç doktor, yani OTOFAJİ mekanizması devreye giriyor. “Peki nedir, neyin nesidir otofaji?” diyorsanız buyurun...



İYİ BİLGİ
OTOFAJİ SAĞLIKTIR

SAĞLIK faydaları gözetilerek uygulanan “2 öğün beslenme” ve “kısa süreli açlık kürleri”nin hücresel sağlığı güçlendirdiğini kanıtlayan araştırmaları ile Nobel ödülü kazanan Japon biliminsanı Yoshinori Ohsumi diyor ki: “Bedenlerimiz aç kaldığı zaman kendimizi daha kolay tamir ediyor. Eksiklerini tamamlama, hasarlarını onarma fırsatı buluyor. Açlık süresi 12-14 saatin üzerine çıkınca hücrelerimiz üretim artığı moleküllerden ve toksinlerden kurtulma fırsatı yakalıyor.”

Hücrenin bu “kendi atıklarıyla beslenme, atık proteinlerini tüketerek hayatta kalma ve bu arada ciddi bir temizlik faaliyetine girme” sürecine ise “OTOFAJİ” adı veriliyor.

RAMAZAN ÖNERİLERİ
3 MÜHİM TAVSİYE

BİR: Sahur yapmadan oruç tutmayın.

İKİ: Bu mübarek ayın “diyet ayı” değil, “niyet ayı” olduğunu unutmayın.

ÜÇ: “İftar sofraları”nı “ifrat sofraları” haline getirmeyin.

KESİP SAKLAYIN
İFTAR SEÇENEKLERİ

BESLENME uzmanımız Nilüfer Bayram tarafından hazırlanan 3 ayrı iftar seçeneğini aşağıda bugün yeniden sizinle paylaşıyoruz...

Başlangıç: 2 hurma, çorba (kuru baklagil ve sebze çorbalarını tercih edin), az tuzlu peynir çeşidi, 4-5 adet zeytin, kepekli veya tam buğday unundan yapılmış ekmek veya pide.

(15 dakika ara verin.)

1. SEÇENEK

* Etli sebze yemeği veya kuru baklagil yemeği.

* Yoğurt, ayran veya cacık.

* Salata.

* Bulgur pilavı.



2. SEÇENEK 

* Izgara et (tavuk/balık/köfte).

* Salata.

* Bir çeşit zeytinyağlı sebze yemeği.

* Yoğurt veya ayran veya cacık.

* Tam buğday makarna.

3. SEÇENEK 

* Ekşi mayalı tam tahıl sandviç ekmeğinin arasına yeşillik ile birlikte aşağıdaki et grubu seçeneklerinden birini koyabilirsiniz:

* Haşlanmış tavuk veya köfte veya tonbalığı.

* Yoğurt veya ayran.

* Meyve.

GÜNDEME DAMGA VURAN 2 KONU



1- AFAZİ NEDEN ÖNEMLİ

ÜNLÜ sinema oyuncusu Bruce Willis’in de afazi sorunu yaşamaya başladığı duyulunca doğal olarak sağlık gündemimize bu mesele de damardan giriverdi. Peki, neyin nesidir bu afazi problemi? Eğer şu veya bu nedenle beyinde oluşabilecek bir hasar konuşma merkezlerimizi de etkilemeye başlarsa “düzgün konuşma, konuşulanı anlama, düşünüleni anlatma, fikirleri tanımlama, adlandırma ve tekrarlama gibi becerilerimizi” kısmen ya da tamamen kaybedebiliyoruz. Beyindeki hasarın nedeni beyin kanamaları, tümörleri, enfeksiyonları ya da kafa travmaları olabiliyor. Temelde konuşma merkezli bir problem olan afaziye bazen basit süreçleri planlama ve yerine getirme, karar verme ve problem çözme yeteneklerinde bozulmalar da eklenebiliyor. Özellikle yaşlanma sürecinde sık rastlanan bu problem bazen de muhtemel bir Alzheimer hastalığının ilk belirtisi olarak ortaya çıkabiliyor. Problemin çözümü için uzmanlar tedaviye mümkün olduğu kadar erken başlanmasını, özellikle “konuşma terapisi” üzerinde yoğunlaşılmasını tavsiye ediyor.

BİR HABER
2- ALOPESİ KAVGA ÇIKARDI

ALOPESİ (saçkıran) tıbbi lisanda saç dökülmesi anlamına geliyor. Eğer bir kişide saç derisinde ciddi bir değişiklik olmadan yuvarlak veya oval şekilli ve oldukça geniş bir alanda saç kaybı oluşursa problem daha da önemli hale geliyor. Diğer taraftan bazı durumlarda saç kaybı saçlı derinin tamamını kapsayabiliyor. Dahası kaş, kirpik, sakal, bıyık veya vücut kıllarının tamamında yama biçimli tüy kaybı gelişebiliyor. Saç kaybının farklı nedenleri var. Demir, çinko, iyot gibi elementler, biyotin, D vitamini gibi vitaminler, Omega 3 eksikliği, tiroid yetmezliği gibi hormonal problemlerde de saç kaybı ortaya çıkabiliyor. Saç kaybının genetik kökenleri ve bağışıksal temelleri (otoimmün) de olabiliyor.