Kahve ömrü uzatır mı

Başlıktaki sorunun cevabını merak eden araştırmacılar, İngiltere’de yaşayanların sağlık kayıtlarının tutulduğu veri tabanı U.K. Biobank’taki kahve tüketimine ilişkin verilerle sağlık verilerini dikkatle analiz ettiler.

Haberin Devamı

Analiz, yaşları 37 ile 73 arasında değişen 170 bin kişinin verileri ile yapıldı. Neticede net ve açık olarak şu görüldü: İster kafeinli, ister kafeinsiz için kahve ölüm riskinizi azaltıyor. Önemli bir tıp dergisinde, Annals of Internal Medicine’da neticeleri yayımlanan o araştırmaya göre, günde 1.5-3.5 fincan kahve içenlerin, içmeyenlere göre yüzde 30 civarında daha az erken ölme olasılığı var. Bu bilgi aslında çok da şaşırtıcı değil. Kahvenin muhtelif sağlık yararlarını gösteren araştırmalar, günde 1-2 fincan düzenli kahve içmenin parkinson hastalığından karaciğer yağlanmasına, tip-2 diyabetten prostat sağlığına, pek çok kronik sağlık problemine de iyi gelebileceği daha önce de yayımlandı. Bütün mesele dozu kaçırmamak, yani ölçülü olmak. Ayrıca kahveye aşırı şeker, süt ve benzeri katkıları eklememek ile bağlantılı gibi görünüyor.

Kahve ömrü uzatır mı

TERCİH SİZİN
UZUN YAŞAMAK MI İYİ YAŞAMAK MI

MESELENİZ “uzun yaşamak” değil, “erken yaşlarda lüzumsuz hatalar nedeniyle vaktinden önce ölmemek” olmalıdır. İyi, güzel, keyifli, formda ve dinç bir yaşlanmaya odaklanma hedeflenmelidir. Sağlığınızın kaderinin bir ölçüde sizin de elinizde olduğunu, aklınızı kullanırsanız o kaderin iyi yönde gelişip size iyi ve güzel bir hayat yaşatacağını aklınızdan hiç çıkarmamalısınız. Tabii ki ölümden kurtuluş yok. Ama hiç olmazsa vaktinden önce gelen bir ölümün ve hastalıklarla geçirilebilecek bir yaşamın “baş suçlusu” olup olmamak sizin elinizdedir. İyi bir yaşlılık adına, güzel bir yaşlanma yolculuğu adına, kendinize ve başkalarına yük olmadan, son noktaya kadar sağlıklı ve zinde kalmak adına lütfen sağlığınıza sahip çıkın.

Haberin Devamı

Unutmayın ki hastalıkların da, erken ölümlerin de büyük bir kısmı bizim yanlışlarımız, kayıtsız kalışlarımız, bilgisizlik ya da saflıklarımızın neticesidir.

Yediklerimiz, yaptıklarımız, düşündüklerimiz ve uyku kalitemizde yapacağımız küçük değişimler bile hayatımızı iyileştirmek, güzelleştirip kaliteli, keyifli, zinde ve formda bir hale getirmek için yeterli olabilecektir.

BİR SORU

EKMEKLER NEDEN BOZULDU

BİZİM o eski yerel buğdaylarımız (siyez buğdayı) şimdilerde maalesef yok denecek kadar az. Yeni nesil buğdayların genetiği ile oynandı, daha şişman (!) yani iri ve dayanıklı buğdaylar üretildi. Genetik değişim o buğdayların hem nişasta içeriklerini hem de fazlası problem yaratan glüten miktarlarını da artırdı. Şimdi, bu yeni nesil buğdaylardan üretilen, üstelik bir de rüşeym (embriyo, E vitamini içeren özel bölüm) ve kabuk kısmı (posa ve B vitamini ile minerallerden zengin olan kabuk) uzaklaştırılarak âdeta bir “glüten” ve “nişasta” bombası haline getirilmiş beyaz undan üretilen endüstriyel bir un mamulü (!) ekmeği tüketiyoruz. Üstelik bu ekmeklerin mayalanması da “yeni nesil maya kültürleri” ile sağlanıyor, yani eski usul “ekşi mayalı” maya ile dinlendirilmiş ekmek bulmak da ciddi bir mesele.

Haberin Devamı

İYİ BİLGİ
TAKVİYE KULLANANLARA 6 MÜHİM TAVSİYE

1. Takviye olarak kullanılan yüksek dozda kalsiyum desteği sağlığınızı, özellikle damarlarınızı tehdit edebilir.

2. Rasgele yutulan demir hapları da ciddi sorunlar yaratabiliyor. Gereksiz demir kullanmanın Alzheimer riskini bile artırabildiği düşünülüyor.

3. Özellikle ateşli enfeksiyonu olan çocuklara demir takviyesi vermek enfeksiyonu daha da ağırlaştırabiliyor.

4. Karaciğer ve pankreasta biriken fazla demir her iki organda da yetmezlik yapabiliyor.

Kahve ömrü uzatır mı

5. Kalsiyum kazanımı arttıkça, kandaki “ferritin” düzeyi azalmakta, demirin eksikliği ve kullanımında sorunlar oluşabilmektedir.

6. Aşırı kalsiyum yüklemesinin böbreklerde de sorun yapabildiği biliniyor.

AKLINIZDA OLSUN
MİTOKONDRİLERİNİZ BOZULUNCA BAKIN NELER OLUYOR

Haberin Devamı

BİR: Daha çabuk yorulursunuz.

İKİ: Kas gücünüz azalır.

ÜÇ: Daha zor uyur, daha güç uyanırsınız.

DÖRT: Uykularınız sizi yeterince dinlendiremez.

BEŞ: Daha sık mikrobik hastalık kaparsınız.

ALTI: Unutkanlığınız artar, konsantrasyonunuz azalır.

YEDİ: Kansere direnciniz azalır.

SEKİZ: Otoimmün hastalıklara (Haşimato, vitiligo) daha kolay yakalanırsınız.

DOKUZ: Egzersiz kapasiteniz azalır.

KESİP SAKLAYIN 1
Alzheimer’dan koruyan 10 tavsiye

İLK 5

1. D vitamininizi izleyin, 70-100 aralığında tutmaya gayret edin.

2.  B12 eksikliğine dikkat edin, 700-900 aralığını hedefleyin.

3.  Bel çevrenizi genişletmeyin. Erkekseniz 100, kadınsanız 90 santimetrenin altını hedefleyin.

Haberin Devamı

4.  İnsülininizi 5’ten, HbA1’inizi 5.5’ten düşük; açlık kan şekerinizi 90 civarında tutun.

5. Tansiyondan korunup her yaş için 12/8’in altını hedefleyin.

İKİNCİ 5

1. Beslenmenizde şekeri ve unu sınırlayın, trans yağlılardan uzaklaşın, kalori tüketiminizi azaltıp bitki bazlı besinlere yoğunlaşın, kırmızı et ve hayvansal yağlara sınır getirin, daha sık ve bol Omega 3 zengini (DHA) besin (balık, ceviz), epigallokateşin deposu içecek (yeşil çay), ferulik asit bombası gıda (yulaf, havuç, domates), folik asit ve koenzimQ10 dükkânı yeşillik (ıspanak, pazı), proantosiyanidin eczanesi mor/kırmızı siyah sebze ve meyve yiyip için, magnezyum zengini besinleri (çekirdekler, bakliyat, kuruyemişler) ihmal etmeyin.

Haberin Devamı

2. Uykunuzdan taviz vermeyin, uyku kalitenizi iyileştirin.

3. Sakin, huzurlu, inanç dünyası zengin dostluk/arkadaşlık ilişkileriniz; her konuda “makul”e odaklı, stresi yönetilebilir düzeyde
bir yaşam tarzınız olsun.

4. Aktif olun, her gün yürüyün veya başka bir aktivite yapın.

5. Kronik iltihaplardan korunun, hsCRP’nizi 1’in altında tutun. İmkân varsa homosistein seviyenizi de takibe alıp 12’yi aşmamasına dikkat edin.

ALTI HAYAT KURALI
KESİP SAKLAYIN 2

1. Dua etmeden önce inan.

2. Konuşmadan önce dinle.

3. Harcamadan önce kazan.

4. Yazmadan önce düşün.

5. Bırakmadan önce dene.

6. Ölmeden önce yaşa.

 

Yazarın Tüm Yazıları