Kadından mühendis bal gibi olur

YUKARIDAKİ slogan esasında Ford Otosan’ın birinci yılını geride bırakan, kadın çalışanları arasında kadın mühendislerin sayısını artırmaya yönelik projesinin sloganı.

Haberin Devamı

Sloganı sevdiğim için aklımda tutmuşum.

Ancak Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün kusuruma bakmasın sloganı Koç Grubu’nun başka bir şirketi Tat Gıda Sanayi AŞ için bir günlüğüne borç alıyorum.

Neticede Tat Gıda da, Ford Otosan gibi BM’nin HeforShe kampanyasını destekleyen Koç Grubu çatısı altında.

Tat Gıda Sanayi AŞ Genel Müdürü Arzu Aslan Kesimer ile geçtiğimiz nisan ayında TOBB Kadın Girişimciler Kurulu’nun “Sanayide Kadın” çalıştayında aynı masaya düşmüştük.

Domates işleme (Tat), makarna (Pastavilla) ve süt-süt ürünleri (Sek) alanlarında gıda sanayinin önemli bir şirketinin başında olan Arzu Aslan Kesimer sohbetimizde “mühendis işe alırken önceliğim kadınlarda” dediği andan itibaren dikkat kesildim.

İstanbul Sanayi Odası’ndaki çalıştaydan birkaç ay sonra Kesimer ile buluştuk.

Forbes’un en güçlü 50 kadın listesinde yer alan Kesimer buluştuğumuzda Sek markası altında yeni piyasaya çıkan Quark adlı ürünün heyecanını yaşıyordu.


MOOVA’YI ALMAKLA İYİ İŞ YAPTIK

Haberin Devamı


Yaklaşık 2 yıllık bir çalışmanın ürünü olan Quark’a 4 milyon Euro’luk yatırım yapıldığını belirten Kesimer ürünün piyasada tuttuğunu ve Ortadoğu’dan yoğun talep olduğunu anlatıyor.

İki yıl önce, TÜSİAD eski başkanı Muharrem Kayhan’dan süt ve peynir markası Moova’yı 32.2 milyon liraya satın almış olan Kesimer “iyi iş yaptık” diyor.
İki yılda Moova’da çalışan sayısı artmış, Quark bu markanın tesislerinde üretilmiş.

Şimdi geliyoruz sohbetin esas can alıcı noktasına kadın mühendislere.

Tat Gıda’nın Mustafakemalpaşa, Torbalı, Karaçabey, Söke, İzmir fabrikalarında çalışan 14 kadın “vardiya mühendisi” var.

Yani üretimin başında gece-gündüz çalışan mühendis ekibinde yer alıyorlar.

“Mühendislik alanlarında iş başvurularında cv’leri benzer olan kadın-erkek adaylar arasında kadınlara öncelik veriyorum. Kadın mühendislerimiz giderek artıyor. Üniversiteden mezun gencecik kadınlar hiç düşünmeden Mustafakemalpaşa ya da Karacabey’in yolunu tutuyorlar” diye anlatıyor.



SANAYİDE VE TARLADA EŞİT KOŞULLARDA


Kesimer’in aktardığına göre, Tat Gıda’daki kadın oranı ise şöyle:

- 6 şirkette beyaz yaka çalışanların arasında kadın oranı yüzde 35
- Mavi yaka çalışanları arasında kadın işçilerin oranı yüzde 40
- Sezonda tarlada çalışan dönemlik işçiler arasında oran yüzde 60’ların üzerinde.

Arzu Aslan Kesimer kadın mühendislerin sayısının artmasına dikkat ediyor ama tarlada çalışan kadınları da aynı derecede önemsiyor.

“Çünkü” diyor “kadınlar üç ayda kazandıkları paranın yüzde 80’nini çocuklarının eğitimine harcıyor”.

Aynı noktaya geçen gün konuştuğum, BM Gıda Hakkı Raportörü Profesör Hilal Elver de değinmişti.

Kadın-erkek eşitliği diyorsak elbet sanayide de, tarlada da kadın olacak ama eşit çalışma koşullarını, eşit ücreti göz ardı etmeden.


TÜRKİYE CEDAW'A RAPORUNU SUNDU

Haberin Devamı


AYM’nin çocuk istismarına dönük son iki iptal kararı, hükümetin müftülere imam nikâhı yetkisi tanımaya hazırlanması dün kadın örgütlerini bir kez daha ayağa kaldırırken, Türkiye önceki gün BM Kadına Yönelik Her Türlü Şiddetin Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW) Komitesi’ne 4 yılda bir hazırladığı resmi raporunu sundu.

Komiteye ayrıca kadın örgütleri de rapor sunuyorlar.CEDAW her iki taraf da dinleyerek tavsiyeler niteliğindeki görüşlerini hükümete sunacak.

Türkiye, CEDAW sözleşmesini 1985 yılında imzalamıştı.1986 yılında ise yürürlüğe sokmuştu. Bunca yıl yürürlükte olmasına rağmen çıkan yasalarla ve uygulamalarla sürekli ihlal edilen CEDAW sözleşmesi kadının insan hakları konusunda en önemli uluslararası sözleşme olarak kabul ediliyor.

Bunları niye yazdım?Memlekette bunca kadın hakları ihlali varken uluslararası bir sözleşmenin varlığını ve buna imza attığımızı aklımızda tutalım diye.

Yazarın Tüm Yazıları