Siyasette sürprizlere alışığız

İzmir’de gündem Aziz Kocaoğlu’nun sürpriz açıklaması...

Haberin Devamı

 


Şimdi herkes neler olabileceğini konuşuyor.
Hep söylüyorum.
Siyasette her şey değişebilir.
Bu sadece Türkiye’ye özgü de değil.
Bakın Amerika’ya; bambaşka bir siyaset stratejisi izleniyor.
Başkan Trump farklı bir siyasetçi olduğunu her fırsatta bizlere hatırlatıyor.
Biz uyandığımızda okuduğumuz bir tweet, gün içinde bizim finans piyasalarında dalgalanma yaratırken; gece yatmadan önce atılan bir başka tweetle de her şey unutulabiliyor.
O yüzden yaşadıklarımız bize özgü değil.
Sürprizlere alışığız.

***

İzmir’e gelince...
Şimdi işler biraz karıştı.
Çarşamba günü yapılan CHP Merkez Yönetim Kurulu’nda İzmir büyükşehir adayının açıklanıp açıklanmayacağı belli değildi.
Ama Tunç Soyer çok ön plana çıkmıştı.
Bir başka konuşulan isim de Tuncay Özkan’dı.
Soyer mi, Özkan mı diye beklerken; Aziz Bey’in çıkışı geldi.
“Yeniden aday olabilirim” mesajı ve bunu “tarihi bir sorumluluğa” bağlaması, bütün hesapları alt üst etti.
Bir karara yakın ya da o kararı açıklamak üzere olan Genel Merkez, bu son durumla yeniden bir değerlendirme sürecine girmek zorunda kaldı.

***

Haberin Devamı

Görevde olan belediye başkanları eleştirilir, konuşulur. Her partide bu böyledir. Hele 15 yıldır İzmir’de belediye başkanı olunca işler daha da karmaşıktır.
Şu bir gerçek...
Geçmiş seçimlerde Aziz Kocaoğlu partisinin üzerinde hep oy aldı. CHP’nin daha zayıf olduğu ilçelerde oyları artırdı. Özellikle tarımsal sanayi alanında yarattığı kümelenme modelleri kırsalda karşılık buldu. Bu CHP Genel Merkezi’nde biliniyor. Zaten yapılan anketlerde de bu çıkıyordu.

***

Ben siyasetçi değilim.
Her partiye de eşit mesafede uzaktayım.
Ama şunu söyleyebilirim ki; CHP İzmir adayını açıklamakta çok gecikti.
İstanbul ve Ankara’nın belli olduğu gün İzmir de açıklanmalıydı.
Şu isim ya da bu isim; ama netleşmeliydi.
Bazı gazeteler İzmir’deki bu durumu “İzmir krizi ya da İzmir sancısı” diye vermiş.
Biz ise “sürpriz” dedik.
Çünkü dediğim gibi bizim ülkemizin siyasetinde sürprizler olur.
Ve Aziz Kocaoğlu’nun 1 Ekim’de “Aday değilim” açıklamasından sonra “Tarihi sorumluluktan kaçamam” demesi sürprizdir.

 

Peki ne olur?

Haberin Devamı

Öyle anlaşılıyor ki; 1 Ekim günü Aziz Kocaoğlu çıkıp “Adayım” demiş olsaydı, büyük ihtimal CHP’nin adayı Kocaoğlu’ydu. Nereden mi böyle bir kanaate varıyoruz.
Örnekler var.
Muğla’da Osman Gürün 1999’dan bu yana başkan ve yeniden aday...
Eskişehir’de Yılmaz Büyükerşen 1999’dan bu yana başkan ve yeniden aday gösterildi.
Kocaoğlu, “Devam” deseydi, büyük ihtimal Muğla ve Eskişehir gibi bir karar alabilirdi Genel Merkez…
Tunç Soyer ve Tuncay Özkan isimleri yeniden gündemde... Artık Aziz Kocaoğlu da aday adayı...
Ya da bu isimlerin dışında isimler de konuşuluyor.
Dediğim gibi sürprizlere açık olalım.
Değişmezse kararın 26 Ocak’taki Parti Meclisi’nde alınacağı söyleniyor.

 

Haberin Devamı

Futbolumuz da aynı

Hep yazıyorum.
Ankara’nın dengeleri başka, kentlerin, yerelin çok başkadır.
O yüzden yerel seçimler daha heyecanlı geçiyor.
Çünkü parti kadar adaylar, adaylar kadar projeler, projeler kadar ekipler çok ön plana çıkıyor.
Tabii başka dengeler de devreye giriyor ama adayların ne söylediği, nasıl söylediği önemseniyor.
Şunu bir kez daha gördük ki; bizim siyasetin yeni yüzlere, isimlere ihtiyacı var.
Siyasete bugüne kadar bulaşmamış insanların da biraz cesarete...
Partiler yeni isimlere mesafeli bakıyor, siyasete gireceklerin kafasında da bir süre “Acabalar...” oluyor.
Ben biraz da futbola benzetiyorum bizim siyaseti.
Örneğin Fenerbahçe’nin yeni yönetimi...
Nasıl seçildi Ali Koç...
Dedi ki...
“Bu böyle gidemez. Özümüze dönmeliyiz. Kulübü kurumsallaştırmalıyız, güçlendirmeliyiz. Gençlerin önünü açmalıyız. Hedefimizi Avrupa için koymalıyız...”
Ve daha bir sürü ayrıntı.
Sonuç...
Fenerbahçe Cocu’yla yola çıktı. Comolli gibi deneyimli bir menejeri işin başına getirdi. Daha çok gençlerden oluşan bir takım yapılmaya çalıştı.
Ama...
Fenerbahçe tarihin en başarımız ilk yarısını yaşadı.
Ama tersi de olabilirdi.
Aşı tutabilirdi. Olmayınca klasik transfer yöntemlerine dönüldü, şimdi durumu kurtarma çabaları var.
Siyasette de böyle...
Genel merkezler yeni isimlerin peşine düşüyor ama garantili sonuçlar almak istedikleri için yeni isimleri yazmaktan çekiniyorlar.
Artık başka seçimlere diyelim.

Yazarın Tüm Yazıları