Hande Fırat

ABD-Türkiye ilişkileri ve sorunlu alanlar

19 Mart 2024
ABD ve Türkiye arasında kemikleşmiş hale gelen sorunlu dosyalar iki ülke arasındaki masada duruyor, ancak masanın ağırlığı iki dosyanın çözülmesiyle, yani İsveç’in NATO üyeliği ve buna paralel giden F-16’lar süreci ile hafifledi.

Mesele sadece masada kalan dosyalar ya da iki dosyanın kalkmış olması da değil. Mesele yeni bir siyasi iklimin iki dosyanın halledilmesiyle birlikte oluşması.

ABD’DEN UZUN SÜRE SONRA GELEN OLUMLU HAVA

Son dönemde yapılan üst düzey ziyaretler çerçevesinde, Washington’daki Ankara’ya ilişkin genel havanın olumlu olduğunu söylebiliriz. Hatta “ABD ile uzun süredir böyle bir hava yoktu” yorumu bile yapılabilir. Bu sorunlu başlıkların artık konuşulabilir hale gelmesi açısından önemli bir adım. Kısacası son dönemde sorunları üst düzeyde müzakere edilebilecek bir zemin var. Ancak ABD, başkanlık seçimlerine kilitlenmiş durumda.
Kimileri Trump’ın başkanlığını şimdiden satın almış durumda. Hatta daha önce de hem yazmış hem de ‘Gece Görüşü’ programlarında ifade etmiştik, “ABD’de kimi kurumlar, bu olası başkanlığa karşı sorunlu konularda çalışmalar yürütüyor” demiştik. Trump’ın tarzını bilen ABD kurumları “Yarın Suriye’den çekiliyoruz” açıklamasına bu kez hazırlıklı yakalanmak için bir dosya üzerinde çalışıyor. Bu konuların ayrıntılarına gireceğiz. Ancak önce dikkat çeken bir gelişme ile başlayalım. 

YAPTIRIMLAR UYUM ŞEMASI ÜZERİNDE UZLAŞI

Son dönemde konuşularak üzerinde uzlaşılan başlıklardan biri Türkiye açısından son derece önemli. Rusya ile ticari faaliyetleri olan ya da olduğu ileri sürülen şirketler Türkiye’ye sorulmadan, araştırılma istenilmeden ABD tarafından hemen yaptırıma tabii tutuluyordu. Bu ekonomide de çeşitli sorunları beraberinde getiriyordu. İki ülke yeni bir sistem üzerinde anlaştı. ‘Yaptırım uyum şeması’ denilen sisteme göre, ABD önce olası şirketleri Türkiye’ye bildirerek konuyla ilgili bilgi isteyecek. Türkiye’nin de araştırması ve sonuç bildirmesi durumunda gerekli görülürse adım atılacak.

ABD’NİN TERÖR ÖRGÜTÜ İLE İŞBİRLİĞİ SORUNU

Yazının Devamını Oku

Fidan, Güler ve Kalın birlikte Bağdat’ta… Irak zirvesinin şifreleri

15 Mart 2024
Kuzey Irak sınırında terörü temizlemeye yönelik adımlar sürerken dün Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın Bağdat’taydı. Iraklı yetkililerle neler konuşuldu, masada hangi önlemler  var? İşte ziyaretin şifreleri...

Ankara bölgedeki terör örgütü varlığını bu yaz sona erdirmeye kararlı. “Bu işi ya beraber yapalım ya siz yapın, aksi takdirde kendi mücadelemizi vermeyi sürdüreceğiz” mesajını her zaman ifade eden Türkiye son dönemde Bağdat’tan bu konuda pozitif mesajlar alıyor. Bu nedenle de iki ülke arasında dikkat çekici şekilde artan temasların ardından Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın ile muhatapları arasında dün bugüne kadar yapılan en önemli güvenlik zirvesi yapıldı:

- Hakan Fidan ile Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hussein önce baş başa görüştüler.

- Ardından Savunma Bakanı ve MİT Başkanı’nın da bulunduğu iki buçuk saatlik zirve yapıldı.

- Fidan ayrıca Irak Türkmen Cephesi Başkanı Hasan Turan ve Kerkük Milletvekili Erşat Salihi ile de görüştü.


Bakanlar Fidan ve Güler ile MİT Başkanı Kalın Türkiye’nin beklentilerini anlattı.

ANKARA’NIN TALEPLERİ

Öncelikle şunun altını çizelim, Bağdat hükümeti Kalkınma Yolu Projesi’nin bir an önce hayata geçmesinden yana. Bu proje için terör örgütünden arınmış bir bölge olmazsa olmaz koşul. Bir yanda terör örgütü PKK Irak topraklarını kullanırken, diğer yanda Bağdat hükümetinin yanı sıra Irak deyince, bölgesel yönetimi ve Haşdi Şabi’nin gücünü de unutmamak gerekiyor. Ankara terör örgütüne karşı Irak’ta başta Bağdat hükümeti olmak üzere, tüm taraflarla görüşmelerini sürdürüyor. Gelelim Ankara’nın amacına:

Yazının Devamını Oku

Bir güne sığmayan ve sığdırılmaması gereken kadınlar!

8 Mart 2024
Bugün evde, iş yerinde, tarlada, fabrikada çalışan aynı zamanda çocuğuna, ailesine bakan, onlar için endişe eden, yemek yapan, çamaşır yıkayan; tüm bunları yaparken ailesi ve sevdikleri için didinip duran, bir yandan da hayatı kaçırmamaya çalışan bu yüzden de genelde hep yorgun olan kadınların; bizlerin günü...

Aynı zamanda sevdiği veya sevmekten vazgeçtiği veya saplantılı duygular besleyen erkekler tarafından öldürülen kadınların da günü. İşkence gören, istismara uğrayan, dayak yiyen ve sessiz çığlıklar atanların günü.



Erkek egemen iş hayatında kendine yer edinmek, edinebilmek için çok çalışan kadınların günü.

Erken yaşta evlendirilmemesi gereken, okuyarak ayaklarının üzerinde durması için “Hadi kızım arkandayım” denilmesi gereken, bugünün kız çocukları, yarının kadınlarının günü.

TÜİK’İN DİKKAT ÇEKEN VERİLERİ

Yazının Devamını Oku

Emine Erdoğan’dan Batı’ya zor sorular

5 Mart 2024
“25 kişi öldürüldüğünde, Paris’te kol kola yürüyüş düzenleyen dünya liderleri, bugün ekseriyeti kadın ve çocuk olan 30 bin insan vahşice katledilirken hangi gerekçe ile sessiz kalabiliyor?

Çocukları, kadınları, masum insanları kurtarması beklenen medeni ülkeler, ateşkes çağrısı dahi yapamayacak kadar bu korkunç karanlığa teslim olmuş durumda. İsrail’in sözde mağduriyetinin giderilmesi için daha kaç can feda edilecek?

25 Avrupalı’nın hayatını kaybetmesinin vicdanlarda oluşturduğu öfke ve acıyı uyandırmak için kaç bin Filistinli’nin ölmesi gerekecek?

Bu sorulara Batı medeniyetinin yanıtı var mı? Ya da o medeniyetin liderleri kendi vicdanlarında bu sorularla yüzleşebiliyor mu?”

Soruları Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Antalya
Diplomasi Forumu kapsamında düzenlenen “Kadın, Barış ve Güvenlik” konulu oturumunda yöneltti.

Soruların muhatabı tek başına kadınlar değil tabii ki... Tüm liderler ve tüm insanlık...

KİMİ AYAKTA ALKIŞLADI

Yazının Devamını Oku

24 saatin en acı ve büyük utanç rekoru

1 Mart 2024
SEVGİLİ okurlarım, Sizi şu an 27 Şubat gününün 24 saatine götürüyorum. O kapkara 24 saatte bir rekor kırıldı. Aman yanlış anlaşılmasın, bu tarihin en kötü, en karanlık, en acı ve en büyük utanç rekoru. Bu,“Yetti artık” diye bağırtan bir rekor. Sadece 24 saatte ülkemizin dört bir yanında tam 8 kadın katledildi.

1- Sevilay Karlı İstanbul’da 5 ay önce boşandığı Ümit Karlı tarafından bıçaklanarak ÖLDÜRÜLDÜ.

2- Hatun Ekrem Aslan Sakarya’da boşanma aşamasındayken Ali Rıza Aslan tarafından silahla vurularak ÖLDÜRÜLDÜ.

3- Emine Ülkü Araz İstanbul’da kocası tarafından ÖLDÜRÜLDÜ.

4- Özlem Çankaya İzmir’de ayrı yaşadığı erkek tarafından ÖLDÜRÜLDÜ.

5- Tuba Ateşçi geçen yıl boşandığı Murat Demir tarafından Bursa’da tabancayla vurularak ÖLDÜRÜLDÜ.

6- Tuğba Avcı Adıyaman’da kocası Kasım Avcı tarafından vurularak ÖLDÜRÜLDÜ.

7- Afgan Nasım Gol Karimi isimli kadın Denizli’de kocası Mohammed Esmail Habibi tarafından ÖLDÜRÜLDÜ.

8- Elif Saydam Erzurum’da cezaevinden firar eden Şafak Saydam tarafından

Yazının Devamını Oku

İliç’e dair sorular

23 Şubat 2024
Erzincan İliç’te o korkunç görüntülerde toprak hepimizin yüreğine aktı, hepimizin yüreğini kapkara kapladı.

Bakanlar günlerdir orada, açıklama üstüne açıklama yapıyorlar. Şüpheliler gözaltında. Ancak işçiler hala toprağın altında... Üstelik heyelan tehlikesi nedeniyle ne yazık ki arama kurtarma çalışmaları da durdurulmak zorunda kaldı. Tartışmalar ise bitmiyor, bölgede incelemelerde bulunan bilim insanları dikkat çeken açıklamalar yapıyorlar. Şüphelilerin ifadeleri ise tartışmaları daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan; “Bu heyelanın teknik incelemeleri, soruşturmaları başladı. Soruşturmaların neticesine göre adımlar mutlaka atılacaktır” ifadesini kullandı. Buradan yola çıkarak aklımdaki soruları sıralamak isterim;

- Anagold’un maden arama ruhsatı iptal mi edildi, durduruldu mu? Maden Kanunu’na göre ruhsat iptali ile faaliyet durdurma çok farklı. Faaliyet durdurmada firmaya eksikleri gidermesi için 6 ay gibi bir süre tanınıyor. Ama böylesi büyük bir faciada nasıl bir yol izlenecek, firmaya nasıl bir yaptırım uygulanacak?

- Çıkan milyonlarca tonluk atık toprağı firma nereye taşıyacak? Bu sıradan toprak değil, atık niteliğinde yani hassas taşıma ve depolama gerektiriyor. Böylesi bir kütleyi firma, bu hassasiyetle taşıyabilecek mi?

- Prof. Dr. Hakan Ersoy, “Dünya literatüründe, maksimum 150 metre olan ‘liç yığını’nın burada 257 metreye ulaştığını tespit ettik; bu inanılmaz bir rakam. Dünyada böyle bir ‘liç’e rastlamadık” dedi. Bugüne kadarki saha incelemelerinde bu durum nasıl görülmedi?

- Bundan sonra firmadan yarattığı çevre kirliliğini minimize etmesi için ne yapması istenecek? ABD Montana eyaletinde 50 milyon dolarlık altın çıkarmak için açılan madenin siyanür havuzundaki patlama sonrası çevre zararlarını azaltmak için 1 milyar dolarlık bütçe ayrılmıştı. İliç’te çevre zararlarını minimize etmenin maliyetini kim üstlenecek? İliç’te bu maliyet ne kadar tahmin ediliyor? Firmadan nasıl tahsil edilecek?

- Sağlığa zararlı olabilecek bu hafriyatın içindeki kimyasalların çözülmemesi için, PH’ının değişmemesi için ne gibi bir önlem düşünülüyor?

- İş güvenliği denetçileri çalışanların yaşamının tehlikede olduğunu görmediler mi? Bunu rapor etmediler mi?

- İkinci kapasite artışı için izin verilirken, bu çıkacak atığın çevreye vereceği olası zararlar dikkate alınmadı mı?

Yazının Devamını Oku

Türkiye güvenlik şemsiyesi

20 Şubat 2024
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile geçtiğimiz hafta Mısır’daydık.

On yılı aşkın süredir devam eden sorunlar artık geride bırakıldı. Geride bırakılmakla kalmadı, çok dikkat çekici adımlar atıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır ziyaretinden kısa bir süre önce Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Türkiye’nin Mısır’a insansız hava aracı satacağını açıklamasını ve Erdoğan’ın ziyaretine Türk savunma şirketleri yetkililerinin de eşlik etmesini göz önünde bulundurarak, hem Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’nin önemli bir mesajını hem de bazı tespitleri sıralayalım:

SİSİ’NİN TESPİTİ

-Erdoğan’ın ziyareti Sisi’nin birden fazla kez yaptığı davetler sonucunda gerçekleşti. Türkiye açısından normalleşme politikasının tamamlanarak, stratejik ortaklıklar geliştirme politikasına yeni bir halka ekledi.

- Görüşmelerde Gazze’den Doğu Akdeniz’e, ekonomiden Afrika’ya birçok başlık masadaydı. Kısaca enerji, ticaret, yatırım ve savunma alanlarında yüksek düzeyli stratejik işbirliği düzlemine geçildi.

-Sisi çok dikkat çeken bir mesaj verdi; “Türkiye’nin savunma sanayisinde yaptığı büyük atılım ve gelişimi bizi şereflendirmektedir” dedi.

Peki bu mesaj ne anlama geliyor?

Yazının Devamını Oku

Türk - ABD ilişkilerinde karşılıklı güven tazelendi, sırada ne var

13 Şubat 2024
ÖNCE İsveç'in NATO üyeliğinin Türkiye tarafından onaylanması, ardından 40 adet Blok 70 F-16 savaş uçağı ve 79 uçak için modernizasyon kiti talebinin ABD tarafından kabulü ile iki ülke arasında baştan belirlenen yol haritasının büyük bir kısmı tamamlandı.

Her iki taraf da; “Güven tazelendi, ikili ilişkiler önemli bir yükten kurtuldu” tespitinde bulunuyor. Peki bundan sonra hem F-16’lar süreci hem de iki ülke ilişkilerinde süreç nasıl işleyecek?

YENİ DÖNEM TANIMI

- Amerikalı kaynaklar iki ülke arasında yeni bir dönemin başladığına vurgu yapıyorlar.

- Amerikalı kaynaklar kongre sürecinin sorunsuz tamamlanmasından dolayı büyükelçinin herhangi bir niyet mektubu sunmasına gerek olmadığını ifade etti. Bu çerçevede doğrudan taraflar arası müzakerelere geçilecek.

- Tedarik paketi için 3 ayrı sözleşme üzerinde çalışılacak. Bu sözleşmelerde hem teslim tarihleri hem de kesin fiyatlandırmalar yer alacak.

- Sürecin sonunda hükümetler arası nihai sözleşme imzalanacak.

- Süreç sadece F-16’larla sınırlı kalmayacak. ABD’den iki önemli heyet bahar aylarında Türkiye’de olacak. Biri enerji, diğeri ise ticaret heyeti. ABD özellikle yeşil enerji ile ilgileniyor ve bu konuda işbirliği yapmak istiyor. Ticaret heyetinde ise ABD’li 50 büyük firmanın CEO’larının mayıs ayında Türkiye’ye gelmesi planlanıyor.

- Öte yandan üst düzey ziyaretler de planlanıyor. Yeni güven ikliminde diplomatik usul açısından önce Hakan Fidan’ın ABD’ye resmi ziyarette bulunması, ardından da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ikili görüşme yapması gündemde.

Yazının Devamını Oku