GeriEğitim Temsil sistemlerini geliştirme önerileri
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Temsil sistemlerini geliştirme önerileri

Temsil sistemlerini geliştirme önerileri

Çocuğunuz görsel mi, işitsel mi, dokunsal mı?

Eyüboğlu Eğitim Kurumları’nda öğrenciler, sahip oldukları görsel, işitsel, dokunsal temsil sistemleri doğrultusunda eğitim alıyorlar. Kurumun Rehberlik ve Psikolojik Danışmanı Ece Çalış, ailelerin çocuklarının yüksek olan temsil sistemini öğrenmeleri ve daha güçsüz olan temsil sistemini geliştirmeleri için önerilerde bulundu.

Algılama ve aktarma üç şekilde gerçekleşir: Görsel algılama/aktarma; görüntü ve sembollerle, işitsel algılama/aktarma; ses ve kelimelerle, dokunsal algılama/aktarma ise; koku, tat ve dokunma duyularıyla ilgilidir. Biz öğrenirken, iletişim kurarken, karar verirken kısacası hayatımızın her anında bu temsil sistemlerini kullanıyoruz. Ancak unutulmamalıdır ki; bu temsil sistemlerinden biri diğerlerine göre daha baskındır. Davranışlarımızı, özellikle önemli kararlar almamız gereken durumlarda ya da kişilerle iletişim halindeyken baskın olan temsil sistemimiz belirler.

Eyüboğlu Eğitim Kurumları Rehberlik ve Psikolojik Danışmanı Ece Çalış şu önerilerde bulunuyor:

Görsel bir çocuğun annesiyseniz ne yapmalısınız?

İlk olarak görsel temsil sistemini ele alırsak; bu sistem adından da anlaşıldığı gibi görsel algılamadır. Görsel temsil sistemi baskın olan kişiler, yani “görseller” görüntülerle düşünür. Görseller o akan görüntülere yetişebilmek için hızlı konuşur, kelimeleri yutabilir, konudan konuya atlayabilir. El-kol hareketlerini, jest ve mimiklerini yoğun kullanır, düşünürken yukarı doğru bakarlar. Renkler, görüntüler, grafikler, dış görünüş onlar için çok önemlidir. Kış soğuğunda sırf güzel görünmek amacıyla ince giyinebilir, konforlu olmasa da rengi için araba satın alabilirler. Öğrenmeleri için görmeleri gerekir. Sınıflarda ön sıralara oturanlar genelde görsel öğrencilerdir ve dahası ön sıraya oturtulmalıdırlar. Çünkü görmedikleri anda dikkatleri başka bir görsele kayabilir. Bulundukları ortamda ya da konuştukları kişide görsel zevklerine uymayan bir şey varsa tüm dikkatleri dağılabilir.

Görsel bir çocuğun annesiyseniz konuştuklarınız bir kulağından girip diğerinden çıkıyor olabilir. Çünkü seslere ve sözlere ilgisi oldukça azdır. Ona bir şeyler anlatmak istiyorsanız görüş mesafesi içinde olmalı, sözlerinizi jest, mimik, resim ve dramatizasyonla desteklemelisiniz. Görsel hafızası kuvvetli olduğundan, sözlerinizi unutsa bile yüz ifadenizi unutmayacaktır.

İşitsel çocuğunuza bir şeyler anlatmak istiyorsanız onu dinlemelisiniz

İkinci temsil sistemi olan işitsel sistemde ise daha çok işitme ön plandadır. İşitsel temsil sistemi baskın kişiler (işitseller), seslerle düşünür. Onlar için duymak ve konuşmak önemlidir. Düşünürken, duyduklarını hatırlamak istercesine kulaklarına yani sağa ve sola doğru bakarlar. Ahenkli bir ses tonu, doğru bir tonlama ve dengeli bir hızla uzun uzun konuşabilirler. Karşıdan karşıya geçeceklerini anlatırken, o sırada geçen arabayla ilgili anılarına da değinip, bir yolculuk anısını da paylaştıktan sonra aynı konuya dönüp anlattıklarını tamamlayabilirler. Öğrenmeleri için duymaları gerekir. Sınıftaki işitsel öğrenciler dinlemiyormuş gibi görünebilir ancak sorulan soruya her türlü ayrıntısıyla cevap verir. İşitseller alışveriş sırasında satıcıdan ve başkalarından duyduklarına göre karar verir. Ortamdaki seslerden dolayı çok büyük rahatsızlık duyabilir ve oradan ayrılmak isteyebilirler.

İşitsel bir çocuğun annesiyseniz, çocuğunuz vücut dilinizi, mimiklerinizi, bakışlarınızı önemsemiyor olabilir. Çünkü aslında o görsel uyaranları anlamlandırmakta zorlanmaktadır. Ona bir şeyler anlatmak istiyorsanız konuşmalı ve dinlemelisiniz. İşitsel hafızası kuvvetli olduğundan ses tonunuzu ve kelimelerinizi daha rahat hatırlayacaktır.

Uzaktan eğitim ve sanal alışveriş dokunsallara göre değil

Son olarak ise dokunsal sistemin varlığından bahsetmek gerekir. Dokunsal temsil sisteminde dokunmak, tatmak, koklamak çok önemlidir. Dokunsallar düşünürken aşağı doğru bakar, kesik kesik, yavaş ve düşük ses tonuyla konuşurlar. Öğrenmeleri için öğretim ortamında bulunmalıdırlar. Yaşayarak, deneyimleyerek öğrenirler. Uzaktan eğitim ve sanal alışveriş onlara göre değildir. Bulundukları ortamın ısısı, havası, konforu onlar için çok önemlidir ve birinin eksikliği tüm dikkatlerinin dağılmasına sebep olabilir. Sırf konforlu olduğu için hiç estetik olmayan bir araba alabilirler.

Dokunsal bir çocuğun annesiyseniz, bağırdığınız halde ona sesinizi duyuramıyor olabilirsiniz çünkü sesler onun ilgi alanında değildir. İlgisini çekmeyi başaramadığınız durumlarda ona dokunmak, önemli bir şey söylerken temas etmek dikkatini sizin üzerinizde toplamasında yardımcı olacaktır.

Bütün temsil sistemleri sizde varsa…

Temsil sistemlerini değerlendirirken “Bende hepsinden var” diye düşünüyorsanız doğru yoldasınız. Evet, herkeste hepsi var ve ideal olan üçünün de dengeli ve yerinde kullanımı. Örneğin telefonda işitsel temsil sistemini, yemek yerken dokunsal temsil sistemini, fotoğraf çekerken görsel temsil sistemini kullanmak en doğru sonucu almamızı sağlar. Ancak unutulmamalıdır ki temsil sisteminizin biri daha baskındır.

Temsil sisteminin okuldaki önemi

Eyüboğlu Eğitim Kurumları kurulduğu yıldan bu yana bireyselleştirilmiş eğitimin farkında ve her tür öğrenme çeşidine uygun eğitim veren bir kurumdur. Biz okullarımızda öğrencilerimizin görsel, işitsel ve dokunsal alanlarını hem materyal zenginliği ve teknolojik altyapı ile hem de öğrencisini tanıyan öğretmenlerle destekliyoruz. Sınıflarımızdaki akıllı tahtalar dersleri görsel ve işitsel açıdan zenginleştirirken, öğrencilerin deneyerek öğrenmelerine olanak tanıyan uygulamalar dokunsal temsil sistemlerine hitap etmektedir.

Öğrencilerimiz okula geldikleri andan itibaren rehber öğretmen ve sınıf öğretmeni tarafından takip edilmekte ve öğrenme biçimi göz önüne alınarak farklı öğretim yöntemleri denenmektedir. 

False