SERALARDA EMEK NÖBETİ

Güncelleme Tarihi:

SERALARDA EMEK NÖBETİ
Oluşturulma Tarihi: Aralık 12, 2021 11:40

Antalya’da fırtına ve şiddetli yağışın ardından merkez ve ilçelerdeki tarım arazilerinde meydana gelen hasar gün yüzüne çıkmaya başladı. Çiftçi, ürünleri zarar görmeden suyun çekilmesi için seralarda ve açık alanlarda mesai yapıyor.

Haberin Devamı

METEOROLOJİ Genel Müdürlüğü’nün ‘turuncu kod’ ile uyardığı Antalya’da geçen hafta ve bu hafta, hızı saatte 130 kilometreye ulaşan fırtına ve şiddetli yağmur tarım arazilerinde etkili oldu. Kent genelinde özellikle Aksu, Serik, Manavgat, Alanya, Muratpaşa, Kemer, Kumluca, Finike ve Döşemealtı ilçelerini etkisi altına alan fırtına ve şiddetli yağış nedeniyle seralar, meyve bahçeleri ve tarım arazileri zarar gördü. En yoğun hasarın domates, biber ve çilek seralarında yaşandığı afet sırasında sera örtülerinde de hasar oluştu.

HASAR TESPİTİ YAPILDI
Geçen haftaki fırtınada Serik ve Kumluca ilçelerinde ortaya çıkan hasarın ardından yapılan tespit çalışmalarına ilişkin bilgi veren Antalya İl Tarım ve Orman Müdürü Gökhan Karaca, “Kumluca Beykonak Mahallesi’nde talepte bulunan çiftçilerimize seralarını su basması nedeni ile ön hasar tespit çalışması yapıldı. Yapılan tespit çalışmalarında domates ekili örtü altı alanda yağmur suyunun toprak tarafından emilerek çekildiği gözlemlendi” dedi.

Haberin Devamı

900 DEKAR TARIM ALANI
Serik ve çevresinde şiddetli yağışa bağlı tarla içi tahliye kanalı ve derelerin taşması sonucu meydana gelen sel ve su baskınlarıyla ilgili ilk belirlemeleri de anlatan Karaca, şöyle bilgi verdi: “Afet, 11 mahallede 800 dekar örtü altı alanı ve 100 dekar açık alanı etkiledi. Deniztepesi, Üründü, Yeşilyurt, Burmahancı, Sarıabalı, Kayaburnu ve Eminceler olmak üzere 7 mahalledeki 90 üreticinin 462.5 dekar örtü altı alanı ve 20 dekar açık alanı fırtına ve yağıştan etkilendi. Özellikle çilek, domates, biber ürünlerinde su baskını etkili oldu. Açık alanda ise buğdayda su baskını zararının meydana geldiği tespit edildi. Diğer mahallelerde çalışmalar devam ediyor.”

SÜREÇ TAKİP EDİLECEK
Antalya genelinde tüm ilçelerde birimlerin meteorolojik durumu takip ederek teyakkuzda olduğunu ifade eden Karaca, sözlerine şöyle davam etti: “Bu haftaki yağışlar sırasında Kundu bölgesinde çilek seralarında su baskını yaşandı. Afete maruz kalan alanlarda çalışmalarımız devam ediyor. Seralarda büyük bir zarar oluşmadı. Su baskını hasarında kesin zarar alanı ve oranı, bitkilerin önümüzdeki günlerde yapılacak durum tespitine göre kesinlik kazanacak. Takip eden süreçte tespiti yapılan çiftçilerden bitkilerinde solma, ölme, kuruma gibi bir hasar oluşması durumunda tekrar tespit çalışmaları yapılacak.”

Haberin Devamı

İNCELEMELER SÜRÜYOR
Zararın boyutunun kesin tespiti için ilçelerde incelemelerin sürdüğünü dile getiren Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Başkanı Vural Şahin, “Özellikle Antalya’nın doğu bölgesinde Aksu-Serik hattında Alanya’ya kadar sel, su baskını ve fırtına zararı var. Afetin etkili olduğu seralarda, demir konstrüksiyon sistemlerinden çok örtü altı mahsuller ve sera örtülerinde zarar oluştu. Manavgat çevresinde de dolu kaynaklı hasar var. Şu anda sular çekilmiş durumda ve tespitler yapılıyor.

ÇİFTÇİLER SERA NÖBETİNDE
Bitki ölümleriyle ilgili 15–20 günlük periyodun takip edilmesi gerektiğinin altını çizen Şahin, “Çiftçiler ürünlerini sökmediler, çok zayiat vermeden kurtarmaya çalışıyorlar. Mahsuller acaba ilaç ve gübre takviyesiyle kurtarılır mı kurtarılamaz mı? Bu anlamda incelemeler yapılıyor. Bunu görmek için bekliyoruz. Bu iki haftalık süreçte zayiat belli olacak. Üretici, ürünlerinin ölmemesi için seralarının başında ilaç gübre takviyesiyle nöbette” diye konuştu.

Haberin Devamı

YARISI DEĞİL TAMAMI ÖDENSİN
Tarım arazilerinin art arda yaşanan afetlerle zarar gördüğünü Antalya’da çiftçinin zararının karşılanmasına yönelik devlet desteklerine ihtiyaç olduğuna vurgu yapan Şahin, şöyle konuştu: “Yaşanan afetlerde çiftçi için en büyük sorun Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) sigortalarının olmaması. Uygulamaya göre, sera zararlarının yüzde 50’si, TARSİM sigortaları kapsamında devlet tarafından karşılanıyor. Üretim yapılan bütün alanlarda devlet, TARSİM sigortalarının yarısını değil tamamını öderse ortak bir çatı altında bütün çiftçilere destek olmuş olur.”

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!