GÜLÜŞÜ HER ŞEYE BEDELDİ

Güncelleme Tarihi:

GÜLÜŞÜ HER  ŞEYE BEDELDİ
Oluşturulma Tarihi: Kasım 21, 2020 09:10

İzmir Depremi’nden sonra bölgeye giden 10 kişilik AFAD Antalya ekibi yaşadıklarını Hürriyet’e anlattı. Ayda’yı kurtarması için günlerce enkaz kazan Antalya ekibi, ‘Onun gülüşü bize yetti’ dedi.

Haberin Devamı

İZMİR’de 30 Ekim’de meydana gelen yıkıcı depremin hemen ardından Antalya’dan iki ekip yardıma koştu. Enkazlarda çalışan Musa Yücel liderliğindeki 10 kişilik Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Antalya ekibinde Nevzat Tepe, İbrahim Akça, Mehmet Ural, İsa Yemez, Ömer Faruk Aypay, Mehmetali Şit, Ümit Güler, Bünyamin Tamyürek ve Zafer Alçınkaya vardı. Ekip Ayda bebeğin canlı çıkarıldığı Manavkuyu’daki Rızabey Apartmanı’nda ve 3 bloğun yıkıldığı Barış Sitesi’nde çalıştı. Antalya İl Afet ve Acil Durum Müdürü Fevzi Timur, beraberindeki bir ekiple birlikte, depremzedelerin hayatlarını normale döndürmeye yönelik çalışmalar için İzmir’e gitti.

RIZABEY APARTMANI
İzmir depremini haber alır almaz 3 arama kurtarma aracıyla yola çıkan AFAD ekibi, gece saatlerinde deprem bölgesindeki Afet Koordinasyon Merkezi’ne ulaştı. Koordinasyon merkezindeki değerlendirmenin ardından Rızabey Apartmanı’na gönderildiler. Her enkazda bulunan koordinasyon tırlarında binaların planı vardı. Ekip lideri Musa Yücel enkazda çalışırken hangi katta kimlerin bulunabileceği konusunda hem bu planlardan hem de enkaz altındakilerin yakınlarının verdiği bilgilerden yararlandıklarını söyledi.

Haberin Devamı

GÜLÜŞÜ HER  ŞEYE BEDELDİ

BİR MADENCİ GİBİ ÇALIŞTILAR
Deprem sonrası 17 enkaz olduğunu ve bunların 9’unda çalışıldığını anlatan Yücel, “Enkazın 5 günde kaldırılmasına ‘Bu kadar uzun mu sürer?’ gibi eleştiriler oldu. Ama eğer iğneyle kuyu kazar gibi hassas yöntemlerle çalışmasaydık Ayda yaşamazdı. İlk 36 saat dehlizler açtık, kuyu şeklinde enkaza indik, bir madenci gibi binanın boşluklarına girdik, el aletlerimizle kolonları keserek geçtik, yanlara destekler yerleştirerek ilerledik ve ulaşabildiğimiz her yere girdik” dedi.

ÖLÜMLE BURUN BURUNA
Enkazda çalışırken her an yeni bir yıkımla göçük altında kalma tehlikesi olduğunu söyleyen ekip lideri Yücel, “Bu tehlikeyi tedbirli çalışarak en aza indirmeye çalışıyoruz. Ama yine de ölümle burun buruna arama kurtarma yaptığımız yerler de oluyor. Barış Sitesi’nde yarı yıkılmış binaları vinçlerle destekleyip altında çalıştık. Her an yıkılabilecek binaların arasında saatlerce enkaz kazdık” diye konuştu.

Haberin Devamı

TIRNAK SESİ BİLE DUYULUYOR
Afet bölgesine giden Antalya ekibinden Nevzat Tepe, enkazda 5 gün süren titiz çalışmalarda adım adım nasıl ilerlediklerinden bahsederken, şunları şöyledi: “Enkazın üzerine dinleme cihazını yerleştirdiğimizde herkes olduğu yerde çöküyor ve kıpırdamadan duruyor. Zaman durmuş gibi iş makinelerinden arama kurtarma ekiplerine alandaki her şeyin sesi kesiliyor. ‘Arama kurtarma ekibi burada. Sesimi duyan varsa sert zemine vursun’ diye sesleniyoruz. O anda aşağı biri bu sesi duyarsa içinde bulunduğu enkaza küçük bir vuruş bile yapsa cihaz onu algılıyor. Ayda gibi sıkışmışsa sadece tırnağıyla betonu kaşısa bu duyuluyor. Bir ses aldığımız anda çalışmaları o noktaya yoğunlaştırıyoruz. Kırdığımız tablanın altında biri olup olmadığını da endoskopi kamerası gibi cihazlarla izliyoruz.”

Haberin Devamı

AMCASI HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLADI
Ayda bebeğin kurtarılmasında çalışan ekipte yer alan Nevzat Tepe, soluk soluğa çalıştıkları o anlardan aklında kalanları şöyle anlattı: “Ayda’nın amcası çalışmalar sırasında vincin yanında bekliyordu. Kurtarılmadan bir gün önce enkazın içerisindeki naylon parçasının sallandığını görmüş. ‘Ayda el sallıyor’ diye hepimizi heyecanlandırdı. Herkesin yakınlarının canlı çıkarılmasını umutla beklediği bir ortamda böyle sanrılar olabiliyor. Bebeğin canlı olduğunu duyduğunda adam hüngür hüngür ağlıyordu sevinçten.”

BEN BU ÇOCUĞU TUTAMAM
Ayda bebeğin üzerindeki tablaya ulaşana kadar gece gündüz çalıştıklarını söyleyen Mehmet Ural, “Üzerindeki 4-5 katı aşıp bir canın hayatta kalmasına vesile olduk. O gülüşünü görünce biz de yorgunluğumuzu unuttuk, huzur bulduk. Bu his çok kıymetli. AFAD olarak ona ulaştığımız anda Antalya ekibimizden biri ‘Ben bu ana dayanamam. Elimdeki derman gider, çocuğu tutamam” diyerek oradan uzaklaştı. Düşünsenize 3 yaşındaki bir çocuğu kurtarıyorsunuz. O duygu, o anki dokunma hissi bambaşka. Biz kahraman olmak istemiyoruz. Biz Ayda’yı o enkazın içinde görmek istemiyoruz. Depremlerden önce gereken tedbirler alınırsa bunu başarabiliriz” dedi.

Haberin Devamı

ANTALYA'DA ZEMİNE DİKKAT
İzmir depreminde en çok etkilenen bölgelerden olan Bayraklı ile Antalya arasındaki benzerliklere dikkat çeken Musa Yücel, “Bir binada olmazsa olmaz 4 önemli unsur var. İlki binanın zemini mutlaka sağlam olmalı. Bayraklı gibi bataklık olmamalı. Antalya’da da Konyaaltı sahil şeridi ve Lara bölgesinde de benzer bir zemin yapısı var. Bu bölgelerdeki yapılar incelenmeli. İkincisi mühendislik, mimarlık hizmeti almamış bir binada oturmayın. Üçüncüsü sağlam malzeme kullanıldığından emin olun. Dördüncüsü bina inşaatlarında projeleri uygulayan işçiler alanlarında uzman olmalı” dedi.

GÖNÜLLÜ SAYISI ARTIYOR 

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Türkiye’yi 11 bölgeye böldü ve her bölgede 100’er teknisyenden oluşan arama kurtarma birlikleri var. Antalya’da Döşemealtı Yeniköy’de 35 dönüm bir arazi AFAD’a ait birlik binasının yapımı için tahsis edildi. AFAD 24 kişilik uzman ekibiyle Antalya’nın tamamına hizmet veriyor. Birlik kurulduğunda arama kurtarma ekibinin kapasitesi 100 teknisyene çıkacak. Ayrıca uzman ekibin yanında sayıları her gün artan gönüllüler de var. 2021 yılı afetlerle mücadele için ‘Gönüllü Yılı’ ilan edildi. Belirli aralıklarla verilen eğitimlerle gönüllü sayısı giderek artıyor. AFAD’ın oluşturduğu Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) var. Bu planda her şehrin konumuna göre belirlenmiş destek iller var. Depremin büyüklüğünü göre destek illerden görevlendirme yapılıyor.

Haberin Devamı

İNŞAAT EKSPERLERİ YAYGINLAŞSIN
İzmir depreminde görev alan AFAD ekibi insanları satın alacakları evler konusunda uyardı. İnsanların yaşadıkları ya da satın alacakları evleri ekspere göstermesini öneren ekip, “Eğer böyle yapmıyorlarsa da en azından kendileri kontrol etsinler. Bir evi satın almaya karar vermeden önce hiç değilse bodrumuna inip baksınlar. Bodrumdan rutubet kokusu geliyor mu, sıva çatlakları var mı, nemden dolayı paslanmalar olmuş mu? Bunlara dikkat etsinler. Tıpkı oto eksperleri gibi inşaat eksperleri de yaygın hale gelmeli. Sadece Antalya’da değil Akdeniz’de ya da Isparta, Burdur gibi yakın illerde olabilecek bir deprem kenti ciddi ölçüde etkiler. O nedenle herkes depreme hazırlık yapmalı” uyarısında bulundu.


 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!