İftar sofralarında ev içi bulaş riskini unutmayalım

Güncelleme Tarihi:

İftar sofralarında ev içi bulaş riskini unutmayalım
Oluşturulma Tarihi: Nisan 16, 2021 17:57

Prof. Dr. İsmail Balık, “Vakaların çok yükseldiği bu Ramazan ayında kurallara harfiyen uyarak komşumuz veya yakın mesafedeki bir akrabamız bile olsa iftar sofrasında buluşmamalıyız” dedi ve “Orucunuzu çekirdek ailenizle açın” tavsiyesi yaptı.

Haberin Devamı

Kısmi kapanma süreciyle birlikte toplu iftar ve sahurlara izin verilmediğinin altını çizen Ankara Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, “Daha hızlı bir şekilde bulaşabilen mutant virüs, ev içi bulaş riskini arttırmış durumda. Bu yüzden Ramazan ayında kurallara harfiyen uyarak komşularımız veya yakın mesafedeki akrabalarımız bile olsa iftar sofralarında bir araya gelmekten kaçınmak zorundayız” dedi. Balık, işi nedeniyle dışarıda aktif olarak çalışmak veya kalabalıklara girmek zorunda kalan vatandaşlara da, “ Aynı evi paylaştığınız aile üyelerinden kendinizi evde de korumaya devam edeceksiniz” uyarısı yaptı. ‘Orucunuzu mümkün olabildiğince çekirdek ailenizle birlikte açın’ tavsiyesi yapan Prof. Dr. İsmail Balık, şöyle devam etti:

İftar sofralarında ev içi bulaş riskini unutmayalım


RİSK VARSA SOFRAYA OTURMAYIN

“‘Eve geldim bulaş riski ortadan kalktı’ diye bir şey söz konusu olamaz. Öncelikle ev dışında iftar soflarına gitmemek gerekiyor. Kendinizde risk görüyorsanız, ev içinde de diğer aile üyeleriyle aynı sofraya oturmamanızda fayda var. Oturuyorsanız da maskenizi yemek yemediğiniz her an ağzınızda tutun. Bu Ramazan’da iftar sofralarını yalnızca çekirdek aileyle kurmak gerekiyor.

DAHA SIKI ÖNLEMLER GEREKİYOR

Kalabalık bir aileniz varsa veya kalabalık bir sofrada iftar açma durumunda kaldıysanız da oturma mesafelerini mümkün olduğunca uzak tutun. Maskenizi her ihtimale karşı kullanmaya çalışın. Mutant virüs çok daha kolay bulaştığı için bu Ramazan ayında ev içinde maske, mesafe ve hijyen kurallarına daha fazla dikkat etmemiz gerekiyor. Önlemlerle mutant virüse karşıda kendimizi koruyabildiğimizi unutmayalım. Ama mutant virüs nedeniyle daha sıkı önlemler almamız gerektiğini de bilelim.”

BAĞIŞIKLIĞI KORUYACAK İFTAR VE SAHUR ÖNERİLERİ

Oruç tutanların da olası bir koronavirüs bulaşına karşın bağışıklık sistemini güçlü tutacak şekilde bir beslenme programı çizmesinde fayda olduğunun altnı çizen Balık, “İftardan sahura kadar yarım saat aralıklarla bir bardak su içecek şekilde, en az bir buçuk litre su alınmalı. İftarı ikiye bölmek gerekiyor. Önce çorbayla hafif bir başlangıç yapıp, 1-2 saat sonra kalan yemekleri yemek daha sağlıklı olur. Sahur çok önemli. Sahurda açlığı ve susuzluğu uyaracak gıdalardan kaçınmak gerekiyor. Vücut için gerekli temel besinleri almak önemli. Örnek bir sahur; haşlanmış yumurta, domates, salatalık, biber, yağsız peynir bir kase yoğurt yada kefir şeklinde olabilir Ekmek ve tatlı gibi, karbonhidratlı yiyecekler sahurda tercih edilmemeli. Bu beslenmeyle düzeniyle hem virüslere karşı bağışıklığı koruyacağız hemde gerekli enerjiyi alacağız” diye konuştu.
 
İftar sofralarında ev içi bulaş riskini unutmayalım


KAYGILANMADAN AŞINIZI YAPTIRIN


Öte yandan Ramazan ayıyla birlikte Ankara’da iftar sonrasında da koronavirüse karşı aşılama işlemleri başlamış durumda. Sağlık Bakanlığı COVID-19 Aşısı Bilgilendirme Platformu’nda yer alan verilere göre, 16 Nisan itibarıyla Ankara’da 978 bin 800 kişiye birinci doz aşı uygulanırken, 606 bin 75 kişiye ikinci doz aşıları yapıldı. Prof. Dr. İsmail Balık Ramazan ayıyla birlikte aşı randevularında düşüş gözlemlendiğine dikkat çekerek, “İftardan sonra aşı olmayı tercih edenler içinde aşılama randevuları hazırlanmış durumda. Aşının ağır hastalığı, ölümü ve hastalığın yayılmasını önemli ölçüde önlediğini unutmayalım. Aşı hızımızı artırmak zorundayız. Aşı kaygısı olanların hiç bir kuşku olmadan, adına veya başka bir şeyine bakmadan önüne gelen ilk aşıyı yaptırmaları gerekiyor“ değerlendirmesi yaptı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!