Selçuk Sılay

Çocuğumun böbrek taşı düşürdüğünü nereden anlarım?

12 Kasım 2020
Çocuklarda böbrek taşı hastalıkları sıklığı tüm dünyada ve ülkemizde gün geçtikçe artış göstermektedir. Taşların büyük bir kısmı ilaç tedavileri ile kendiliğinden düşse de bir kısmına müdahale edilmesi, dışarıdan taş kırma tedavisi (ESWL) veya cerrahi tedavi uygulanması gerekmektedir.

Böbrek taşlarına müdahale gecikilirse bu taşlar çocuklarda enfeksiyon, ağrı, ateş ve hatta böbrek yetmezliğine yol açabilmektedir.

Böbrek taşı düşüren çocuklarda görülen belirtiler

Küçük çocuklarda ve bebeklerde genellikle ağlama, emmeme, huzursuzluk, idrarında renk ve koku değişikliği, idrarda kanama ile kendisini belli eder. Daha büyük okul çağındaki çocuklarda ise şiddetli karın veya böğür ağrısı, kanlı işeme, ateş, bulantı ve kusma görülebilir. Yapılacak tetkikler sonrasında böbrek taşı teşhisi konulur.

Tedavisi nasıldır?

Her böbrek taşı ameliyat veya taş kırma gerektirmez. Günümüzde artık taş hastalıkları için açık cerrahi çok nadir olarak uygulanmaktadır. Böbreğin içinde, böbreğin çıktığı kanalda (üreter) veya idrar torbasında (mesane), yani idrar kanallarının neresinde olursa olsun artık bu taşlar herhangi bir kesi yapılmadan endoskopik olarak tamamen kapalı yöntemlerle vücuttan temizlenebilmektedir.

Özellikle çocuklar için her geçen gün daha uygun boyuttaki teknolojik cihazların üretilmesi ile beraber, her yaş grubunda bu endoskopik ameliyatlar güvenle uygulanabilmektedir. Video teknolojilerindeki gelişmeler ve optik görüntülemedeki kalitenin artması, biz çocuk ürologlarının en küçük çocuklar ve yenidoğanlarda bile tanı ve tedavi amaçlı olarak bu cihazları kullanımını sağlamaktadır. Son dönemlerde lazer teknolojisinin taş kırmada yaygın kullanımı ile beraber endoskopik yöntemlerle, tecrübeli ellerde, taş hastalıkları cerrahisi %90’ların üzerinde başarıyla yapılabilmektedir.

Üreteroskopi nedir?

İdrar kanalı yolundan vücuda girilerek hiçbir kesi yapmadan idrar yollarındaki taşları kırmayı ve tedavi etmeyi amaçlayan endoskopik/kapalı bir cerrahi yöntemdir. Özellikle böbrek ile mesane arasında yer alan idrar kanalında (üreter) bulunan taşlar için ideal bir yöntemdir. Esnek üreteroskopi cihazları (flexible üreteroskopi) yöntemlerinin de kullanımı ile beraber, böbreğin içindeki uygun büyüklükteki ve uygun yerleşimdeki taşlarda da yüksek başarı ile uygulanmaktadır.

Yazının Devamını Oku

Mikro penis ve gömük penis nedir, tedavisi şart mı?

15 Ağustos 2020
Çocuklarda penisin küçük gözükmesi veya penisin tamamen içeri kaçıp hiç gözükmemesi ailelerin sık rastladığı durumlardan birisidir. İki ana sebeple penis küçük gözükebilir.

Birincisi gerçekten penisin yapı ve büyüklük olarak yaşıtlarına oranla daha küçük olması ki buna ‘mikro penis’ adı verilir. İkincisi ise penisin kasık bölgesindeki yağ dokusu içerisine gömük olması; buna da ‘gömük penis’ denir.

Mikro penis nedir, nasıl tedavi edilir?

Mikro penis genellikle çocuklarda hormonal bazı eksikliklere bağlı görülür. Bu çocukların çocuk ürolojisi uzmanları tarafından muayenesi sonrası hormonal bazı testler yapılmalı ve çocuk endokrinolojisi uzmanı ile beraber takip ve tedavi edilmeleri sağlanmalıdır. Mikro penis, kendi haline bırakılıp ileride düzelir denilerek iyileşen bir rahatsızlık değildir. Mutlaka ilgili branşlar tarafından detaylı değerlendirilmelidir. Bu hastaların tedavisinde genellikle vücutta eksik olan testosteron hormonu veya bunun salınmasını sağlayan hormonlar tedavi olacak kullanılabilir. Çoğunlukla bu hormonal tedavilere yanıt iyi düzeydedir. Mikro penis tedavi edilmediği takdirde birey özgüvenini kaybedebilir; havuz, deniz veya soyunma odası gibi sosyal ortamlarda görülebileceğini düşünerek bu ortamlardan uzaklaşabilir. Ergenlik dönemi sonrası ise cinsel anlamda yetersizlik oluşturabilir. Bu nedenle penisinin küçük olduğunu düşünen bireyler ilgili hekimlere vakit kaybetmeden başvurmalıdır.

Gömük penis nedir, nasıl tedavi edilir?

Penisin kasık bölgesindeki yağ dokusu içerisine gömülmesidir. Sünnet sonrası da sıklıkla başvuru nedenlerinden birisidir. Ebeveynler çocuğunun altını değiştirirken ya da banyoda çocuklarının penisini tamamen gözükmediğini ifade ederler. Genellikle kilolu çocuklarda görülmekle birlikte çocuk kilolu olmasa da yapısal olarak kasık bölgesinde yağ dokusu fazla olabilir. Bu çocuklarda işeme problemleri, hijyen bozuklukları, penis bölgesinde ağrı, sık tekrarlayan genital enfeksiyonlar ve ilerleyen yaşlarda ise cinsel bozukluklar görülebilir. Bunların haricinde estetik olarak kötü bir görünüm olması sebebiyle çocuklarda psikolojik olumsuz etkilenmeler görülebilir. Çocuklarda özgüven kaybına yol açabilir.

Cerrahi tedavi yüz güldürücü

Gömük penis tespit edilen çocuklarda kilo verilmesi genellikle sorunu çözmez. Penisin gömük olma derecesine göre takip veya cerrahi tedavi yapılabilir. Cerrahi tedavide penisin etrafındaki yapışıklıklar düzeltilir, gerekirse yağ dokusu temizlenir ve penis çeşitli manevralarla tamamen görünür hale getirilir. Cerrahi tedavinin başarısı %95’in üzerindedir. Bu sayede çocuklarda yaşam kalitesi düzelir ve kozmetik olarak normal bir görünüm elde edilebilir. Ameliyat yaklaşık 1 saat süren detaylı bir operasyondur. Çocuk ürologları tarafından yapılmalıdır. Ameliyat sonrası hastanede bir gece kalmak gerekebilir. Ertesi gün çocuklarımız normal yaşamlarına dönebilirler.

Yazının Devamını Oku

Böbrek reflüsünde en yeni yöntem: Robotik cerrahi

31 Ocak 2020
Çocuk Ürolojisi ve Robotik Cerrahi uzmanı Doç. Dr. Selçuk Sılay, çocuklarda çok sık görülen ve böbrek yetmezliğine yol açabilen böbrek reflüsü hastalığının modern yöntemlerle ve robotik cerrahi ile tedavisini sizler için detaylı bir şekilde anlattı.

Böbrek reflüsü nedir?

Böbrek reflüsü; diğer adıyla vezikoüreteral reflü (VUR hastalığı) her 100 çocuktan birisinde görülebilen önemli bir hastalıktır. Anne karnında böbreklerde genişleme veya ateşli idrar yolu enfeksiyonları sebebiyle teşhis edilir. Tedavi edilmezse böbrekte kalıcı hasar oluşturabilmektedir. Her 5 böbrek reflüsü olan çocuktan birinde hipertansiyon gelişmektedir. Ayrıca ülkemizde ve dünyada son dönem böbrek yetmezliğinin en sık sebebidir.

Tedavi yöntemleri nelerdir?

VUR, çok değişik derecelerde görülebilen bir rahatsızlıktır. Bu nedenle hastamızın; cinsiyeti, yaşı, daha önce geçirdiği enfeksiyon sayısı gibi özelliklere bağlı olarak, ‘’kişiye özel’’ tedavi planı yapılmaktadır. Temel olarak 3 ana tedavi yöntemi vardır. Bunlar;

1.Takip ve ilaç tedavisi

2.Enjeksiyon tedavisi

3.Ameliyat

Yazının Devamını Oku

Hipospadias nedir, nasıl tedavi edilir?

18 Aralık 2019
Hem üreme hem boşaltım fonksiyonlarını etkileyen hipospadias, tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Çocuk Ürolojisi ve Robotik Cerrahi Doç. Dr. Selçuk Sılay, erkek bebeklerde hipospadias (peygamber sünneti) sorunun önemini ve tedavisini sizler için anlattı.

HİPOSPADİAS (PEYGAMBER SÜNNETİ) NEDİR?

Hipospadias, idrar deliğinin normalde olması gereken yerin altında olmasıdır. Halk arasında peygamber sünnetli ya da doğuştan sünnet gibi masum bir şekilde tanımlansa da ancak ameliyat ile düzeltilebilen ve çok önemli bir cerrahi işlemdir. 

Genellikle doğumda tanısı konulan bu durum çok farklı derecelerde izlenebilmektedir. Nedeni tam olarak bilinmese de bazı hormonal faktörlerin etkili olabileceği öne sürülmüştür.

İLERİ VAKALARDA BÖBREK YETMEZLİĞİNE BİLE YOL AÇABİLİR

İdrar yolu enfeksiyonları, idrar kanalı darlıkları, işeme güçlükleri ve hatta çok ileri ve tedavi edilmemiş vakalarda böbrek yetmezliğine yol açabilir. Ayrıca ilerleyen dönemlere kadar tedavi edilmezse çocuk sahibi olunmasını zorlaştırabilir, engelleyebilir. Beraberinde peniste eğrilik, inmemiş testis ve hatta bazı cinsel gelişim bozuklukları eşlik edebilir. Bu nedenle bu işin uzmanı olan çocuk ürologları tarafından tedavi edilmelidir.

CERRAHİ TEKNİKLERLE TEDAVİ EDİLİR

İlk ameliyat en önemli ameliyattır. Doğru yapılmadığı takdirde tekrarlayan ameliyatlara sebebiyet verebilmektedir. İdrar deliğinin yerleşimine göre bir veya iki aşamalı ameliyat yapılabilir. Bazen ilk ameliyatlardan sonra iki veya daha fazla düzeltme işlemi gerektirebilir. Her yaşta bu ameliyat yapılabilse de cerrahi için en uygun zaman 6 ay ile 1,5 yaş arasındaki dönemdir.

Sonuç olarak hipospadias, çocuk ürologları tarafından yüksek başarı ile düzeltilebilen doğumsal bir hastalıktır.

Hipospadias, idrar deliğinin normalde olması gereken yerin altında olmasıdır. Halk arasında peygamber sünnetli ya da doğuştan sünnet gibi masum bir şekilde tanımlansa da ancak ameliyat ile düzeltilebilen ve çok önemli bir cerrahi işlemdir. 

Genellikle doğumda tanısı konulan bu durum çok farklı derecelerde izlenebilmektedir. Nedeni tam olarak bilinmese de bazı hormonal faktörlerin etkili olabileceği öne sürülmüştür.

İdrar yolu enfeksiyonları, idrar kanalı darlıkları, işeme güçlükleri ve hatta çok ileri ve tedavi edilmemiş vakalarda böbrek yetmezliğine yol açabilir. Ayrıca ilerleyen dönemlere kadar tedavi edilmezse çocuk sahibi olunmasını zorlaştırabilir, engelleyebilir. Beraberinde peniste eğrilik, inmemiş testis ve hatta bazı cinsel gelişim bozuklukları eşlik edebilir. Bu nedenle bu işin uzmanı olan çocuk ürologları tarafından tedavi edilmelidir.

İlk ameliyat en önemli ameliyattır. Doğru yapılmadığı takdirde tekrarlayan ameliyatlara sebebiyet verebilmektedir. İdrar deliğinin yerleşimine göre bir veya iki aşamalı ameliyat yapılabilir. Bazen ilk ameliyatlardan sonra iki veya daha fazla düzeltme işlemi gerektirebilir. Her yaşta bu ameliyat yapılabilse de cerrahi için en uygun zaman 6 ay ile 1,5 yaş arasındaki dönemdir.

Sonuç olarak hipospadias, çocuk ürologları tarafından yüksek başarı ile düzeltilebilen doğumsal bir hastalıktır.

Yazının Devamını Oku

Çocuğunuzun yüksek ateşi idrar yolu enfeksiyonu belirtisi olabilir

14 Aralık 2018
Çocuklarda ateş yükselmesi, anne ve babaların en çok endişe duydukları durumlardan birisidir. Özellikle küçük yaştaki çocuklar şikayetlerini iyi bir şekilde ifade edemediklerinden ateş bazı önemli hastalıkların belirtisi olabilir.

Yüksek ateşle acil servise başvuran çocukların büyük bölümünde sebep üst solunum yolu enfeksiyonları olsa da yaklaşık %8’inde ise ateşin sebebi idrar yolları kaynaklıdır. Peki, idrar yolu enfeksiyonunu diğer hastalıklardan ayırmak nasıl mümkün olacaktır? Başka belirtileri nelerdir?

Çocuklarda idrar yolu enfeksiyonları ikiye ayrılmaktadır. Mesane (alt üriner sistem) kaynaklı olanlar, ve böbrek (üst üriner sistem) enfeksiyonları. Bu ikisinin belirtileri birbirinden farklıdır.

Mesane kaynaklı enfeksiyonların neredeyse tamamında ateş görülmez. Çocuklarda idrarda yanma, sık idrara gitme, ani idrar hissi gibi durumlar izlenebilir. 3 yaş altında ve tuvalet eğitimi almamış bebek ve çocuklarda ise idrarın renk ve kokusunda değişiklik, huzursuzluk, ağlama, iştahsızlık, emmeme gibi şikayetler görülebilir. Eğer 39 derece üzerinde bir ateş varsa bu ateşin kaynağı mutlaka ortaya çıkarılmalıdır.

Böbrek kaynaklı idrar yolu enfeksiyonları çoğunlukla ateşle beraber seyreder ve tedavi edilmezse sonuçları kötü olabilir. Böbrekte hasarlanma, hipertansiyon hatta tedavi edilmemiş ve tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları böbreklerde yetmezlik oluşturabilir. 

Sünnetsiz erkek çocuklarda idrar yolu enfeksiyonları, sünnetli çocuklara göre 8-10 kat daha yüksektir. Sünnet derisi iç kısmında biriken bakteriler zaman içerisinde balanit olarak adlandırılan sünnet derisi ve penis ucunda iltihaba ve idrar yolu enfeksiyonlarına yol açabilmektedir. Bu nedenle sünnetsiz erkek çocuklarda bir kez idrar yolu enfeksiyonu oluşmuşsa, sünnet olunması tekrar enfeksiyon gelişimini önlemesi açısından ailelere önerilmektedir. Öte yandan kız çocuklarda idrar yolunun kısa olması nedeniyle idrar yolu enfeksiyonları erkek çocuklara göre daha sık olarak izlenmektedir.

Böbrek reflüsü veya diğer adıyla vezikoüreteral reflü çocukların %1’inde görülen ve mesaneden böbreğe idrar kaçması ile karakterli doğumsal bir hastalıktır.

Ateşli idrar yolu enfeksiyonları bu hastalığın en önemli belirtisidir. Eğer tedavi edilmezse böbreklerde kalıcı hasar ve hipertansiyon oluşturabilir. Günümüzde çocuklarda son dönem böbrek yetmezliğinin en sık sebebi böbrek reflüsüdür. Bu nedenle ateşli idrar yolu enfeksiyonu geçirdiği kanıtlanmış olan çocuklarda sonrasında böbreğe kaçak olup olmadığı araştırılmalı ve eğer kaçak varsa bu ilaç tedavileri veya cerrahi olarak düzeltilmelidir.

Tuvalet eğitimi almış çocuklarda çocukların idrarını bekletmesi önlenmelidir. Özellikle okul çağındaki çocuklar okuldaki tuvaletlerin pis olduğunu düşünerek tuvalete gitmeyi ertelemekte ve mesane içerisinde yüksek miktarda idrar birikmektedir. Bu durum idrar yolu enfeksiyonlarına zemin hazırlar. Bu nedenle çocuklarımız iki saatte bir tuvalete gitmeye teşvik edilmelidir. 

Yazının Devamını Oku

Gece yatak ıslatma psikolojik midir?

13 Aralık 2018
Anne ve babalar, çocukları altlarını ıslattıklarında hemen ilk düşündükleri şey çocuğun psikolojik ve ruhsal durumu olur. Anne ve babaların bu endişesinin doğru mu? Gerçekten alt ıslatma problemi sadece psikolojik nedenlerle mi yaşanıyor. Doç Dr. Selçuk Sılay sorularımızı yanıtlıyor.
Yazının Devamını Oku

Gece yatak ıslatma ile ilgili doğru bilinen yanlışlar nelerdir?

12 Aralık 2018
Gece yatak ıslatma çok sık görüldüğü için bu konu hakkında çeşitli şehir efsaneleri dolaşmaktadır. Peki gece yatak ıslatma problemi psikolojik midir? Yatak ıslatma ile ilgili kullanılan ilaçlar kısıırlığa yol açar mı?Doç Dr. Selçuk Sılay, gece yatak ıslatma ile ilgili doğru bilinen yanlışları düzeltiyor.
Yazının Devamını Oku

Gece yatak ıslatma neden olur, kimlerde görülür?

12 Aralık 2018
Çocuklarda gece yatak ıslatmanın nedenleri nelerdir? Kimlerde daha sık görülür? Anne-babada çocuklukta yatak ıslatma problemi varsa çocukta da aynı problemin görülme ihtimali var mıdır? Doç. Dr Selçuk Sılay anlatıyor.

                              

Yazının Devamını Oku