Özkan Bilgili

Raporlu işçi işten çıkarılabilir mi

14 Mayıs 2007
UZUN süreli raporlu olan işçilerin işten çıkarılamayacağı yönünde bir kanaat uygulamaya yön vermektedir.

Yazının Devamını Oku

Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararları

7 Mayıs 2007
ANAYASA Mahkemesi'nin son dönemde sosyal güvenlik kanunları ile ilgili önemli sayılabilecek iptal kararları aldığına tanık olmaktayız.

Yazının Devamını Oku

Özürlü vatandaşa maaş bağlanması

23 Nisan 2007
Bu hafta sizden gelen iki soruyu cevaplıyoruz. 1. soru: 5 yaşında sakat bir oğlum var. Hiç yürüyemiyor. Hiçbir gelirimiz yok. Temizliğe giderek geçiniyoruz. Devlet çocuğum için maaş verirmiş doğru mu?

Yazının Devamını Oku

Kıdem tazminat kimlere ödenir ?

16 Nisan 2007
İŞ hukuku uygulamasında işten ayrılan yada çıkarılan her işçiye kıdem tazminatı ödenmez.

Yazının Devamını Oku

SSK para cezaları

9 Nisan 2007
SOSYAL Güvenlik Kurumu’na devredilen SSK’da işlemler, daha çok cezalarının ağır oluşu, uzlaşma seçeneğinin bulunmayışı ile gündemdedir.

Yazının Devamını Oku

İşyeri açmak bürokratik zorluklarla dolu

26 Mart 2007
ÜLKEMİZDE işyeri açmak kolay değildir. Birçok değişikliğe rağmen halen daha zor bir süreçtir.

Yazının Devamını Oku

Eksik bildirilen güne ceza var mı?

19 Mart 2007
İşçi olarak çalışanların her ay 30 gün sigortalı gösterilmesi gerekmektedir. Ancak, bazı işçiler ayın belli günlerinde çalışmamaktadırlar. Bu durumdakilerin eksik günlerinin bildiriminde belli bir usül vardır. Bu usulün ihlali ise para cezası değil eksik gün primlerinin gecikme zammı ile tahsilidir.

Yazının Devamını Oku

Malül aylığı alanların çalışması yasak mı?

12 Mart 2007
Sosyal güvenlik kurumlarından emekli aylığı alanların, bu aylıklarını almak suretiyle çalışmaları mümkün. Ancak burada teknik bir karışıklık var. Bu da uygulamada hak kayıplarını beraberinde getiriyor. Hangi aylık?

Sosyal güvenlik kurumlarından alınan her türlü aylık "emekli aylığı" yada "yaşlılık aylığı" değildir. Bu tür aylık alanlar açısından zaten sorun da bulunmamaktadır. Emekli aylığı alanlar dilerlerse aylıklarını alarak sosyal destek primi ödemek suretiyle çalışabiliyorlar.

Sorun; sosyal güvenlik kurumlarından malüllük aylığı alanlarda. Bu tür aylık alanların çalışması ise yasak. Başka bir söyleyişle sosyal destek primi ödemek suretiyle çalışmaları da mümkün değil. Eğer malüllük aylığı alanların çalıştıkları anlaşılır ise aldıkları bu aylıkları çalışmaya başladıkları tarihten itibaren kesilir.

Malüllük aylığı kime bağlanır ?

Malüllük aylığı bağlanmasında ise en önemli şart kişinin malül sayılmasıdır. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu 1 Temmuz 2007’de yürürlüğe girdiğinde önemli değişiklikler beklenmekle birlikte, mevcut durumda bağımlı ve bağımsız çalışanlar açısından önemli farklılıklar bulunmakta.

Basitçe; SSK Kanunu’na tabi çalışan sigortalılar "çalışma güçlerinin" en az 2/3’sini(yüzde 66,6) yada iş kazası veya meslek hastalığı sebebiyle "meslekte kazanma güçlerinin" en az yüzde 60’ını kaybetmeleri durumunda malül sayılmaktadırlar. Bu kapsamda çalışanların toplamda 1800 günleri de var ise veya en az beş yıldan beri sigortalı olup sigortalılık süresinin her yılı için ortalama 180 gün düşmesi halinde malüllük aylığı bağlanabilmektedir.

Bağ-Kur Kanunu’na tabi olarak çalışanlar açısından ise çalışma güçlerinin 2/3’sini kaybetmeleri ve en az 5 tam yıl sigorta primi ödenmiş olması halinde malüllük aylığı bağlanmaktadır. Belirtelim ki, bağımsız çalışan sigortalının malüllüğü iş kazası yada meslek hastalığından ötürü meydana gelir ise beş tam yıl şartı da aranmayacaktır.

Aylık ve gelir farkı

Uygulamada karışıklık doğuran bir başka husus da özellikle SSK uygulamasında sigortalıya bağlanan "gelir" ile "aylığın" aynı sosyal sigorta ödemesi olduğu şeklindeki algıdır. Oysa bu iki tür ödeme, dayandıkları sigorta kolları bakımından farklılık arzetmektedir.

Bağımlı çalışan sigortalılara gelir, uğradıkları iş kazası veya meslek hastalığı neticesinde meslekte kazanma güçlerini en az yüzde 10’oranında kaybetmeleri halinde bağlanmaktadır. Bu şekilde kendisine gelir bağlanan kişinin, çalışma koşulları uygun ise, çalışmaya devam ederek tüm sigorta kollarına prim ödenmesi açısından bir engel bulunmamaktadır. Yani gelir bağlanmış kimselerin çalışması yasak değildir.

Dahası, koşulları var ise, örneğin 1800 günün üzerinde sigorta günü olan ve uğradığı iş kazası neticesinde meslekte kazanma gücünü de yüzde 60’ın üzerinde kaybeden bir sigortalıya hem "gelir" hem de "malüllük aylığı" bağlanabilecektir. Ancak, bunlardan fazla olanın tamamı az olanın ise yarısı ödenecektir.

Yaş yükseltmelerinde Anayasa’nın tutumu

á SORU: Ben 01.02.1980 tarihinde sigortalı oldum ve 31.01.2007 tarihinde emekli olmaya hak kazanmam nedeniyle işyerimden ayrıldım. 27 yıl, 7400 iş günü prim yatırmama rağmen Emekli Maaşımı alamamaktayım ve mağdur durumdayım.Nedeni de 1999 yılında değiştirilen ve daha sonra da Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen kanun. Bu konuda nasıl hareket etmem gerekiyor."

Æ Ufuk YURTSEVEN

á CEVAP:
Bu husus 1999 sonrasında da 2002 sonrasında da Anayasa Mahkemesi’ne götürüldü. Anayasa mahkemesi, yaş yükseltmelerinin adil ve ölçülü olmasını istedi. Buna uygun değişiklikler yapıldı. Anayasa Mahkemesi şunu da söyledi; sosyal güvenlik uygulamasında emeklilik kazanılmış bir hak değil beklenen haktır. Dolayısıyla bu amaçla kurumsal ve bireysel olarak yüksek mahkemeye ulaştırılan başvurular hep bakış açısı ile reddedilmiştir.

Primin yersiz olup olmadığına bakmak lazım

á SORU: Ben Jeoloji Mühendisiyim. Gazetedeki yazınızı okudum sizden fikir almak istedim. Babam 1999 yılında emekli oldu emekliliği hakettikten sonra 3 sene prim ödedi fazladan. Emekli maaşı daha yüksek olsun diye. Memur en düşükten göstermiş. Yani 3 sene fazladan ödenmiş bu para. Bu parayı geri alma imkanımız olabilecek mi yasanın kapsamı içinde mi ?"

Æ Selçuk ZÜMRÜT

á CEVAP:
Emekli aylığı bağlanmasında üç koşul aranır. Bunlar; yaş, sigortalılık süresi ve gün sayısı. Bunların üçünün de tamamlanması halinde aylık bağlanır. Babanız çalışırken yeterli güne ulaşmış olabilir, ancak diğer koşulları dolmadığı için çalışmaktadır. Bu durumda da sigorta primi ödenecektir. Dolayısıyla bu mahiyetteki ödemeler "yanlış ve yersiz" prim ödemesi olmadığından geri de istenemez
Yazının Devamını Oku