75 soruda 43 yıllık müzik serüveni

Güncelleme Tarihi:

75 soruda 43 yıllık müzik serüveni
Oluşturulma Tarihi: Haziran 23, 2023 11:46

Kültürümüzün aktif faylarından geleneksel Türk müziği-klasik Batı müziği hattında keman kariyerine başlayan, solistlik ve eğitimciliğinde sürekli yeni arayışlara yönelip gençleri harekete geçiren Cihat Aşkın, Sevda-Cenap And Müzik Vakfı’nca yayımlanan nehir söyleşide Şeyma Ersoy Çak’a müzik serüvenini, atlattığı depremleri ve ilham kaynaklarını anlatıyor.

Haberin Devamı

İsmail Dede Efendi’nin protesto niteliğindeki zarif eseri ‘Yine bir Gülnihal’ milat kabul edilirse, geleneksel Türk müziği ile klasik Batı müziği arasındaki fay hattının geçmişi 180 yıl öncesine uzanıyor. Sultan Abdülmecit döneminde Batı müziğine ilginin artmasından duyduğu huzursuzlukla saraydan ayrılan besteci hem yeteneğini sergilemek hem de günün modasına atıf yapmak amacıyla şarkısını vals formunda yazmıştı.
Cumhuriyet döneminde fayın gerilimi daha da arttı. Kurucuların önceliği Batı müziğine vermesi, ilk konservatuvarımız Darülelhan’ın müfredatından gelenekseli silmesi, 22 ay devlet radyolarından uzaklaştırması kuşaklar boyunca sürecek çatışmanın fitilini ateşledi.
Bu çatışma ortamında, üstelik rüzgârın artık geleneksel müzikten yana estiği 1980’lerde yaşanan mucizevi gelişmelerden biriydi Cihat Aşkın’ın ezber bozan çıkışı. Tam tarihiyle belirtmek gerekirse 1984 Ağustos’unda, devlet sanatçısı kemancı Tunç Ünver aniden rahatsızlandığında, ilk kez İDSO’nun solistliğini üstlendi. Hemen ardından İzmir’de İZDSO, Ankara’da CSO eşliğinde konser verdi.

Haberin Devamı

İlk konserlerinde 16 yaşındaki kemancının biyografisini okuyanlar muhtemelen gözlerine inanamamıştı: Türk Müziği Konservatuvarı öğrencisiydi. Batı müziği konservatuvarlarının müfredata almaya değer bulmadığı ‘Suzuki Metodu’nun hocası Ayhan Turan tarafından yapılan uyarlamasıyla yetiştirilmişti. Kemençevi Cüneyt Orhon’la yay tekniği çalışmış, Cevdet Çağla’yla iki yılda geleneksel repertuvardan 35 eser geçmişti...
Üç yıl sonra İngiltere’de, Uluslararası Yehudi Menuhin Yarışması’nda 500 aday arasından seçilen 24 kemancının arasına girip finalde ‘En İyi Bartok Yorumcusu’ ödülüne değer bulunması fay hattının iki yakasında hayret yaratacaktı.

FAY HATTINDA YÜRÜMENİN BEDELİ
Sonrasında da hayret yaratma kampanyasını sürdürdü Aşkın:
Türk Müziği Devlet Konservatuvarı’nın bu okuldan mezun ilk müdürü oldu. İlk CD’si o güne kadar Türkiye’de klasik müzik alanındaki en yüksek satış rakamlarına ulaştı. Türk keman ekolünün akademik çalışmalarla tespit edilip geliştirilmesi yolunda çalıştı. Türk bestecilerin arşivlerde bekleyen eserlerinin kayıtlarını yaptı, yurtdışındaki konserlerinde seslendirdi. Cihat Aşkın ve Küçük Arkadaşları (CAKA) projesiyle Bursa’dan başlayıp Trabzon’a kadar 18 şehirde yetenekli gençlerin kitlesel keman eğitimine yönelmesini sağladı.
Neredeyse her adımında, fay hattında yürümenin bedelini ödedi: Öğrenciliğinde, okulunda, hocası Ayhan Turan’la “Batıcı gâvurlar Türk müziği çalamaz, çalamıyor da zaten” kampanyasının hedefi oldu. 13 yaşında tanıştığı ünlü şef ve kemancımız Türk Müziği Konservatuvarı’nda okuduğunu öğrendiğinde onunla şöyle alay etmişti: “Büyüyünce alaturka sonat mı çalacaksın?” İngiltere’deki eğitiminden dönüşünde konservatuvarda layık görülen ilk görev kütüphane memurluğu ve daktilograflıktı... Seslendirmek üzere eserini istediği Türk besteci “Şimdi onu raftan indiremem” cevabını vermişti... CAKA’da zaman ve enerjisinin büyük bölümünü sorun çözmeye ayırması gerekti...

Haberin Devamı

İşte tüm bu gerekçelerle Cihat Aşkın’ın biyografisi kişisel sanat serüveninin ötesinde anlam taşıyor. Öyküsü, 180 yıldır çatışmayla israf edilen zaman ve enerjiyi bir kişinin yaşamında somutlarken öte yandan birleştirici yaklaşımın hangi sonuçlara ulaşabileceğini göstermesi açısından önemli. Sadece müzik değil, en genel ifadesiyle kültür tarihimiz açısından da...
2015’te Pan Kitap’ın yayımladığı ‘Artık Melekleri Hissetme Vaktidir’de Hilal Doğanay, Aşkın’ın yorumculuğunu, eğitimciliğini, besteciliğini standart biyografi tekniğiyle anlatmıştı. 2021 Onur Ödülü vesilesiyle SCA Müzik Vakfı’nın yayımladığı yeni kitapta ise Aşkın, Şeyma Ersoy Çak’ın sorularıyla 43 yıllık müzik serüveninin kritik noktalarını değerlendiriyor; müzik, eğitim, kültür politikaları konusundaki görüşlerini açıklıyor. 2017’de hocası Şehvar Beşiroğlu’yla Zeki Müren’i çağı ve akımlar içindeki yeriyle ele alan başarılı biyografi çalışması ‘Bir Muhabbet Kuşu’nu kaleme alan akademisyen Çak, bu kez kendi sorularıyla yetinmeyip basındaki mülakatlardan da geniş alıntılar yapmış. ‘Cihat Aşkın’la Konuşmalar’ı ibret ya da örnek alınacak olayların ötesinde kuşaklar boyu kıymetli kılacak özellik, ‘sentetik’ sentez arayışlarıyla ilgili gerekçeli eleştiriler ve geleneksel müziğin gelişimiyle ilgili ufuk açan öneriler.

Haberin Devamı

75 soruda 43 yıllık müzik serüveni
CİHAT AŞKIN İLE KONUŞMALAR
Şeyma Ersoy Çak
Sevda-Cenap And Müzik Vakfı Yayınları, 2023
192 sayfa.

BAKMADAN GEÇME!