Şirketler internetteki olumsuz yorumlara karşı ne yapmalı?

İnternetteki olumsuz yorumlar birçok şirket için büyük sorun. Hele de asılsızsa. Yorum sahibine ulaşmak zor, içeriği kaldırmak zor... Bütün bunlar şirketin online itibarına zarar veriyor. Eğer yapılan yorumlar gerçekten şirkete yok yere zarar vermeyi hedefliyorsa, küfür, hakaret içeriyorsa kurumların hızlı bir şekilde bunun önüne geçmesi gerekiyor.
Online itibar yönetimi şirketi Rubbit internetteki asılsız, negatif haber ve yorumları kaldırıyor. ABD’de Las Vegas merkezli çalışan şirket, bünyesinde itibar yönetimi ve telif hakları konusunda uzman birçok hukukçu ve teknik personeli barındırıyor. 2011’de Türkiye ofisini açan Rubbit’in geçen sene Türkiye’de yaklaşık 5 bin müşterisi olmuş. Rubbit Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Emre Teker, Türkiye’de internetle alakalı itibar yönetimi konusunda hukuki düzenlemenin net olmadığını söylüyor. İnternette yer alan birçok sitenin merkezi Amerika’da bulunuyor. Bir firmanın da hakkındaki olumsuz içeriğin kaldırması için buralara başvurması gerekiyor. Rubbit de Amerika merkezli olduğu için süreci hızlandırabiliyor.

Yalan içerikleri kaldırdık
Şirketler tarafından gelen en sık şikayetin kendileriyle ilgili yanlış içerikler olduğunu belirten Teker, “Kurumlar bazen doğruluk payı olmayan ya da şişirme bilgiler bulunan içeriklerle karşı karşıya kalıyor ve bunu yönetmekte zorlanıyor. Her ay her sektörden belli başlı şirketleri alarak analiz ediyoruz. Burada şunu görüyoruz ki inşaattan eğitime her sektörde 10 şirketten 8’i internette sorun yaşıyor” diyor.
Aslında bu normal bir durum. Herkes her markayı, ürünü veya hizmeti sevmeyebilir. Ama bunlardan ne kadarı doğru, ne kadarı asılsız? Teker bir inşaat şirketiyle yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “İnşaat şirketi ve sahibinin ismi kullanılarak blog siteleri açılmıştı ve şirketin batmak üzere olduğu söylenen yazılar yazılmıştı. 18 farklı blog tespit ettik. Günün sonunda o şirketin ismini arama motorlarına yazdığınızda kendi resmi sitelerinden önce bu bloglar çıkmaya başladı. Bilginin de doğruluk payı yoktu. Böyle içeriklerin yazılması için iflas kararı çıkması veya gerçekten batmış olması lazım. Biz de bu bloglara Amerika’dan müdahale edip belgelerimizi sunduk. Batma durumu olmadığını ve faaliyetlerini gösterdik. Nihayetinde ispatladık ve 2 haftalık süreç sonunda blogları kaldırdık.”
Haksız olsa da olumsuz yorumları kaldırmak isteyenlerle karşılaştıklarını belirten Teker, burada esas alınan şeyin hukuk olduğunu söylüyor: “O içeriği kaldırmak için delil sunmamız gerekir. Eğer delil yoksa böyle bir talepte de bulunamayız.”

En çok gıda ve inşaatta
İnternette kurum hakkında asılsız negatif içerikler girilmeye başlandığında yapılacak en büyük hata oluruna bırakmak. Teker, yalan haber online mecrada paylaşıldığında o şirketin maddi ve manevi açıdan kayıp yaşayacağını söylüyor: “İnternette en çok sorun yaşayan şirketler gıda ve inşaat. Gıdada kişisel zevkler de söz konusu. Yeni bir yoğurt çıkar, denersiniz ve beğenmezsiniz. Bununla ilgili yorumlar yazarsınız ama başkasına tadı güzel gelebilir. Bu durumlarda aktif yönetim önemli. Gerçekten de tadı kötü olabilir. Şirket bu kişiyle iletişime geçip neden böyle düşündüğünü öğrenebilir.”

Twitter dinamik bir mecra
Kurumlarla ilgili olumsuz yorumlar Twitter’da da çok yapılıyor. Teker, iftira, kişisel hakların ihlali, doğru olmayan içerikler gibi durumlarda müdahale edebildiklerini söylüyor. Fakat Twitter’ın farklı bir durumu var. Diyelim 500 bin takipçiniz var ve bir turizm acentası hakkında negatif bir tweet attınız. O yorum zaten 500 bin kişiye gitmiş oluyor. Paylaşımların çok hızlı olduğu bu mecrada içerik zaten birçok kişiye ulaşmış oluyor. Fakat firma haklı olduğunu düşünüyorsa Twitter kullanıcısına dava açılabiliyor, tweet de kaldırılabiliyor. Ama kişi haklıysa o zaman ona dokunmak mümkün değil, kişisel hak ve özgürlükler var.