Yüreğimiz parçalanıyor ama

Güncelleme Tarihi:

Yüreğimiz parçalanıyor ama
Oluşturulma Tarihi: Kasım 11, 2001 00:00

ABD'nin Afganistan'a saldırısı bir ayını doldurdu.Ne yazık ki, uçakların Afganlıların tepesine bomba yağdırmasına alıştık.Taliban Yönetimi'nin pek kolay pes etmeyeceği iyice anlaşıldı.Batı kamuoyunda saldırılara karşı soru işeretleri çoğaldı.Küçük bir örnek.İngiltere'de savaşa destek, saldırının ilk haftasında yüzde 74 iken şimdi yüzde 60 oranında.Almanya'da Yeşiller bombalamanın durdurulmasını istiyor.Savaşı savunan politikacılar ne diyor?‘‘NATO'nun Sırbistan ve Kosova'yı bombalanmasına karşı çıkanlar yanıldı. Çünkü 78 günlük kampanya sonunda Miloseviç rejimi pes etti.’’Yani illa kazanmak için bombalamaya devam.Peki Afganlıların durumu ne olacak?Geçenlerde, The Economist'in başlığını acı bir tebessümle karşıladım: ‘‘Yürek paralayan ama gerekli bir savaş.’’Gerçekten gerekli mi?11 Eylül'den bu yana, dünyanın o tarafında olup bitenleri e-postayla haberdar eden Pakistanlı gazeteci arkadaşım Beena Sarwar ‘‘Usame yakalansa terör asla bitmeyecek’’ diyor.Beena yıllardan beri Taliban ve terör tehdidiyle içiçe yaşıyor Pakistan'da.‘‘Unutmayın’’ diyor e-postasında ‘‘birinin teröristi, diğerinin kahramanıdır.’’Terörün kökü kazınmayacaksa Afganlıların çektikleri neye yarayacak?Afganlı mültecilerle ilgili verilen rakamlar ürkütücü.Afganistan'ın içinde 1 milyon kişi yerinden, yurdundan koparılırken, İran ve Pakistan'da 3,5 milyon mülteci olduğu hesaplanıyor.Afganistan-Pakistan sınırındaki Peşaver'de kış yaklaşırken aileler perişan. Para yok, yemek yok. Sığınacak bir çadır dahi yok.New York Times Gazetesi, 15 Eylül tarihinden beri her gün, Dünya Ticaret Merkezi'nde ölenlerin hikayelerini yayınlıyor.Okuyucularına günde ortalama 15 hikaye sunuyor.Daha ne kadar devam edecek?Editör Wendell Jamieson ‘‘Altı ay, sekiz ay daha sürebilir. Ne önemi var’’ diyor. ‘‘Her bir hayat öylesine değerli, öylesine ilginç ve özel ki, bunu yapmak zorundaydık. Saldırıda ölen Amerikalılardan arta kalanlar, sadece ailelerine küçük kaplarda verilen küller olmamalıydı’’.24 yaşında kansere yakalan ve iki yıllık bir mücadeleden sonra hastalığı yenen Jennifer Fialko.En tepedeki lokantanın garsonları Enrique ve Jose Gomez kardeşler. Sevgilisine evlenme teklif edeceği gün Florida'dan New York'a özel yemekler sipariş eden John Resta ve diğerleri...Hepsinin hikayelerini New York Times'tan izleyebilirsiniz.Peki ya bombardımanda ölen Afganlıların hiç mi hikayeleri yoktu?Kim yazacak onları?Ya da yollardaki Afganlı mültecilerin düşlerini?‘‘Yüreğimiz parçalanıyor ama...’’Zeugma evine dönüyorGEÇEN hafta yolum Gaziantep Müzesi'ne düştü. Müzeyi gezenler bilir. Güzelim Zeugma mozaikleri bu daracık mekanda nefes alamıyor.Artık dünyanın tanıdığı, o müthiş çingene kız mozaiği, ışıksız gri bir duvarın üzerinde ne kadar hüzünlü...Dionysos başı mozaiği de öyle.Nizip yakınlarından çıkartılan mozaik kuşun, direkt müzenin duvarına monte edildiğini görünce dayanamadım, hem Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürü hem GAP Başkanı Olcay Ünver'i aradım. Her ikisin de verdiği haber umut verici. Çünkü Gaziantep Müzesi'ndeki mozaikler, Fırat kıyısında çıkartıldıkları yere taşınıyorlar. Kültür Bakanlığı ve Zeugma kazılarına önemli maddi destek vermiş olan Packard Vakfı arasında varılan anlaşmaya göre, Fırat kıyılarında geçici bir müzenin projesi yapılıyor.Alpay Pasinli, bin metrekarelik bir alana kurulması planlanan geçici müzenin hazırlıklarının birkaç ay içersinde tamamlanacağı müjdesini veriyor. GAP şu anda müzenin kurulacağı arazinin mülkiyet durumunu araştırıyormuş. Olcay Ünver'e göre, geçici müze 2002 turizm mevsimine yetişecek.Huntington'dan diyalog çağrısı11 Eylül'den sonra, 1993 kaleme aldığı ‘‘Medeniyetler Çatışması’’ makalesiyle yeniden gündeme gelen Amerikalı Samuel Huntington, ilk kez konuştu.Fransız L'Express Dergisine demeç veren Huntington ‘‘Bu olup bitenlere medeniyetler çatışması denebilir mi?’’ sorusuna ‘‘Hayır. Henüz değil’’ cevabını verdi.Peki nedir o halde?‘‘Usame Bin Ladin olayları Batı ve İslam arasında bir çatışmaya doğru yönlendirmek istiyor. Ancak şimdilik görünen o ki, savaş ahtapot gibi yayılmış bir terör ağıyla genel anlamda uygarlık arasında. Daha doğrusu barbarlıkla uygarlık arasında.’’Bana kalırsa tam bu noktada Huntington yine şimşekleri üzerine çekmeye namzet. Çünkü kimilerine göre, ‘‘barbarlık’’ tanımlamasına Afganlı sivillere bomba yağdırılması da girebilir..Her neyse, Huntington demecinin sonunda, müslüman toplumlarının taleplerinin göz önüne alınması ve onlarla diyalog kurulması çağrısında bulunuyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!