Vatan hainleri

Güncelleme Tarihi:

Vatan hainleri
Oluşturulma Tarihi: Eylül 01, 1999 00:00

Haberin Devamı

Devlet Bakanı Özkan, ‘‘yardımlar yerine ulaşmıyor’’, ‘‘salgın hastalık var’’ gibi söylentileri yayanları ‘‘vatan hainliği’’yle suçladı. Özkan, kendisine yönelik eleştirilere de, ‘‘Okuyan da konuşuyor, okumayan da’’ sözleriyle karşılık verdi.

ABD'nin bir ucundan, Boston'dan arayan genç Türk hekim, heyecanlı ses tonuyla, ‘‘Yardım topladık. Hálá da topluyoruz ama...’’ diyor ve ekliyordu:

‘‘Eylül ayı içinde yardımları THY ile gönderecektik. Ama yardımların yerine ulaşmadığını öğrenince çoğumuz vazgeçtik. Neden böyle oluyor?’’

Yüzyılın felaketinin yaraları sarılırken, şimşekleri üstüne çeken Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan da, bu tür haberlerin yayılmasından çok şikáyetçi. Başbakanlık binasını son 15 gündür mesken edinen Özkan'ın herkese bu tür fısıltı haberlerden ve ‘‘yıkıcı’’ eleştirilerden şikáyet ettiği biliniyor.

Bir yandan yurtdışına kadar yayılan ‘‘yardımlar yerine ulaştırılmıyor’’ haberleri, bir yandan da kabine ve Meclis arkadaşlarından çalışmalara yönelik eleştirileri onu bunaltmış. Yaban ellerden yurda ulaşan ve yardımların yolunu kesen haberlere bizzat Ecevit tek tek göğüs gererken, Özkan da yeni çıkış yolları aramakla meşgul.

Boston telefonuyla ilgili konuşurken, ‘‘Bize de geliyor bu tür haberler. Aksini anlatmak için büyük mesai harcıyoruz. İşte Japonlar. Yardım yerine ulaşmıyor haberleri üzerine vermekten vazgeçtiler. Günah değil mi? Bence dolaylı olarak milleti cezalandırıyorlar’’ diyor.

Daha da üzülerek devam ediyor:

‘‘Nerden çıkarıyorlar? Şeffaf bir hükümet, pırıl pırıl bir Başbakan var. İyi niyetle çalışan bir ekip. Milletin fedakárlığı. Nereden çıkarıyorlar bunları. Salgın hastalık dediler, hani nerede? Ayıp bunlar. Sonra nasıl malınızı satabilirsiniz, otelinize kim gelir? Vatan hainliği ile eş değerde tutarım ben bunları. Memlekete ihanettir.’’

Göreve geldiği günden bu yana hiç konuşmamaya özen gösteren Özkan'a bir de şahsına yönelik eleştirileri hatırlattım. Yine konuşmak istemedi ama arkadaşlarından gelen eleştiri oklarına üzüldüğü belliydi.

‘‘Kim ne istiyor anlamış değilim’’ dedi. ‘‘Ellerinde yetki var da ben mi kullanmayın dedim. Tek taraflı ve önyargılı konuşuyorlar. Yüzyılın felaketini yaşadık. Herkes elinden geleni iyi niyetle yapıyor. Okuyan da, okumayan da konuşuyor. Bilmeyen de.’’

BOŞLUK VARSA DOLDURSUNLAR

- Bazı arkadaşlarınız, yetkilerı elinizde toplarken hatalarınız olduğunu vurguluyor. Bir boşluk mu var ki hedefteki adam oldunuz?

Gece gündüz çalışıyoruz, ne boşluğu varmış? Eğer boşluk buluyorlarsa doldursunlar. Bu bir koalisyon çalışmasıdır. Sorunu çözmek isteyen oldu da biz başkasına mı git demişiz. Sen-ben demeden, parti farkı gözetmeden çalıştık. Hizmet varsa ortak oldu. Eksik varsa yine ortaktır.

- Gelen yardımların bir kısmının geri çevrilmesi de eleştirildi?

Bu konuda da eksik bilgilendirilmeler var. Hiçbir yardımı geri çevirmedik. Ama hasta yoksa Amerikan hastane gemisi boş kaldı diye eleştirilir mi?

- Ya Sağlık Bakanı ile koordinasyonunuz?

Kendisi iyi niyetli bir arkadaşımız. Yanlış anlaşılması da üslup farkımızdan. Her şeyi bir kenara bıraktık. Şimdi hizmet zamanı.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!