Türkiye’nin ilk kadın boks hakemi... Oğlu için lösemiye kroşe atacak

Güncelleme Tarihi:

Türkiye’nin ilk kadın boks hakemi... Oğlu için lösemiye kroşe atacak
Oluşturulma Tarihi: Aralık 19, 2022 07:00

O Türkiye’nin hem ilk kadın boks hakemi hem de anne... Ringlerde döktüğü teri şimdi lösemi hastası oğlunu hayata bağlamak için döküyor. Ve lösemiye kroşe atmaya hazırlanıyor: “Boksörlüğü, hakemliği nasıl başardıysam, lösemiyle savaşı da kazanacağım.”

Haberin Devamı

TÜRKİYE’nin ilk profesyonel kadın boks hakemi Nazan Savaş’ın hayatı, geçen yıl 2 yaşındaki oğlu Alp Rüzgâr’ın ateşlenmesi ve ardından doktorların lösemi teşhisi koymasıyla değişti. Oğlunun 1 senelik kemoterapi süreci sonrasında yeniden ringlere dönen ve ekim ayında Trabzon’da Profesyonel Boks Federasyonu’nun maçında görev alan Savaş’ı Türkiye, ‘anne’ olarak tanıdı. Savaş, ringden inerek oğlunun üstünü örttü ve geri dönüp maçı devam ettirdi.

RİNGE İLK ÇIKIŞ 11 YAŞINDA

Savaş, bir kadın olarak boks hakemi olmak için verdiği mücadeleyi şöyle anlatıyor: “İstanbul’da doğup büyüdüm. Babam boksa çok meraklıydı. Çocukken onunla boks maçları izlerdik. Biz 5 kardeşiz, 4 erkek ben tek kızım. Babam hepimizi birden boksa yazdırdı. Ben 11 yaşındaydım. Boks antrenmanları ağır olur, erkek kardeşlerim tek tek bırakmaya başladı. Hepsi bıraktı ben devam ettim. Babam da benimle boks antrenmanlarına gelirdi. Maçlardan sonra sırtına alırdı. 1 yıl sonra Türkiye turnuvalarına katılmaya başladım. Milli takıma seçildim. Sonrasında hayatım spora dönüştü. Haftanın her günü antrenman yapardık. Yaşım küçükken kamplar çok ağır gelmişti. Ama çok sevdiğim için bokstan asla kopamadım. Kıraç Belediyespor sporcusu olarak devam ettim. İlk olarak babam fedakârlık yaptı, masrafları ödedi. Başarılı oldukça bu işten para kazanmaya başladım.”

Haberin Devamı

OĞLU DOĞUNCA HAKEM OLDU

Bir yandan lise eğitimini tamamladı. 19 yaşındayken de milli boksör olan eşiyle evlendi: “Evlendikten hemen sonra ilk çocuğuma hamile kaldım. Bu yüzden boksa ara vermek zorunda kaldım. Çocuğum doğduktan sonra Fenerbahçe’de boksa devam ettim ama çocukla birlikte antrenmanlara gitmek çok zordu. Ahmet Ali Şimşek hocam hakemlik kursu açtı, bana da hakem olmamı tavsiye etti. Ben de bokstan kopmak asla istemiyordum bu yüzden hakemlik eğitimi aldım ve hakem oldum. Ahmet Ali Şimşek beni yetiştirdi.”

9 YILDIR MAÇ YÖNETİYOR

9 sene önce henüz 21 yaşındayken hakemlik kariyerine başlayan Savaş, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Zamanla milli hakem oldum. Çok sayıda final maçı yönettim, çok ilerledim ve başarılı oldum diyebilirim. Biz hem erkek hem kadın maçları yönetiyoruz. Benden önce kadın hakem olarak Berna Yurtsever vardı. Ben de onunla birlikte bu mesleği sürdürdüm. Ancak ben Türkiye’nin ilk profesyonel kadın hakemi unvanına sahip oldum. Türkiye’ye DBC profesyonel boks müsabakaları gelmeye başladı ve biz artık yurtdışından değil Türkiye’den lisans çıkartabilmeye başladık. Buradaki tek kadın hakem ben oldum. Öyle ki, deneyimli hakemler artık seni AIBA (Dünya Boks Birliği) hakemi olarak görmek istiyoruz diyorlardı.“

Haberin Devamı

Türkiye’nin ilk kadın boks hakemi... Oğlu için lösemiye kroşe atacak

Savaş ailesi, küçük Alp Rüzgâr ve ağabeyi Mert Poyraz’ın birlikte kutlanan doğum gününde...

ÖNCE ANNE

“Yaklaşık 1 sene tamamen oğlumla ilgilendikten sonra, sonbaharda yavaş yavaş mesleğime geri dönmeye karar verdim. Trabzon’daki turnuva tam o süreçteydi. Eşim ve çocuğumla birlikte maça gitmeye karar verdik. O gün Alp çok mutluydu. Büyük oğlum da ringlerde büyüdü, Alp de o boks ortamını görünce çok mutlu oluyor. O kadar yoğun hastane sürecinden sonra harika iki gün geçirdik, hem ben maçlarımı yönettim hem Alp çok mutlu oldu. Final maçıydı, ben yan hakemdim ama ortaya çıkmıştım. Baktım oğlum babasının kucağında uyuyor. Eşim de arkadaşının maçını desteklemeye gidecekti. Sandalyeleri birleştirdi Alp’i oraya, benim ringin seyirci koltuğuna yatırdı. Ben de hemen bir tişört buldum üstünü örttüm. Sonra bu kare basına yansıdı. Bize de hoş bir anı oldu.”

Haberin Devamı

BİZ KAZANACAĞIZ

Tedavi sürecinin iyi gittiğini belirten Savaş, yoğun kemoterapi sürecini tamamladıklarını anlatıyor: “Alp ilaçlara çok güzel yanıt verdi. Eğer ilaçlar işe yaramasaydı ilik nakli olması gerekecekti. Marmara Eğitim Araştırma Bölümü’ndeki doktorlar ve sağlık çalışanlarından o kadar güzel ve büyük bir ilgi oldu ki, çok müteşekkiriz, hastalığı yenme konusunda da umutluyuz. Boksörlüğü, hakemliği nasıl başardıysam, lösemiyle savaşı da kazanacağım. Bu bir sınav diye düşündüm.”

BAŞLARDA CİDDİYE ALMADILAR

“Başlarda maç sırasında beni ciddiye almıyorlardı. Bana işimi öğretmeye çalışan boksör çok oldu. Hemen durdurup, konuşmayı kesmezsen ceza vereceğim diyordum. Hem antrenörler hem sporcular noktasında hakem olarak kendimi saydırmak için çok uğraştım. Kadın olarak zaten saygı görmemiz gerekirken, hakem olarak maçta otoriteyi kuramıyorduk. Dinlemiyorlar, ayırmaya çalıştığımda ayrılmıyorlar... Ancak benim bir uyarı vermem bir round’u kaybetmeleri anlamına geliyor. Şimdi ise, bu kadar yıl geçtikten sonra herkesin saygısını kazanmayı başardım. Birçok antrenör, ‘Sizin gibi işini düzgün yapan insanlara ihtiyacımız var’ diyor.”

Haberin Devamı

Türkiye’nin ilk kadın boks hakemi... Oğlu için lösemiye kroşe atacak

ALP HASTALANINCA İÇİME BİR ATEŞ DÜŞTÜ

Bir yandan da boks ve pilates eğitmenliği yapan Nazan Savaş, çocuklarını da ringlerde büyütmek zorunda kalmış. Ama bundan hiç rahatsız değil. “Sporla iç içe bir hayatımız vardı. Bundan tam 1 sene önce küçük oğluma lösemi teşhisi konulmasıyla bu gidiş biraz değişti” diyen Savaş, son bir yılı anlatıyor: “Alp ben ders verirken yardımcı antrenör gibi olan, spora yetenekli bir çocuktu. Didim’de tatildeyken ateşlendi ve kustu, sonra iştahı azalmaya başladı. İstanbul’a döndüğümüzde yine ateşlendi ve bir türlü düşmedi. Hastaneye gittik, doktor antibiyotik verip geri gönderdi, bir de ‘Solgun görünüyor, bir ara kan değerlerlerine baktırın’ dedi. Ertesi gün kan tahlili yapıldı, sonra tekrar kan almak istediler. O anda anneler hisseder ya içime bir ateş düştü. ‘Neden tekrar kan alıyorsunuz?’ diye sordum. Aile hekimimiz bizi büyük bir hastaneye sevk etti. Oradakiler bu çocuk lösemi dedi ve bizim için hayat o anda değişti. Kesinlikle kabullenemedik. Ailecek çok yıkıldık. Çocuğa hastalık yakışmıyor. Sonra mücadele süreci başladı. Çok yıpratıcıydı tabii…”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!