Tasada ve kıvançta birlikteyiz
Güncelleme Tarihi:
- CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Elazığ depremine ilişkin “Zaman zaman kendi aramızda kavgalar ederiz, tartışırız ama böyle bir felaketle karşılaştığımızda toplumun her kesimi birlik içinde bölgeye yardım yapıyor. Farklılıklarımız olabilir ama bir yerde felaket yaşanıyorsa hep beraber, tasada ve kıvançta beraber olmanın getirdiği güzellik içinde yardımlar yapmaya çalışıyoruz” dedi.
KEMAL Kılıçdaroğlu İstanbul Suriçi Grubu’nun Fatih’te düzenlediği toplantıya katıldı. Kılıçdaroğlu “Farklı kimliklerimiz, inançlarımız, yaşam tarzlarımız olabilir ama bayrağımız hepimizin ortak bayrağı, vatan hepimizin ortak vatanı. Bayrağımız ve vatanımız için feda edemeyeceğimiz hiçbir şeyimiz yoktur. Beraber aklı önceleyerek, aklımızı kullanarak Türkiye’yi çağdaş uygarlığa taşımak zorundayız” mesajı verdiği toplantıda özetle şöyle konuştu:
“Elazığ ve Malatya’da yaşanan deprem nedeniyle genel başkan yardımcılarını bölgeye gönderdik. İstanbul’un, Ankara’nın, İzmir’in, Aydın’ın, Mersin ve Adana’nın büyükşehir belediye başkanları görevle bölgedeler. Ekrem Bey, o bölgeye gitti, diğer arkadaşlarım da hem insan olarak hem malzeme olarak bölgeye yardım götürdüler. Beni mutlu eden nokta şu; zaman zaman kendi aramızda kavgalar ederiz, zaman zaman tartışırız ama böyle bir felaketle karşılaştığımızda toplumun her kesimi beraber, birlik içinde bölgeye yardım yapıyor. Farklılıklarımız olabilir, farklı görüşlerimiz olabilir ama bir yerde felaket yaşanıyorsa hep beraber, hani tasada ve kıvançta beraber olmanın getirdiği güzellik içinde bölgeye yardımlar yapmaya çalışıyoruz.
AYNI BAYRAK, AYNI VATAN
Toplumsal barış açısından ciddi sorunlarımız var. Beraber olmalıyız. Tasada ve kıvançta birlikte olmalıyız. Toplumsal barışımızı güçlendirmeliyiz. Yaşadığımız bölge farklı olabilir, kimliklerimiz, inançlarımız farklı olabilir, yaşam tarzlarımız farklı olabilir ama bayrağımız bir, vatanımız bir. Aynı bayrağın altında, aynı vatanda huzur içinde birlikte yaşayabilmeliyiz.
Kimlik, inanç, yaşam tarzı siyaset dışında tutulmalı. Bunlar bizim manevi dünyamızdır. O dünya bizim zenginliğimizdir. Onu zenginleştirmek de bizim elimizdedir. İnsanları inançları dolayısıyla ötekileştirmek, yasak getirmek, düşüncelerine yasak getirmek, inançlarını yerine getirirken yasak getirmek asla doğru değil. Bunu hep birlikte sağlamak zorundayız.
BİZİ AYRIŞTIRIYORLAR
Beraber aklı önceleyerek, aklımızı kullanarak Türkiye’yi çağdaş uygarlığa taşımak zorundayız. Bunun için de ortak mücadele etmek zorundayız. Bizi ayrıştırıyorlar. En tehlikeli olan inanç bazında, kimlik bazında, yaşam tarzı bazında siyaset... Bu, toplumu ayrıştırıyor ve bölüyor. Birbirimize düşman gibi bakıyoruz bir süre sonra. Dost gibi bakmak varken, beraber, huzur içinde yaşamak varken niye düşman gibi bakıyoruz?” m İSTANBUL