SICAK AYLARIN BAŞ BELASI 'ALERJİ' Baharın gelmesiyle içinize dolan yaşama sevinci kısa zaman sonra yerini hapşırık, burun akıntısı, kırmızı gözler ve yıpranmış bir surata bıraktı değil mi...Hele yaz sıcakları başlayınca eklenen döküntüler, yanıklar...İşte yazarınız yeni mevsime hazırlanmanız için gerekli bilgilerle yine karşınızda. Bu hafta yaz aylarının tatsız hastalığı alerji konusunu değerlendirmek istiyoruz. Hani bu tatil fiyatlarıyla bir yere kıpırdamanız pek mümkün görünmese de, olur ya deniz kıyılarına veya ormanlık bölgelere giderseniz çaresiz kalmayın istiyoruz. Günlük yaşamınızda bu yabancı sözcüğü, yani 'alerji'yi, çok duymuşsunuzdur ama gelin bir tarif de biz yapalım. Alerji normalde binlerce insan için zararsız olabilecek yabancı bir maddeye karşı vücudumuzun özel bir reaksiyon göstermesidir. Genellikle bünyeleri alerjik olanlar birden fazla maddeye karşı hassastır. Alerjiye neden olan maddeler (alerjenler) vücuda 3 yolla girebilir. Hava kaynaklı olarak solunum aracılığıyla; polenler, toz, çeşitli mantarların etkilemesi en çok tanınan yoldur. Böcek ya da diğer hayvanların ısırmasıyla direkt geçiş olabilir. Son yol ise yiyeceklere bağlı gelişen reaksiyonlardır.Alerjik hastaların yarısından fazlası belirtilerin alerji nedeniyle oluştuğunu ilk başta ayrımsayamaz. Nezle, grip gibi basit nedenlere bağlar. Ama geliniz ve görünüz ki kazın ayağı öyle olmamaktadır maalesef.Alerjik bünyelerin genellikle ispatlanmış bir kalıtım temeli oluyor. Eğer ebeveynlerden herhangi birinde alerji varsa, çocukta olma olasılığı 3 kat artıyor. Her iki ebeveynde varsa olasılık %70'lere fırlıyor. Dünyada tek alerjik bünyeli insanın siz olmadığınızı göstermek ve içinizi biraz olsun rahatlatmak için bazı verileri açıklayalım. Amerika'da 50-60 milyon insanın alerjiden şikayetçi olduğu bilinmekte. Her 5 kişiden birinin alerji veya alerjik astım hastalığı olduğu saptanmış. Tüm Amerika'daki kronik hastalıklar sıralamasında alerji altıncı sırada gelmekte. Örnekleri çoğaltalım mı...Örneğin 33 milyon Amerikalının kronik sinüziti olduğu biliniyor. 6-10 milyon vatandaşın kedilere alerjisi var. Her yıl iki milyon Amerikalı böcek sokması nedeniyle hastanelere müracaat ediyor. Yılda 42 bin civarında ilaç yan etkisi bildirilmiş. Alerjik insanların günlük aktivitelerinin % 40 oranında azaldığı belirlenmiş. Durduk yerde doktorların alerjiyle bu denli yakından uğraşmalarını anlamakta zorluk çekiyorsanız biraz da finansman tarafından
haber verelim. Amerika'da mevsimsel alerjilerin tıp harcamalarına yıllık yükü 4.5 milyar dolar. Yani Amerikalılar kullandıkları bir yıllık alerji ilaçlarının parasının bize gönderseler ekonomimiz kurtulur vallahi.BaÅŸka bir açıdan bakıldığında alerji nedeniyle Amerika'da yılda 3.5 milyon iÅŸgünü kaybı olmakta. Bu da 639 milyon dolarlık bir para kaybına karşılık geliyor. Yine 2 milyon okul günü kaybediliyor ki bu da 4 milyar dolarlık bir eksiklik demek.Åžu sizlerin yakalandığı hastalıkları tedavi ettiÄŸini söyleyip para kazanan doktorlar var ya. Ä°ÅŸte onlar sadece Amerika'da yılda 8.4 milyon alerji hastası görüyor ve 225 milyon dolar kazanıyor iyi mi...Sanırım bu kadar verinin ardından 'alerji'nin çeÅŸitli pazar açılımlarıyla bir nevi sektör haline geldiÄŸi konusunda hemfikir olduk. Neden hep Amerikan rakamlarını verdiÄŸimizi daha önceleri itiraf etmiÅŸtik hatırlarsanız. Ulusal verilerimizi olmadığı için maalesef elalemin sonuçlarıyla idare etmek zorunda kalıyoruz hep. O yüzden kusuru bakmayınız.Her zaman yaptığımız için, ÅŸimdi 'alerji'nin de kısa tarihçesinden bahsetmesek de olmaz. Tıbbi kaynaklar ilk kez M.Ö 25. yüzyılda efsanevi Çin hükümdarı Huang-ti'nin 'gürültülü nefes alan hastalar'dan bahsettiÄŸini yazıyorlar. Hipokrat M.Ö. 5. yüzyılda ilk kez astım hastalığını tarif etmiÅŸ. Vücut sıvılarının (kan, tükürük, safra) dengesizliÄŸini sorumlu tutmuÅŸ üstat o zaman.M.S. 12. yüzyılda Ä°spanyol hekim Moses Maimonides astımlı hastalarına kirli havalı yerlerden ve stresten uzak durmalarını (hani o zaman havayı ne kirletiyorsa), saÄŸlıklı beslenmeleri ve spor yapmalarını öğütlermiÅŸ. Aman bu açıklamadan tıp biliminin 10 yüzyıldır yerinde saydığı gibi bir anlam çıkarmayın. 19. yüzyılda bizim sembol dinleme cihazı (steteskop) astım ve solunumsal alerjiler için tek tanı aracıymış. Ama artık alerji ve astımın da oluÅŸum yolları çözülmüş durumda. Alerjinin bir çeÅŸit iltihabi olay olduÄŸu biliniyor artık. Sistemik olarak bütün vücutta savunma mekanizmaları yabancı maddeye karşı devreye giriyor. Genel bir yanıt veriliyor. Mekanizmanın aydınlatılması geliÅŸtirilen ilaçların da ilerlemesini saÄŸladı elbette. Astım ve alerji ilaçları karışık olduÄŸu için detaylara girmeyeceÄŸiz, ancak hem tüm vücudun verdiÄŸi iltihabi olaya yönelik hem de ortaya çıkan rahatsız edici belirtileri bitiren ilaçlar var artık piyasada. En son bulunan teknoloji müjdesini de verelim bari. Halen biyomühendislik projeleri çerçevesinde insanlarda alerji yaratan maddenin salgılattırdığı özel protein maddesi (immunglobulin E) tespit edilerek buna karşı bir antikor yapılıyor, alerji mekanizması direkt ve kalıcı olarak yok ediliyor. Henüz deneysel aÅŸamada olan bu ilaçlar yakında piyasaya sürülecek merak etmeyin. Bilim adamları alerjinin yok edilmesi için 5 yıl civarında bir süre istiyorlar. Son olarak klasik tıptan çare bulamayan her hastanın baÅŸvurduÄŸu alternatif tıp tedavilerine de deÄŸinelim. En popüler olanları akapunktur, masaj tedavileri, biofeedback ve çeÅŸitli ÅŸifalı otlar. Bu konuda da arayışlar sürüyor. Alternatif tıbbın da ispatlanmış kesin yararı olan bir önerisi henüz yok. Her zaman olduÄŸu gibi bu yola yönelenlerin uygulamakta oldukları klasik tedavilerini terk etmemelerini ve alternatif yolların da yan etki veya tehlikelerinin olabileceÄŸini unutmamalarını belirtelim. Konumuz yine çok çetrefilli olduÄŸundan sizlere ne anlatsak az. En azından içinizi biraz rahatlatabildikse ne mutlu. Size az kaşıntılı, az döküntülü mutlu bir yaz mevsimi diliyoruz.SaÄŸlıcakla kalınız...Dr. Serdar GÃœNAYDIN - 11 Haziran 2001, Pazartesi Â
button