Rekortmen kızın piyanist ablası

Dünya serbest dalış rekortmeni Yasemin Dalkılıç'ın ablası Hande Dalkılıç, yetenekli bir piyanist. Bilkent'te öğretim üyeliği yapan Hande Dalkılıç'ın Adnan Saygun'un eserlerini yorumladığı iki CD'si var.

Limitsiz değişken aağırlıkta serbest dalış kategorisinde, 2 dakika 40 saniyede 120 metreye dalarak dünya rekoru kıran Yasemin Dalkılıç'ın ablası Hande Dalkılıç, Bilkent Üniversitesi Müzik Fakültesi Piyano Bölümü'nde öğretim görevlisi olarak çalışıyor. Bir yandan da doktorasını yapmakta olan Hande Dalkılıç, 3 Nisanda İTÜ'de bir piyano resitali verecek.

İKİ CD'Sİ VAR

6 aylık evli olan 26 yaşındaki piyanist Hande Dalkılıç, çağdaş Türk bestecilerinden Ahmet Adnan Saygun'un Op. 76 Piyano Sonatı'nı seslendiren ve CD kaydını gerçekleştiren ilk isim. Geçen yılki ikinci CD çalışması ise, Bilkent Senfoni Orkestrası ile birlikte Saygun'un 1. Piyano Konçertosu'nu seslendirdiği konser kaydından oluşuyor.

AİLENİN DESTEĞİ

İki kardeşin başarılarında anne ve babalarının da katkısı var. Anneleri Doç. Dr. Şaima Dalkılıç, şu an Bilkent Üniversitesi Turizm Bölümü'nde öğretim görevlisi. Yasemin'in dalma merakı da annesiyle birlikte gittiği dalgıçlık kurslarında başlamış. Hande'nin müzikle ilgilenmesinde de anne Dalkılıç'ın ve diş hekimi baba Yalım Dalkılıç'ın çok büyük katkısı var. Babası Hande'ye ilk müzik setini armağan etmiş ve hep onun istediği müzik kasetlerini satın almış. Yaşamını spora adayan Yasemin de hem iyi bir caz dinleyicisi, hem de amatör olarak gitar ve piyano çalıyor. Aile bir araya geldiği zamanlarda mutlaka piyano ve gitarla bir mini konser veriliyor.

KARDEŞ DAYANIŞMASI

Abla Hande Dalkılıç da Yasemin'in çalışmalarıyla yakından ilgilenmekte. Antrenmanlarda onu yalnız bırakmıyor, konsantrasyonu bozulmasın diye tüm aksaklıkları ortadan kaldırmaya çalışıyor. Hande Dalkılıç kardeşiyle ilişkisini şöyle anlatıyor:

HEDEF DAHA İYİSİ

‘‘Müzik ve spor birbirinden çok farklı görünseler de amaç hep aynı noktaya yönelik. Mesela ben Adnan Saygun'un kayıtlarını yaptığım sırada Yasemin de Bodrum'da ilk rekorunun hazırlıklarıyla uğraşıyordu. Aklım sürekli ondaydı. Durmadan telefonlaşıyorduk. İkimiz de aynı ruh, aynı güce sahiptik sanki. Onun fikirlerine her zaman önem veririm. O, dalgıç olduğu için ayrı bir dünyası var; çok dingin. Ben daha hareketliyim. O, bana kendi sakinliğinden örnekler verir.’