MEDYADAN : Genel

Güncelleme Tarihi:

MEDYADAN : Genel
Oluşturulma Tarihi: Şubat 15, 2004 18:15

Önce “popstar” seçtik, sonra müzik öğretiyoruz - Sevgilisini “gaps” etmişler 1,2,3 - Leydi Di’nin kardeşinin adı Earl Spencer imiş - Polis müdürünün ilk icraatı mescit - Serin Duruş’tan, tutamadım yine kendimi, iki espri arakladım - Vatan ve millet sevgisi veren kitaplar - Kayserili lokantacıların analı ebeli zarafet yarışı ...vs.

Haberin Devamı


Milliyet, 9 Şubat

Tipik bir Türkiye vakası: Milliyet’in haberine göre, Abidin’i önce tantanayla “Popstar” ilan ettik, şimdi millî popstarımızı ... müzik eğitimi alsın diye Berkley’e (!) gönderiyoruz.

Bin küsur müracaat eden olmuş, müzikten anlayan birini seçmek daha akıllıca olmaz mıydı?

Diyeceksiniz ki biz adamı önce Başbakan yaparız, sonra “Aferin be, çok çabuk öğreniyor, kabiliyetli vallahi...” diye teselli buluruz.

(Bu arada meslektaşlarıma da bir not: O okulun adı Berklee’dir, Berkeley dediğiniz başka bir şehir ve üniversitedir.)


*

SEVGİLİSİNİ GAPS ETMİŞLER !!!

DB Tercüman, 9 Ocak

Bir kere de söylense kafaları basmayacak. “Sevgiliye gasp” diyor haber, “Kredi kartı borcunu ödeyebilmek için iki arkadaşıyla anlaşarak sevgilisini gasp ettiren genç...”

İnsanlar gasp edilmez, gasp “bir malı sahibinin izni ve haberi olmadan zorla ve hile ile alma” demektir. (TDK)

Bu kadar zor mu bunu öğrenmek?

(Yine de “gaps” demedikleri için sevinmek gerek...)


*

ETTİ İKİ...

Takvim, 9 Şubat

Aynı haber, aynı hata.

Haberin Devamı

Bankalara olan kredi borçlarını ödeyebilmek için sevgilisini mahalle arkadaşlarına GASP ettirdi.”


*

VE ÜÜÜÇ !

Sabah, 9 Şubat

Sevgilisini para için gasp ettirdi


*

ADI EARL, SOYADI SPENCER

Takvim, 9 Şubat

Prenses Diana’nın erkek kardeşi müthiş bir iddia ortaya atmış, “İngiliz istihbaratı gizlice ablamın mezarını açtırdı” demiş.

Haber ve fotoğraf altı diyor ki: “En son iddia Prenses Diana’nın erkek kardeşi Earl Spencer’dan geldi.”

Earl, İngilizce’de Kont demektir, isim değildir ey benim meslektaşlarım...


*

ALLAH BAĞIŞLASIN !

Milliyet, 11 Şubat

Muhammet Kaçar imzalı haber şöyle:

Müdürün ilk icraatı: Polisevi'ne mescit

Rize Emniyet Müdürlüğü görevine atanan İbrahim Kaya'nın ilk icraatı Polisevi'nde mescit açmak oldu. Kadın olan özel kalem müdürü ve sekreterini başka bölümlere atayan Kaya, bu birimlere erkek memur atadıktan sonra hacca gitti. Emniyet Genel Müdürlüğü Polis Teftiş Kurulu Başkanlığı'nda 13 yıldır Polis Başmüfettişi olarak görev yapan Kaya, ocak ayında Rize Emniyet Müdürlüğü'ne atandı. Göreve başlar başlamaz, Polisevi'nde mescit açan Kaya, kadın olan Özel Kalem Müdürü Komiser Yardımcısı Sema Abanoz'u Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğü'ne, sekreteri polis memuru Emine Çiftekuş'u da Silah Ruhsat Şubesi'ne atadı. Kaya, Özel Kalem Müdürlüğü ve sekterliğine erkek memurları görevlendirdi. Daha sonra izne ayıralan Kaya, ocak ayının son haftasında hacca gitti. Kaya, bir hafta sonra Rize'ye dönecek.

Ne diyeyim, Allah seçmenlerine (ve İmam Hatip Liseleri’ni destekleyenlere) bağışlasın!


*

SERİN DURUŞ’TAN İKİ ARAK

Milliyet, 12 ve 15 Şubat

Serin Duruş köşesinden iki alıntı.

Birincisi:

Zengin genç: Hocam ben intihar etmeyi düşünüyorum...
Medyum Memiş: Estağfurullah yavrum
...

İkincisi (TGRT 06.30 haberlerinden alıntı imiş) :

Polis: Zinciriniz var mı?
Sürücü : Evim hemen köprünün öbür tarafında. Bizim Hacı’nın orada oturuyorum. Oradaki tuvaleti de ben yaptırdım.


*

Haberin Devamı

SÖYLE Kİ BİLELİM

DB Tercüman, 12 Şubat

7.sayfada bir ilan, Toker Yayınları’nın kitap ilanı. Mesela, Yusuf Akçura’nın Türkçülük ve Dış Türkler’i 9 milyon, Ziya Gökalp’in Türkçülüğün esasları 6 milyon, Rauf Tamer’in Solun Namusu 8 milyon...vs

Bu ilanın üstünde şöyle yazıyor:

Vatan ve Millet sevgisi veren kitaplar


*

ZARAFET YARIŞI...

Şok, 12 Şubat

Kayseri’de iki lokanta isim yüzünden anlaşmazlığa düşmüş. Biri kebapçı, diğeri börekçi, ama isimleri aynıymış: Ananın Yeri

Aynı isimle devam edemiyecekleri için, biri fedakarlık yapmış, kebapçı adını değiştirmiş: Ebenin Yeri

Her ikisi de çok zarif insanlar belli ki...


*

NOBEL PARASI MEHMETÇİK VAKFINA

Hürriyet, 14 Şubat

Gazetenin sürmanşeti hem gaz veriyor hem spekülasyon yapıyor: Bu tablo Nobel’e götürür. Yani Kıbrıs’ta anlaşma sağlanırsa, Annan, Denktaş ve Papadopulos “Nobel Barış Ödülü” almaya hak kazanır, diyor.

Bir spekülasyon da benden :

Nobel alırsa eğer, Denktaş, payına düşen serveti Mehmetçik Vakfı’na bağışlar, herhalde!


*

BU SEFER HAKLI ÇIKTI BAYKAL

Posta, 14 Şubat

“Kürt sorununa duyarlı değil” diyerek CHP’den istifa eden ve ... AKP’ye katılan Ağrı Milletvekili Cemal Kaya, BOTAŞ’tan 11 milyon dolarlık doğalgaz ana iletim boru hattı ihalesi kazanmış.

Ayrıca, Kaya’nın şirketinin iş bitirme belgesi bulunmadığı, bu sebeple başka bir şirketle apar topar ortaklık kurduğu da iddialar arasında.

Kaya “Yanlışlık bunun neresinde?” diye soruyor.

Kaya’nın istifasıyla ilgili olarak Deniz Baykal, “Bu katılım akçalı işler transferi” cevabını vermişti.

Haklıymış...


*

VALİ YA ÇİNLİ OLSAYDI !

Gazeteler, 13 ve 14 Şubat

Eski Batman Valisi Salih Şarman, bir iş adamından rüşvet olarak Mercedes araba aldığı için 6 yıl 3 ay hapis ve 40 milyar lira para cezasına çarptırıldı.

Haberin Devamı

Şarman, herhalde yatıp kalkıp Türkiye gibi “iyi kötü” bir hukuk devletinde yaşadığına dua ediyordur.

Çünkü bir başka habere göre, Çin’in doğu eyaletlerinden Anhui’nin eski vali yardımcısı Vang Huaykong, 1994-2001 yılları arasında 872 milyar lira rüşvet aldığı gerekçesiyle ... zehirli iğneyle idam edildi!


*

GİT ÖTEDE KUYRUK YAP!

Milliyet, 13 Şubat

Sağlık Bakanlığı bugüne kadar kimsenin aklına gelmeyeni (!) başardı, SSK hastanelerindeki yığılmayı önlemek için, “SSK’lılar Devlet hastanelerinde tedavi görebilecekler” diye karar çıkardı.

Ortak protokolün ardından, diyor Milliyet’in haberi, SSK çilesi devlet hastanelerine sıçradı. SSK’lılar kendi hastanelerinde kuyruğa girmeden muayene olurken, devlet hastanelerinde kuyruklar koridorlara taşıyor.

Haberin Devamı

Türkiye’de Devlet’in (Hükümet, bakanlıklar, polis...) çözüm yollarından biridir bu: Kuyruğu başka yere taşımak. En basit örneği trafik. Mesela Esentepe-Mecidiyeköy yolunda trafik sıkışır, Zincirlikuyu’ya bir ekip dikerler, Mecidiyeköy’e giden yola araba sokmazlar.

Haber verilmeden yapılan bu uygulamanan sürücülere karşı büyük bir terbiyesizlik oluşundan başka, böylece ... Barbaros Bulvarı da kör düğüm olur.

Ve polis “işini yaptığını, meseleyi hallettiğini” zanneder!

Türk usulü çözüm denir buna...


*

SEÇ BEĞEN AL YAHUT AL BİRİNİ...

Hürriyet, 15 Şubat

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül “AB gibi OB” anlamına gelecek bir öneri getirmiş Ortadoğu ülkelerine, “Gelin bölgemizde yeni bir güvenlik şemsiyesi oluşturalım... İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’nın yaptığı gibi...” diye.

Haberin Devamı

Bu iktidarın bizi Araplaştırma hevesinde olduğu malum da, biz de kısmetsiziz yani.

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra 6 Avrupa ülkesi, birliğin ilk adımını atmıştı: Fransa, Batı Almanya, İtalya, Belçika, Hollanda, Lüksemburg. Diğerleri birer ikişer katıldılar sonra. Bir biz kapıda kaldık.

Peki biz kiminle OB kuracağız?

Şu ülkelerden kim bize katılırsa: Suriye, Irak, Lübnan, Ürdün, İran, Mısır, İsrail, Kuveyt, Suudi Arabistan, BEA, Kuveyt, Umman, Yemen...

Yemen de yanında yatan...

Hepsi birbirinden güzel, gelişmiş, demokrat...


*

MEHTABI GÖSTERİRKEN PARMAĞA BAKMAK

13 Şubat

Ben Uzan Grubu’nun ve yayın organlarının bu yavuz hırsızlığına “hayranım” (!)

Gazetenin 13 Şubat tarihli sürmanşeti: Yargıtay Başkanı’ndan medya baskısı itirafı

“Eraslan Özkaya’dan müthiş açıklamalar” diyor Star, “Türk yargısı tüm odaklarının etkisi altında bulunuyor. Bunların başında yazılı, sözlü ve görsel basın geliyor.”

“Bazı”yazılı, sözlü ve görsel basın organları yargıyı baskı altında tutuyormuş...

E yuh artık!

Sizi kastediyor be kardeşim, sizi!..

(Bir Çin atasözü vardı, hatırlayamadım. Mehtabı gösterirken parmağa bakana ne derlerdi?)

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!