Hizbullah’ın infaz timine ömür boyu hapis

Güncelleme Tarihi:

Hizbullah’ın infaz timine ömür boyu hapis
Oluşturulma Tarihi: Ocak 12, 2009 12:14

HİZBULLAH terör örgütüne yönelik 2000 yılında gerçekleştirilen büyük operasyonda yakalanan ve Gaziantep’te kendi örgüt üyeleri ile birlikte onlarca kişiyi öldürdükleri iddia edilen Hizbullah’ın 4 infaz timi üyesi, 9 yıllık yargılanmanın ardından ömür boyu, 2 örgüt üyesi de 6’şar yıl 3’er ay hapis cezasına çarptırıldı.

Hizbullah’ın çökertilmeye başlandığı dönemde Gaziantep’te yapılan operasyonlarda yakalanan üst düzey sorumlularının itirafları sonucu örgütün Gaziantep yapılanması da çökertildi. Gaziantep, Adıyaman ve Şanlıurfa bölge sorumlusu Orhan Özdemir ile askeri kanat sorumluları Abdullah Arasan, Faruk Afşin ve Nuri Aslan yakalandı. Gaziantep İl Sorumlusu Sadık Arslan kaçarken nikahsız yaşadığı eşi Adile Çiçek’e ait villada 120 kalaşnikof tüfek, 28 roketatar ve bunlara ait 48 fişek, 150 el bombası, 1 cannas marka uzun namlulu suikast silahı, 1 biksi marka uzun namlulu suikast silahı, 67 tabanca, 2 telsiz, 1 araç telsizi, 1 G-1 ve 1 G-3 piyade tüfeği, 1 pompalı tüfek, 3 topuk mayını, 25 bin fişek, 1 roketatar dürbünü, 1 gece görüş dürbünü, 1 boğma teli, askeri elbiseler ve hücum yeleklerinin olduğu cephanelik bulundu. 4 infaz timi üyesi ile birlikte 5’i gıyabında 11 Hizbullahçı hakkında 2000’de Özel Yetkili Adana 7’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.

KENDİ ÜYELERİNİ DE ÖLDÜRMÜŞLER

Hizbullah’ın infaz timcilerinin, 1992- 2000 yılları arasında, PKK’nın ikinci adamı Şemdin Sakık’ın kardeşi kapatılan Halkın Emek Partisi (HEP) Gaziantep İl Başkanı Abdulsamet Sakık ile örgüt üyesi Mehmet Salih Karaaslan’ın evlendiği pavyonda çalışan Özgür Elmas’ı, daha sonra Karaaslan ile bu evliliği kabullenen yine örgüt üyesi olan ağabeyi Mehmet Ali Karaarslan ve amcaoğlu Hamza Karaarslan’ın da aralarında olduğu çok sayıda kişiyi öldürdükleri, örgütün menzil grubunun lideri Fidan Güngör’ü öldürmeye kalkıştıkları belirlendi. İnfaz timinin ayrıca PKK’ya yönelik başlattıkları savaşta çok sayıda PKK’lıyı öldürdükleri, yaralama ve kaçırma olaylarına karıştıkları belirlendi.

CESETLERİ VİLLANIN BODRUMUNA GÖMMÜŞLER

Aynı davada gıyaplarında yargılanan örgüt üyesi Mehmet Salih Karaaslan, Mehmet Ali Karaaslan ve Hamza Karaaslan’ın cesetleri, haklarında açılan davadan 2 yıl sonra cephaneliğin bulunduğu villanın bodrumunda gömülü bulundu. Kahramanmaraş yolu üzerindeki bir araziye gömüldüğü öne sürülen Elmas’ın cesedi ise hala bulunamadı. İnfaz timi ayrıca, 11 Şubat 1999’da Gaziantep’in Dülükbaba Mahallesi'nde oturan ve örgüte ihanet ettiği öne sürülen örgüt üyesi Sabri Fırathan ile eşi Saliha, çocukları Senanur, Rümeysa ve Sümeyra’nın Kahramanmaraş’a kaçırılmasına yardımcı oldu. Örgüt üyesi Sabri Fırathan örgütçe infaz edildi. Fırathan’ın eşi ve çocukları ise daha sonra yine örgüt üst düzey yöneticilerinin itirafları sonucu K

SUÇSUZ OLDUKLARINI ÖNE SÜRDÜLER
Yaklaşık 9 yıldır tutuklu yargılanan 4 infaz timi üyesi ile diğer sanıklar savunmalarında suçlamaları kabul etmedi. Karar duruşmasında Hizbullah’ın bölge sorumlusu Özdemir, son sözünde yaptığı savunmalarla hakkındaki iddiaları çürüttüğünü belirterek beraatını istedi. Askeri kanat sorumlularından Abdullah Arasan, iddiaların asılsız olduğunun delillerle çürütüldüğünü belirterek kararı mahkemenin takdirine bıraktığını söyledi. Afşin ise, hazırlık aşamasındaki ifadesinin altındaki imzanın kendisine ait olmadığını, yapılan incelemede de imzanın bir başkasına ait çıktığını ifade ederek, “Suçlamalar asılsızdır. Artık olayın ortaya çıktığını sanıyorum. 9 yıldır tutukluyum” diyerek tahliyesini istedi. Aslan da, “Ben de suçsuzum ben ve ailem mağdurdur. Artık tahliyemi talep ediyorum” dedi.

Mahkeme heyeti, Hizbullah’ın infaz timi üyeleri Arasan, Afşin, Özdemir ve Aslan’ı ’Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını cebren ilgaya teşebbüs’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezalarına mahkum etti. Duruşmadaki iyi halleri nedeniyle cezaları ömür boyu hapis cezasına çevrildi. Tutuksuz Osman Yıldırım ve Ahmet Varol ise ’örgüt üyeliğinden’ 6’şar yıl 3’er ay hapis cezasına çarptırıldı. Örgütün Diyarbakır’daki ana davasında da yargılanan ve halen firarda olan ve yakalanamayan Ejder Arpa ile Zekeriya Gezer hakkındaki dava ayrılırken, yakalama emirlerinin devamına karar verildi. Bu arada örgüt tarafından infaz edilen Mehmet Salih, Mehmet Ali ve Hamza Karaarslan hakkındaki dava ise düşürüldü. Sadık Arslan hakkında ise aynı mahkemede başka bir dosyayla dava açılmıştı.

Hizbullahçıya gelin gitti, ‘vesika’ için öldürüldü

MERSİN’de başörtüsü takmasına ve İslami değerleri savunmasına rağmen ‘feminist ve aydın düşünceli’ olduğu için Konca Kuriş’i öldüren Hizbullah, örgüt üyesi Mehmet Salih Karaaslan ile pavyonu bırakıp başını örtüp evlenen Özgür Elmas’ı da domuz bağı ile öldürmüştü. Elmas’ın öldürülmesinin ardından pavyon kadını ile evlendiği iddia edilen Karaaslan ile bu evliliği bilen 2 akrabası da ‘örgütü yıprattıklar’ iddiasıyla infaz edilmişti. Hizbullahçıya gelin giden pavyon kadını Özgür Elmas’ın evliliği ve öldürülmesi olayı şöyle gerçekleşti:
Aslen Çorum’un Sarımbey Mahallesi'nden olan, annesi Neriman da pavyonlarda çalışan Özgür Elmas, gece hayatına ilk kez adım attığı Adana pavyonlarında çalışırken sonradan hem kendi, hem de onun ölümüne yol açan Mehmet Salih Karaaslan ile tanışıp gönül bağı kurdu. Örgütte ‘Ahmet Usta’ kodunu kullanan Mehmet Salih Karaaslan, o yıllarda Hizbullah’ın ‘itimat edilen’ bir mensubuydu. İstanbul’da öldürülen Hüseyin Velioğlu için Gaziantep’te bir villa yapılması kararlaştırılınca, inşaatçı olan ‘Ahmet Usta’ bu amaçla Gaziantep’te görevlendirildi. Bir yandan, sonradan örgütün cephaneliği olan ve kendi cesedinin de gömüldüğü Emek Mahallesi’ndeki evi inşa ederken, diğer yandan pavyonlardaki adı ‘Gözde’ olan Özgür Elmas ile görüşmelerini sürdürdü. Elmas, 1996’da Gaziantep’e gelip Şanzelize ve Beyazsaray gazinolarında konsomatris ve şarkıcı olarak çalışmaya devam etti. ‘Ahmet usta’ gönül bağını koparamadığı için, ‘vesikalı’ olmasına rağmen ona evlenme teklif etti. Bir hayat kadını da olsa, ‘tövbe edip’ başını örterek çarşaf giyeceği için örgütün affedeceğini düşünüp, Cumhuriyet Mahallesi’nde kiraladıkları evde yaşamaya başladılar.

‘YA AYRIL, YA DA...’

Bu arada Ahmet ustanın örgüt ile bağı da zayıfladı. Bu durum, Hizbullah’ın bölgedeki üst düzey yöneticileri Sadık Arslan, İsa Alpsoy ve Diyarbakır’da geçen hafta yakalanan Mehmet Salih Gölge’nin dikkatini çekti, ikaz edilerek, ‘Ya bu kadından ayrıl, ya da sen bilirsin’ denildi. Ahmet usta Gözde’den ayrılmayınca, inşa ettiği villada önce Gözde, 2 gün sonra kendisi, daha sonra da olayı bildikleri ve duyulmaması için ağabeyi Mehmet Ali Karaaslan ile amca çocukları Hamza Karaaslan 1998’de boğularak öldürüldü. Erkeklerin cesedi villanın bodrumuna, kadının cesedi de Kahramanmaraş yolunda, şimdi üzerinden yol geçen kayalık boş bir alana gömüldü.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!