Hayranlarıma duyrulur, şu anda tırnaklarımı kesiyorum

Güncelleme Tarihi:

Hayranlarıma duyrulur, şu anda tırnaklarımı kesiyorum
Oluşturulma Tarihi: Nisan 19, 2009 00:00

Belki Twitter alemlerinin çoktan tozunu attırdınız. Belki de “Bu Twitter da neyin nesi?” diyorsunuz. Ya da ikisinin arasında bir yerdesiniz: Duydunuz ama ne olduğunu ve nasıl kullanıldığını tam olarak bilmiyorsunuz. Türkiye Twitter’a yavaş yavaş ısınadursun, dünyada hatırı sayılır bir çılgınlık yaşanıyor.

Twitter temelde bir sosyal paylaşım sitesi. Elektronik posta, cep telefonu mesajı, Facebook, MSN ve blog karışımı bir platform. Bu yüzden “micro blogging” olarak da adlandırılıyor. Bilgisayar ve cep telefonuyla internete bağlanabildiğiniz her yerden girebiliyorsunuz. Kendinizle ilgili anonslar yapıyor ve statünüzü yani durumunuzu bildiriyorsunuz. Statünüzü güncelleyerek, ne yapıp ettiğinizi, yediğinizi içtiğinizi anında duyuruyorsunuz. Listenizde izledikleriniz (following) ve sizi izleyenler (followers) kayıtlı oluyor. Mahremiyet derdiniz yoksa bu sayede 15 dakikalık şöhretin tadını çıkarıyorsunuz.
Twitter şimdilik ücretsiz, ancak daha gelişmiş ücretli versiyonları da mevcut. Kullanmak için twitter.com sitesine girip üye olmak yeterli. Bir şifre alıyorsunuz, hesabınız açılıyor ve dünyayı o anki hali pür melalinizden haberdar etmeye başlıyorsunuz. Ama söylediklerinizin bir sınırı var: 140 karakter! O yüzden mutlaka kısa, öz, anlaşılır ve merak uyandırıcı bir şekilde yazmak zorundasınız. 140 karakter yetmezse sözünüzü üç noktayla kesiyorsunuz. Meraklısı verdiğiniz link’i tıklayarak sizi okumaya devam ediyor. Yine de kullanıcıların çoğu 140 karakteri yeterli buluyor. Yaratıcısı Jack Dorsey Twitter’ın ismini kuş cıvıltısı anlamına gelen tweet sözcüğünden esinlenerek koymuş. Sistemin enteresan kullanım biçimleriyle sık sık karşılaştığını ve çok şaşırdığını söylüyor. Biz de Türkiyeli “cıvıldama” meraklılarına nelerle karşılaştıklarını sorduk.

Kısa ve etkili cümle kurmayı öğrendim

CENK KABARAKOV (28) ENDÜSTRİ MÜHENDİSİ

Türkiye’nin en önemli spor sitelerini hazırlayan bir şirkette çalışıyorum. Alanım bilişim olduğu için Twitter’i keşfetmem zor olmadı. Twitter’ı ilk kez 10 ay önce Amerika’dayken gördüm. O zamandan beri de kullanıyorum. Facebook’la da iki yıl önce Amerika’da tanışmıştım. Döndüğümde herkese, “Bu iş acayip patlayacak” dediğimde, kimse beni dinlememişti. Ne zaman olur bilmiyorum ama Twitter da Türkiye’de patlayacak. Türkiye MSN kullanımında Rusya ile birlikte dünyada en üst sıralarda. Bence MSN sevenler Twitter’a da mutlaka takılır. Birkaç ünlü insan kullanmaya başlarsa hemen moda olur. Yurtdışındaki ünlülerin Twitter’ı neden bu kadar sevdiğini anlıyorum. Çünkü sürekli ne yapıp ettiklerini anlatarak; “Ben bir ilah değilim, sizin gibi etten kemikten bir insanım” mesajı veriyorlar.
Dünyada takip ettiğim 63 kişi var. Twitter’a aklıma gelen her şeyi yazıyorum. Taksim’deki Bakırköy dolmuşlarını, Polis Bayramı yüzünden çektiğim sıkıntıyı, Tansaş’ta kasiyerle yaptığım tartışmayı.... Reaksiyoner bir insan olduğum için de hesabımı sürekli güncelliyorum. Koyu bir Galatasaraylı olduğumdan maçlarla ilgili yorumlarımı ve memleketin durumuna dair siyasi görüşlerimi beyan ediyorum. Mesela bir Galatasaray maçı sonrasında, “Bülent’le bu iş yürümez” yazıyorum, herkes okuyor. Bir süre Amerika’da yaşadığım için Amerikan seçimleri ilgimi çekiyordu. Onu da, bizdeki yerel seçimleri de Twitter’da yazdım. İnsanların yazdıklarınızı okumaları için sizi merak etmeleri lazım. Twitter sayesinde etkili, merak uyandırıcı ve kısa cümleler kurmayı öğrendim. Bence Twitter bir yandan da çok tehlikeli. Herkesin her yaptığınızdan ve söylediğinizden haberdar olması akıl almaz sonuçlar doğurabilir.

Hatun düşürmeye gelen de var

MÜGE DOĞRULAR (23) REKLAM AJANSINDA MÜŞTERİ TEMSİLCİSİ

Twitter’ı takip ettiğim teknoloji sitelerinden öğrendim ve yaklaşık 5 ay önce üye oldum. Zaten iyi bir MSN ve Facebook kullanıcısıydım. Aslında Facebook’tan daha fazla bir şey sunmuyor. Ama benim Facebook’taki arkadaş sayım çığrından çıkmış ve 600’e dayanmıştı. Orada statümü güncellediğimde herkes görüyordu ve bundan hoşlanmıyordum. Twitter için, Facebook’un biraz daha kişiselleşmiş ve basitleştirilmiş hali, diyebilirim. Facebook’ta bir süre sonra işler içinden çıkılmaz bir hale geliyor. Saatlerinizi geçirmeniz gerekebiliyor. Oysa Twitter bu kadar çok vakit almıyor. Listemde yakın arkadaşlarım dışında, iş için haberleştiğim insanlar da var. 40-50 kişilik şirketlerin kendi arasında bir haberleşmesi için de ideal bir sistem. Elbette bütün arkadaşlık siteleri gibi hatun düşürmeye gelenler var, yani flört potansiyeli de büyük. Benim için şu anda vazgeçilmez bir noktada değil ama Twitter bağımlısı insanlar tanıyorum. 28 kişiyi izliyorum, beni 38 kişi izliyor.

Bir arkadaşım arabasını sattı ben de Twitter’la ev arıyorum

SERCAN ÇALIŞKAN (31) DERGİCİ VE YAYINCI

Twitter ile yaklaşık 4-5 ay önce internet’te sörf yaparken tanıştım. Her türlü yeniliğe açık ve teknolojiyi seven biri olduğum için hemen benimsedim. Önceleri tanıdıklarım arasından sadece 3-5 kişi kullanıyordu, şimdi bu sayı 50’ye kadar çıktı. Twitter Türkiye’de çok yayılmadığı için kullanıcısı az. Bu yüzden kendimle ilgili özel şeyleri daha rahat yazabiliyorum. Zaten listemdekilerin çoğu da yakın arkadaşım. Mesela ev aradığımı yazıyorum, arkadaşlarım hemen arıyor. Bir arkadaşım bu şekilde arabasını sattı. Twitter’a cep telefonundan da girebildiğiniz için statünüzü dakikası dakikasına güncelleyebiliyorsunuz. Dolmuş beklerken canınız sıkılır ve arkadaşınıza mesaj atarsınız ya. Ben bunun yerine Twitter’a girip statümü güncelliyorum ve daha az telefon konuşması yapıyorum. Twitter çok fazla vaktimi almıyor. En fazla günde 20 dakika. Tabii internetteki her paylaşım sitesi gibi bunun da bir ömrü var. Önce iyice yayılır, sonra da sıkmaya başlar. Ama sürekli yeni yan uygulamalar, eklentiler, ekstra internet siteleri, arama motorları ve programlar ekliyorlar. Arkadaş listenizi ve Twitter’ı size özel bir hale getirebiliyorsunuz. Facebook ile paralel kullanılan, gmail’de otomatik arama yapan ve adres eşleştiren özellikleri var. En çok takip ettiğim ünlü Al Gore. 38 kişiyi izliyorum beni 50 kişi izliyor.

Post-it’le not bırakmanın teknolojik hali

EYMEN TOPÇUOĞLU (20) ERKEK MODA BLOGU EY’MEN’İN YARATICISI

Twitter’la 1.5 ay önce tanıştım. Çevremde pek bilinmediği için uzun süre kullanmamıştım ama kolaylıklarını keşfedince aktif bir kullanıcı oldum. Twitter MSN’in kişisel iletili hali ya da Facebook’un “what’s on your mind” (ne durumdasın) versiyonu gibi. Kısaca kim, nerede, nasıl ve ne yapıyor oyunu! Örneğin geçen sene Amerika’ya giderken uçak Londra’da rötar yaptı. Telaştan aileme haber verme fırsatı bulamadım. Oysa Twitter kullansaydım hemen uçağın rötar yaptığını yazar ve kimseyi merakta bırakmazdım. Üstelik 5 kuruş ödemeden! Hani bazen yakınlarımıza kağıt üzerinde “ben şuradayım, şu kadar sürede geleceğim” şeklinde notlar bırakırız. Twitter’a böyle notlar bırakıyorum. Bazen de tamamen sıkıntıdan o an ne yapıyorsam yazıyorum. Günde 4-5 kere kontrol ediyorum, yaz-çık 10 saniye! Henüz kullanan Türk ünlü keşfetmedim. Ancak yurtdışında Katy Perry dahil pek çok ünlünün var. Hatta dergilerin çoğunun Twitter sayfası bulunuyor. En çok moda dergilerinin sayfalarını izliyorum. Peaches Geldof ve Perez Hilton gibi isimlerin magazin ve dedikodu Twitter’larını izlemek de çok eğlenceli. Şu anda 30 kişiyi izliyorum, beni izleyenlerin sayısı da 5.

DÜNYADA OBAMA TÜRKİYE’DE MUSTAFA SARIGÜL

Twitter sadece teknolojik dedikodu ve geyik platformu değil. İtalya’daki depremden Çin’de uçak kaçırılmasına kadar pek çok habere şu an en hızlı şekilde Twitter’dan ulaşıyorsunuz. Basit ve anında güncellenebilir olması iş hayatına kolayca uygulanmasını sağladı. Kullanıcı profili ağırlıkla 20’li yaş üstü yetişkinler. Bu yüzden büyük bir reklam ve pazarlama potansiyeli var. Bu potansiyeli Türkiye’de ilk keşfeden Pegasus Havayolları. Sayfalarındaki soruyu doğru yanıtlayanlar bedava uçak bileti kazanıyor. Türkiye’deki ünlüler Twitter’in gücünü henüz tam keşfetmedi ama dünyada kullanmayan ünlü yok gibi. Ashton Kutcher karısı Demi Moore bikinisini değiştirirken fotoğrafını yayınladı, şarkıcı Erykah Badu doğum yaptığını duyurdu, müzisyen John Mayer sevgilisi Jennifer Aniston ile maceralarını anlattı. Dürüstlüğü, doğrudanlığı ve hızı sayesinde Twitter’ın magazin medyasının geleceğini değiştirmesi kuvvetle muhtemel. Barack Obama seçim kampanyasında Twitter’dan yararlanırken, Mustafa Sarıgül de Twitter’ı kullanan ilk Türk siyasetçisi oldu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!