Dizideki kız gibi intihar etti

TV'deki şiddet yine bir cana maloldu. Seyrettiği yerli dizideki kahramanın sevgilisinin intihar etmesine çok üzülen 14 yaşındaki Nesrin Akras, evdeki tüfeği alıp filmdeki gibi intihar etti.

Çok fazla televizyon dizisi seyreden 14 yaşındaki Nesrin Akras, önceki akşam özel bir kanalda seyrettiği dizide intihar eden kız gibi av tüfeğiyle canına kıydı. Akras'ın ailesi, Nesrin'in ölümüne, ‘Ayrılık’ ve ‘Umutsuz aşk’ teması işleyen dizilerin neden olduğunu ileri sürdü.

Tuzla İçmeler Hatboyu Caddesi Uyum Sitesi C Blok 2'nci katta anneannesiyle ve iki kızkardeşiyle birlikte oturan Nesrin Akras, dün akşam TV'de izlediği yerli diziden çok etkilendi. Dizi boyunca gözyaşlarını tutamayan genç kız, ablası Neşe'nin tüm uyarılarına rağmen ağlamasını sürdürdü.

İNTİHAR EDECEĞİNİ SÖYLEMİŞ

Dizinin bitiminden sonra yakın arkadaşlarını telefonla arayan Akras, dizinin kahramanı başkasıyla nişanlandığı için ayrılmak zorunda kaldığı sevgilisinin intihar etmesine çok üzüldüğünü ve intihar edeceğini söyledi. Bunu kızkardeşlerine de ağlayarak anlatan Akras, daha sonra çok sevdiği muhabbet kuşuna veda etti. Ablalarına ‘‘Beni rahat bırakın, yalnız kalmak istiyorum’’ diyerek odasına geçen Nesrin, evde bulunan av tüfeğini göğsüne dayayarak ateşledi.

Televizyon seyreden anneannesi Bahriye Güney ile kardeşleri Neşe ve Necla, korku içinde odaya girdikleride, kanlar içinde yatan Nesrin'in cesediyle karşılaştılar. Babası İsmail Vidin'in annesi Meral Akras'tan ayrılmasından sonra, ablalarıyla birlikte anneannesinin yanında kalan ve elektrikçi dükkânında tezgâhtar olarak çalışan Akras'ın, çok hassas bir yapıya sahip olduğu, aynı zamanda neşeli tavırlarıyla herkes tarafından sevildiği belirtildi.

Psikolojik tedavi görmüş

Seyrettiği filmden etkilenerek av tüfeğiyle 14 yaşında canına kıyan Nesrin Akras'ın, psikolojik tedavi gördüğü öğrenildi. Müzikten çok hoşlanan ve beğendiği şarkı sözlerini hatıra defterine yazan genç kızın son olarak, Kibariye'nin ‘Anne’ adlı şarkısının, ‘Bir yar için seni terkettim, vicdanıma sor ben ne acı çektim, kendimi ben sana emanet ettim, eller kadir kıymet bilmiyor anne’ sözlerini defterine yazdığı görüldü. Genç kızın ölümü üzerine yakınları yasa boğuldu. Acı haberi alır almaz yatılı çalıştığı evden olay yerine gelen anne Meral Akras, kızının ölüm haberini duyunca şok geçirdi. Anne Akras ile kardeşleri Neşe ve Necla, Nesrin'in ölümüne, kendisini kaptırarak izlediği dizinin neden olduğunu ileri sürdü. Özellikle popüler ses sanatçılarının başrollerde oynadığı ve genellikle 'ayrılık' ve 'umutsuz aşk' konuları içeren dizilerin hüzün verici olduğunu söyleyen yakınları, ‘‘Nesrin, neşeli olduğu kadar hassas bir insandı. Diziyi izlerken sürekli ağlıyordu. Bu dizilerde hep ayrılık işleniyor. Televizyonun başından ayıramadık’’ dediler.

Ekranlar şiddet dolu

TELEVİZYON ekranlarını kaplayan ‘şiddet’, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) özel araştırmasına konu oldu. RTÜK'ün araştırması, ekranlarda çok sayıda ‘hakaret, bedensel saldırı, ağlama, çığlık ve panik, patlama, işyerinde şiddet ve kanlı trafik kazaları’ görüntülerine yer verildiğini ortaya koydu.

RTÜK Başkan Yardımcısı Şevki Göğüsger, şiddet unsurlara ne ölçüde yer verildiğini belirlemek için ana haber bültenleri üzerinde bir araştırma yaptırdıklarını kaydetti. Göğüsger, özellikle şiddet görüntülerine çok fazla yer verildiğinin ortaya çıktığını söyledi.

HABERDE ŞİDDET

Göğüsger, ana haber bültenlerinde 31 Ocak'ta yapılan araştırmada, 14 sözle saldırı ve hakaret, 266 bedensel saldırı, 514 devam eden şiddet (polisin göstericileri coplaması gibi) görüntüsü, 128 sesle şiddet (patlama, ağlama, çığlık, v.b.), 24 hayvanlara yönelik şiddet, 12 işyerinde şiddet ve 85 kaza görüntüsü olmak üzere toplam bin 43 şiddet görüntüsünün tespit edildiğini bildirdi. 1 Şubat'taki incelemede de 5 sözle saldırı ve hakaret, 232 bedensel saldırı, 722 devam eden şiddet görüntüsü, 149 sesle şiddet, 8 hayvanlara yönelik şiddet, 6 işyerinde şiddet ve 64 kaza olmak üzere toplam bin 186 şiddet görüntüsünün belirlendiğini anlatan Göğüsger, şunları kaydetti:

‘‘Bunları seyreden çocuklarda yaratacağı psikolojik çöküntüyü siz hesap edin. Bundan yayıncı kuruluşların da bir kazanç elde ettiklerini sanmıyorum.’’