Diyarbakır'da 99 STK'den açıklama

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Galip Ensarioğlu, kendilerine yönelik tehdidin söz konusu olmadığını belirterek, “Kimden gelirse gelsin tehditleri kabul etmeyiz. Çağrının olumlu karşılık bulacağını umuyoruz” dedi. Dün hazırlanan basın açıklaması metninde, “Silahlar susmalı demokratik siyasetin önü açılmalı” sözleri çıkartılırken, yerine “Her türlü operasyonlar durmalı, PKK eylemsizlik kararı almalı” cümlelerine yer verildi. Memur-Sen, son anda bildiriden imzayı çekti.
Son dönemde artan terör olaylarının durması, Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü için ‘Adalet ve Çözüm Girişimi' adı altında bir araya gelen 99 sivil toplum kuruluşu, ortak açıklama yaptı. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Galip Ensarioğlu, oda bahçesinde açıklama metnini okudu. Ensarioğlu, açıklamayı okumadan önce bazı basın yayın organlarında yer alan PKK'nın tehdidi üzerine açıklama metninin değiştiği ile ilgili haberler üzerine, “Biz hiç bir tehdide maruz kalmadık. Ayrıca nereden olursa olsun böyle bir tehdit gelirse hiç birimiz kabul etmeyiz. Böyle bir tehdit yok” dedi.

Ensarioğlu, 99 sivil toplum örgütü temsilcisinin bir araya gelerek 3 gün süren toplantılar sonucunda metni hazırladıklarını söyledi. Ensarioğlu, Cumhuriyet'in kuruluşundan günümüze kadar Türkiye'nin temel sorunu olan Kürt sorununun çözümünde demokrasi dışı yöntemlerin çözüm aracı olarak kullanıldığı için ülkenin büyük acıların yanında ekonomik, sosyal ve siyasal krizleri yaşadığını belirterek, şöyle konuştu:
“Sağduyulu, vicdan sahibi ve akıl tutulması olmayan herkes tarihsel ve toplumsal olan bu sorunun yasakçı, baskıcı, inkarcı ve operasyonel politikalarla çözülmeyeceğini artık yüksek sesle ifade etmektedir. Son 1 yılda Kürt sorununun çözümü için tarihi fırsatlar yakalanmasına rağmen somut adımlar atılmamış ve su süreç heba edilmektedir. Türkiye toplumuna güven verici demokratik yasalar zaman geçirilmeden yaşama geçirilmediği, Kürt sorununun tüm boyutlarıyla özgür ortamla tartışılması için düşünce, ifade ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engeller kaldırılmadığı, seçme ve seçilme sisteminde düzenlemeler yapılmadığı, hazırlanan Anayasa taslağının Kürt sorununun çözümünü kolaylaştırmadığı, Habur'dan gelenlerin, çocukların, seçilmiş siyasetçi ve insan hakları savunucularının tutuklanması şiddet ortamına ve silahların konuşmasına davetiye çıkarıldığı görülmüştür.”

“PKK, EYLEMSİZLİK KARARI ALMALI”

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Galip Ensarioğlu, tüm gelişmelerin toplumda barışın geleceğine dair güven ortamını zedelediğini anlatırken şöyle konuştu:
“Her türlü operasyonlar durmalı, PKK eylemsizlik kararı almalıdır. Kürt sorununun çözüme kavuşması ve ülke insanlarımızın birlikte ve barış ortamında yaşamasını sağlamak için, çözümünde etkin rol alacak bütün dinamikler sürece müdahil edilmelidir. Hükümet, muhalefet partilerini, TBMM'yi ve devletin tüm kurumlarını Kürt meselesinin demokratik çözümünün anayasal zeminini hazırlama sürecini başlatmak ve eksiksiz irade koymaya, Kürt meselesinin çözümünde tüm taraf ve dinamikleri yok sayan yaklaşımlardan vazgeçmeye davet ediyoruz. Bizler aşağıda imzası bulunan sivil toplum örgütleri olarak atılacak olan bu adımların Türkiye'nin barışa giden yolunu açacağını, kardeşlik duygularını güçlendireceğini, güzel ve aydınlık yarınların yakınlaşacağını düşünüyor, herkesi gerekli duyarlılığa davet ediyoruz. Silahların sustuğu, siyasetin önünün açıldığı ortamın sağlanması için görev almaya hazır olduğumuzu kamuoyuna duyuruyoruz.”

Ensarioğlu, çözümde rol alacak olan bütün dinamiklerin sürece müdahil edilmesi ile PKK ve Öcalan'ın mı kast edildiği sorusu üzerine, “Bize göre MHP ve BDP de çözümde aktif rol oynamalıdır. İsimleri söylemek istemiyoruz. Kim olursa olsun herkesin müdahil edilmesini istiyoruz” karşılığını verdi. Ensarioğlu, terör örgütü PKK'nın koşullu ya da koşulsuz değil, doğrudan eylemsizlik kararı almalarını istediklerini anlatırken, “Gelişecek sürece göre pozisyon alacağız. Toplum adına hareket ediyoruz. Kim olursa olsun taleplerimizin dikkate alınacağına inanıyoruz” dedi.

Diyarbakır Barosu Başkanı Emin Aktar, sivil toplum örgütleri olarak baskı görevlerini yaptıklarını vurgularken, “60 bin insanımız öldü, bir 60 bin insanımızın daha ölmesini seyirci kalamayız. Bu çağrı vicdanımızın ortak sesidir” dedi.

BİLDİRİ DEĞİŞTİ

Diyarbakır’daki 99 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek 3 günde hazırladığı çağrı metninin dün son şekli verildikten sonra değiştiği belirtildi. Dün son olarak hazırlanan çağrı metninde, PKK zikredilmeden “Silahlar susmalı demokratik siyasetin önü açılmalı” cümlesi yer alırken, bugün açıklanan metinde bunun yerine, “Her türlü operasyonlar durmalı, PKK eylemsizlik kararı almalı” cümlesinin yer alması dikkat çekti. Dün akşam saatlerinde çıkan metnin altında imzası bulunan Memur-Sen’in daha sonra imzasını bugün çektiği ifade edildi.

AÇIKLAMAYI İMZALAYAN SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ

DİYARBAKIR'da ‘Adalet ve Çözüm Girişimi'nin metnini imzalayan sivil toplum kuruluşları şöyle:
Bağlar Kadın Kooparitifi, Barış Anneleri, Bayındır Memur-Sen, Bel-Çad, Bem Bir Sen, BES, BTS, Büşak Derneği, Ceren Kadın Derneği, Çevre Mühendisleri Odası, Devrimci Sağlık İş, DİAYDER, Dicle Fırat Diyalog Grubu, Dicle Fırat Konut Yapı Kooperatifi, Dicle Fırat Kültür Merkezi, DİGİAD, DİSİAD, DİSK Bölge Temsilciliği, Diş Hekimleri Odası, DİVES, DİYADER, Diyanet-Sen, Diyarbakır Barosu, Diyarbakır Çıra Derneği, Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifi, Diyarbakır Gazeteciler Cemiyeti, Diyarbakır Kent Konut Yapı Kooperatifler Birliği, Diyarbakır Mermerciler Derneği, Diyarbakır Ticaret Borsası, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Diyarbakır Yapı İşadamları Derneği, DİYİAD, Eczacılar Odası, Eğitim-Sen, Elektrik Mühendisleri Odası, Enerji -Bir -Sen, ESM, Esnaf ve Sanatkarlar Bölge Birliği, Genel İş Sendikası, Göç-Der, Gönül Köprüsü Derneği, Güneydoğu Gazeteciler Derneği, GÜNSİAD, Haber-Sen, Harb-İş Sendikası, Harita Mühendisleri Odası, İHD, İnşaat Mühendisleri Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası, Kasaplar Odası, Kibele Kadın Koop, Kültür Memur-Sen, Kürdi-Der, Kürt Enstitüsü, Kürt Yazarlar Derneği, Liceliler Yardımlaşma Derneği, Maden Mühendisleri Odası, Makine Mühendisleri Odası, Mali Müşavirler Odası, Mazlum-Der, Meya-Der, Mimarlar Odası, MÜSİAD, OGSİAD, Orman Mühendisleri Odası, OSİAD, Özgür-Der, PERDER, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Selis Kadın Derneği, SES, Silvanlılar Derneği, Siverekliler Derneği, SOHRAM, Şarkiyat Derneği, Sarmaşık Derneği, Şehir Plancılar Odası, Tabipler Odası, Tarım Or-Kam Sen, TEK Gıda İş Sendikası, TES-İş Sendikası 1'inci Şube, Tes-İş Sendikası 2'nci Şube, Tez-Koop İş, TİHV, TOBB Genç Girişimciler, TUHAD DER, TUHAD FED, Tüm-Bel-Sen, Türk İş Bölge Temsilciliği, Türkiye Barış Meclisi, Umut Işığı Kadın Koop, Veteriner Hekimler Odası, Yapı Yol Sen, Yol- İş Sendikası 1'inci Şube, Yol İş Sendikası 2'nci Şube, Ziraat Mühendisleri Odası, Ziraat Odası.

BATMAN'DA 83 STK ORTAK BASIN AÇIKLAMASI YAPTI

Batman'da faaliyet gösteren 83 sivil toplum kuruluşu (STK) yaptığı ortak basın açıklamasında, PKK'nın silahlı eylemlerine son vermesini, askeri operasyonların durdurulmasını istedi.

Kentteki 83 sivil toplum kuruluşu temsilcileri, Gülistan Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde toplandı. Batman Barosu Başkanı Yusuf Tanrıseven, temsilciler adına hazırlanan ortak basın açıklamasını okudu. Tanrıseven, kutsallaştırılmış hiçbir amacın, insan yaşamından daha değerli olmadığını vurguladı.

Tabiiyeti, dini, devleti, örgütü ve amacı ne olursa olsun yaratılmışların en kutsalı olan insanın ve hayatının hiçe sayıldığı bir düzen istemediklerini ifade eden Tanrıseven, Kürt ve Türk gençlerinin ölümünden duydukları sorumlulukla ailelerin yaşadığı üzüntüyü derinden paylaştıklarını dile getirdi.

Şiddet ortamının son bulmasını dilediklerini ifade eden Tanrıseven, şunları söyledi:

“Şiddetin, özellikle masum ve yoksul ailelerde açtığı onarılmaz yaralar, çözümü daha da zorlaştırırken var olan şiddet cari sistemden beslenen bütün kesimleri oy devşiricilerini ve silah tüccarlarını sevindirmeye devam etmektedir. Bu amaçla PKK'nın silahlı eylemlerine son vermesini, devletçe yürütülen askeri operasyonların durdurulmasını, şiddetin taraflarca hak arama yöntemi olarak kullanılmasından vazgeçilmesini istiyoruz.

Ayrıca tutuklanan Kürt siyasetçiler, Terörle Mücadele Kanunu mağduru çocuklar ve barış grubunun tutuklanması gibi, tasfiye çağrışımı yapan uygulamalara derhal son verilmesini, demokratik açılım sürecinin gerçekçi ve ön kabullere dayanmayan çözüm yollarıyla tekrar tesisini, Kürt sorununun karşılıklı diyalog, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları çerçevesinde çözümünün zorunlu olduğunu Türkiye kamuoyuna ilan ediyoruz.”

Sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, basın açıklamasının ardından dağıldı.