Diplomatik krizi diplomasi çözdü
Güncelleme Tarihi:
Türkiye’nin 10 büyükelçiyle ilgili tavrı merakla beklenirken dün yoğun bir diplomasi trafiği yaşandı. Kabine toplantısı başlarken önce ABD sonra diğer elçiliklerden ‘Türkiye’nin içişlerine karışmayacakları’ yolunda açıklamalar geldi. Erdoğan’ın da açıklamaları ‘olumlu’ karşıladığı vurgulandı.
CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan başkanlığında dün yapılan ve Osman Kavala’nın serbest bırakılmasını isteyen 10 büyükelçinin ‘istenmeyen kişi’ ilan edilmesinin de görüşüldüğü kabine toplantısı devam ederken, ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nin resmi Twitter hesabından yeni bir açıklama geldi. Türkçe ve İngilizce paylaşımda, “ABD, 18 Ekim tarihli açıklamaya ilişkin bazı soruların yöneltilmesi vesilesiyle, Diplomatik İlişkiler Hakkındaki Viyana Sözleşmesi’nin 41. maddesine riayet etmeyi teyit eder” denildi.
ABD Büyükelçiliği’nin bu paylaşımından sonra, 18 Ekim açıklamasına imza atmış olan Kanada, Finlandiya, Danimarka, Hollanda, İsveç, Norveç, Fransa, Almanya ve Yeni Zelanda’nın Ankara büyükelçilikleri de ABD’nin açıklamasını retweet etti. Diplomasi kulislerinde, ilk olarak ABD Büyükelçiliği’nin Twitter hesabında yayımlanan açıklamanın diğer büyükelçilikler tarafından retweet edilmesi için ABD Büyükelçisi David Satterfield’in yoğun görüşme yürüttüğü de seslendirildi.
Başkent kulislerindeki iddialara göre, dünkü kabine toplantısı öncesi Dışişleri Bakanlığı ile başta ABD olmak üzere söz konusu ülkeler arasında yoğun bir diplomasi trafiği yaşandı. Yapılan görüşmeler sonucu, ABD Büyükelçiliği’nin yaptığı açıklama konusunda mutabık kalındı. ABD Büyükelçiliği’nin açıklamasından sonra Anadolu Ajansı da “Cumhurbaşkanlığı kaynakları, ABD ve diğer büyükelçiliklerin açıklamalarının Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından olumlu karşılandığını bildirdi” paylaşımında bulundu.
DIŞİŞLERİ: GERİ ADIM
Dışişleri kaynakları, Türkiye’nin, uluslararası hukukun temel dinamiklerini dünyaya bir kez daha hatırlattığını belirterek şu değerlendirmede bulundu: “Gerilime neden olan 10 büyükelçi açıklaması, açıklama yapan ülkeler tarafından diplomatik anlamda çok net bir şekilde atılan geri adım ile bir nevi tevil edilmiştir. Viyana sözleşmesinin 41. maddesine atıfta bulunulması, Türkiye’nin 10 büyükelçi açıklamasına karşı pozisyonunun ne kadar haklı olduğunu gözler önüne serdi. Türkiye bu konuda geri adım atmadı.”
41. MADDE NEDİR?
Diplomatik İlişkiler Hakkındaki Viyana Konvansiyonu’nun 41. maddesi, bir diplomata, bulunduğu ülkenin yasalarına ve düzenlemelerine saygı duymayı şart koşuyor:
1- Kabul eden Devletin kanunlarına ve nizamlarına riayet etmek, ayrıcalıklarına ve bağımsızlıklarına halel gelmeksizin, bu gibi ayrıcalıklardan ve bağışıklıklardan yararlanan her şahsın görevidir. Anılan devletin iç işlerine karışmamak da bu şahısların keza görevidir.
2- Gönderen devlet tarafından kabul eden devlet nezdinde yapılması misyonun uhdesine tevdi olunan olunan resmî işler, kabul eden devletin dışişleri bakanlığı veya mutabık kalınacak başka bakanlık ile veya aracılığıyla yürütülür.
3- Misyonun binaları, misyonun bu sözleşmede belirtilen görevleri veya diğer genel uluslararası hukuk kuralları veya gönderen ve kabul eden devlet arasında yürürlükte olan özel anlaşmalar ile bağdaşmayacak bir tarzda kullanılmaz.