Çocuklarını bırakamadılar

Güncelleme Tarihi:

Çocuklarını bırakamadılar
Oluşturulma Tarihi: Eylül 14, 1999 00:00

Haberin Devamı

Avcılar'da velilerin bir kısmı sanki artçı deprem olacağını hissetmiş gibi okul bahçesinden ayrılmak istemedi.

Dün sabah, artçı depremden önce Avcılar'da Gümüşpala ve Deniz Köşkler Mahallesi'ndeki okulları gezdik. Gelen öğrenci sayısı azdı. Veliler okullardan ayrılmak istemiyordu: ‘‘Deprem olsa bir damlacık çocuğu nasıl koruyacaklar?’ diyorlardı. Öğleden sonra bu kez artçı deprem nedeniyle aynı yerlere gittik. Çocuklar ve veliler depremden ötürü çok korkmuşlardı.

Avcılar'da pek çok öğrenci dün sabah okullarına çadırlardan gitti. Sadece Avcılar E-5 yolu üzerinde kurulmuş çadırkentin bir öbeğinden 50 çocuk okula gitti.

Evet, içlerinde okula gidenler de vardı ancak Mehmet gibi Cihangir İlkokulu'na naklini beklediği için gidemeyen de. Birini önlüğü olmadığı, ötekini de naklini yaptıramadığı için ortaokula gönderemediği iki kızını düşünen anne de hafızalarda kalacak görüntülerden biriydi çadırkentte.

Avcılar'da hemen her okul dün sabah eğitim-öğretime başladı. Ancak okula gelen öğrenci sayısı oldukça azdı. Özellikle ara sınıfların bir tek sınıfında en az 50 öğrenci olması gerekirken, 15 öğrenci ya var ya yoktu. Örneğin geçen yıl 480 öğrencinin kayıt yaptırdığı Avcılar Lisesi'ne bu yıl sadece 278 öğrenci kayıt yaptırdı.

Okulda kalan yedi depremzede aile de Avcılar'da yeni açılan Atatürk Kız Öğrenci Yurdu'na yerleştirildi. Okul müdürü Bilal Turan, lisede hasarın olmadığını İstanbul Teknik Üniversitesi'nden gelen ekibin rapor verdiğini belirtti.

Onlar bir damlacık çocuk

Avcılar'daki okullar bir yandan boşalıyor bir yandan doluyordu. Deniz Köşkler Mahallesi'ndeki Güngör Tekiner İlkokulu depremden önce çatlakları olan, bu yüzden boşaltılması düşünülen bir okuldu. Zamanında onarım yapıldığı için depremde hiçbir hasar almamıştı.

Bilirkişinin sağlam raporu verdiği okulun 56 kişilik ara sınıflarına yine de 15 öğrenci gelmişti. Ancak bir yandan da birinci sınıflar için her sene iki sınıf açılırken, bu yıl üç sınıf açılmıştı. Okulda öğretmenleri koridorlarda canhıraş çalışırken bulduk. Okuldan ayrıldığımızda öğretmenler ilkokula bu yıl başlayan çocuklarından ayrılmak istemeyen velileri ikna etmeye çalışmaktan öğrenciler ile tanışmaya henüz fırsat bulamamışlardı.

Bazı veliler son bir kez sınıflara çıkıp çocuklarını görmekte ısrar ededursun, ısrardan vazgeçen veliler de ‘‘deprem olsa, bir damlacık çocukları nasıl koruyacaklar? Siz evdesiniz onları burada bırakmak olmuyor’’ diyerek okulun bahçesinde endişeli endişeli beklemeyi tercih etti.

Hepsi de sanki birkaç saat sonra bir artçı deprem olacağını hissetmiş gibi şikayetçiydi: ‘‘Çocuklarımıza depremde sıranın altına gir diyorlar. Bir sınıfta 80 öğrenci var. Her masada da üç öğrenci. Üç çocuk bir sıranın altına nasıl girsin?’’

Öğretmenin kaçtığı okul

Avcılar Deniz Köşkler İlköğretim Okulu'nda da öğrenci sayısı çok azdı. 70 kişilik sınıftan 12 öğrencinin geldiği okulda öğrenciden çok veli vardı. Okulda öğretmenlerin tayinini istediği söylentisi, velileri belli ki tedirgin etmişti. Veliler ‘öğretmenin durmak istemediği yere çocuğumu nasıl gönderirim’ diye aralarında konuşuyorlardı.

Beş farklı ekibin inceleyip sağlamdır raporu verdiği okula içine sinmeyip bu hafta da İTÜ’den bir ekibi çağırtan Müdür Ayhan Korkmaz ise iki öğretmenin naklini istediğini doğruladı: ‘‘İki öğretmenimizin Avcılar'da evleri yıkıldı. Burada çadırlarda kalıyorlar. İstanbul'da sersefil yaşamaktansa memleketlerine gidip orada yaşamayı tercih ettiler’’ dedi.

Bu okul zaten kapalı

Avcılar'da dün sabah kapılarını açmayan tek okul Gümüşpala Mahallesi'ndeki Ömer Seyfettin İlköğretim Okulu idi. Ana binası kaya, ek binası doldurma zemine yapılmış okulun binalarını birleştiren duvarı baştan aşağıya yarılmış. Bu yarığın depremden çok önce olduğunu söyleyenler de var.

Uzmanlar yarığın teknik olarak faydalı olduğunu söylemesine rağmen veliler pek ikna olmuş değil. Okul bir hafta ertelendi ve öğrenciler gerisin geriye gönderildi.

Öğrenciler öğretim yılına Parseller'de bu yıl başlayan İrfan Yenigün İlköğretim Okulu'na gönderilecekler. Okulun 27 sınıfından 21'i bu okuldan gelen 2 bin 500 öğrenciye verilecek.

Öğrencilerin yeni okullarına gitmesi için gereken servis parasını devlet karşılayacak. Akla okulun bu zamana kadar açılıp açılmayacağının belli olması gerekirdi sorusu geliyor. Evet, belli imiş ama son anda değişmiş. Çünkü önce Bayındırlık gelmiş, binaya tadilat yapılsın raporu vermiş. Milli Eğitim Bakanlığı'ndan bir ekip gelmiş eğitim-öğretime devam edebilir raporu vermiş. En son İnşaat Mühendisleri Odası'ndan gelen bir ekip de ‘binada birşey yok ama olabileceğini düşünmeliyiz’ deyip sağlam raporu vermemiş. Okul müdürü uzmanları ‘‘bina tekstil fabrikası olarak kullanılsaydı olurdu ama öğrenciler okuyacağı için hayati tehlike taşıyabilir’’ dediklerini söylüyor.

Okulda en çok öğrencilerin oyun için deprem var paniği yaşatmalarından korkuluyor. Ayrıca okulun 20 öğrencisiden haber alınamıyor ve bu yıl yalnızca 54 kayıt yapılmış. Gümüşpala İlköğretim Okulunda eğitim çarşamba gününe kadar ertelendi. Nedeni depremden dolayı oluşan hasarlar değil. Okulun su tesisatları ve tuvaletleri onarılıyor.

Öte yandan herkesin hasar var dediği Gümüşpala Mahallesi'ndeki Süleyman Nazif Lisesi'ne gittiğimizde Avcılar'da az öğrenciyle de olsa açılış töreninin yapıldığı rastladığımız tek okuldu. Bu arada Milli Eğitim Müdürlüğü'nün her okulun girişine binanın sağlam olduğuna dair verilen resmi raporun asılma kararına da gittiğimiz okulların kapılarında rastlamadık.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!