Aslıtürk'e savunması için son kez süre

Güncelleme Tarihi:

Aslıtürke savunması için son kez süre
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 23, 2011 15:22

İş adamı Orhan Aslıtürk'ün “kaçakçılık” kaptığı iddiasıyla yargılanmasına devam edildi.

İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz sanık Orhan Aslıtürk ile avukatı Adil Güreşçi katıldı. “Yakalama emri” ile aranan sanıklar Fethi Namlıoğlu ve Mehmet Argun Kızılırmak ise duruşmada hazır edilemedi.

Avukat Adil Güreşçi, bir önceki duruşmada savunma için süre istediklerini hatırlatarak, “Ancak sanık hakkında 41 ayrı yakalama emri olması ve bunlarla uğraşma zorunluluğunda kalmamız sebebiyle bu dosya yönünden gereği gibi hazırlanamadık. Ayrıca Torba Yasa'nın sanığa verdiği imkanlardan yararlanmak için de çabalarımız oldu. Son kez ve uzun bir süre verilmesini talep ediyorum” dedi.

Aslıtürk de avukatının talep ve beyanına katıldığını belirtti.

Mahkeme Başkanı Recai Akgün tarafından görüşü sorulan Hazine avukatı ise dosyanın sürüncemede bırakılmak istendiğini öne sürerek, Aslıtürk'ün talebinin reddedilmesini istedi.

Sanıklar Mehmet Argun Kızılırmak ve Fethi Namlıoğlu hakkındaki yakalama emrinin devamına hükmeden mahkeme heyeti, Aslıtürk'ün savunmasını bildirmesi amacıyla yeniden ve son kez süre tanınmasına karar verdi.

Mahkeme heyeti, tutuklanmama güvencesinin, savunma yapmaya bağlı olduğunun da sanığa hatırlatılmasını karara bağladı.

İngiliz Westminster Asliye Hukuk Mahkemesinin aldığı karar çerçevesinde İngiltere'den Türkiye'ye iade edilen iş adamı Orhan Aslıtürk, İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 17 Mart 2011 tarihinde daha önce verilen “tutuklanmayacağına ilişkin güvence kararı” gereğince tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.

DAVANIN GEÇMİŞİ

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Muhammet Ciğer ve Orhan Aslıtürk'ün de aralarında bulunduğu 33 sanığın, yabancı uyruklu kişilerin Laleli piyasasından aldıkları malları sahte belgelerle ihraç ediliyormuş gibi gösterdikleri, işlemleri gerçekleştirmek için de mal ve hizmet üretmeyen paravan şirketler kurdukları ifade ediliyordu.;

Davanın görüldüğü İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 21 Haziran 2002 tarihli duruşmada, Muhammet Ciğer'e “teşekkül halinde kaçakçılık yapmak” suçundan 15 yıl ağır hapis, Suavi Sezer, Osman Gürkan, İsa Soylu, Adnan Aksakal, Nuru İsmet Ergökmen, İbrahim Gelebek, Zerrin Uyanık, Reyhan Aslan, Yurdanur Yüceer, Kaya Buçer, Hüdai Ulu, İbrahim Naci Hatipoğlu, Ethem Koç ve Abdullah Yeğingil'e de 10'ar yıl ağır hapis cezası vermişti.

Bu sanıklara ayrıca müteselsilen 1 katrilyon 156 trilyon 88 milyar 63 milyon 559 bin 264 lira (1 milyar 156 milyon 88 bin 63 TL 559.264 Kr) ağır para cezası veren mahkeme heyeti, Erşen Kılıç, Necdet Külünk, Metin Külünk, Argun Özdemir, Havva Melek Özmelek, Serpil Yılmaz, Hızır Akman Yargıcı, Serap Yılmaz, Arif Pekmezoğlu, Aydın Özkaynak, Şükran Dağıdır, Türkan Dağıdır, Adnan Koç, Şevket Bartınlıoğlu ve Cem Kenan Yiğit'in beraatlerine, gıyabi tutuklu sanıklar Orhan Aslıtürk, Mehmet Argun Kızılırmak ve Fethi Namlıoğlu'nun dosyalarının ise ayrılmasına hükmetmişti.

Kararı inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesi, davanın karara bağlanmasının ardından çıkan ve 1918 sayılı Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanun'u kaldıran 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun sanıklar lehine düzenlemeler içerdiği gerekçesiyle ceza alan kişiler yönünden hükmün yeniden kurulmasını istemişti.

Erşen Kılıç, Necdet Külünk ve Metin Külünk hakkındaki beraat kararını ise eksik soruşturma yapıldığı gerekçesiyle bozan yüksek mahkeme, diğer beraatleri onamıştı.

Muhammet Ciğer'in de aralarında bulunduğu 18 sanık açısından yeniden yapılan yargılamada mahkeme heyeti, zaman aşımı süresi dolduğundan davanın ortadan kaldırılmasına karar vermişti.

Davanın iddianamesinde, önceki aşamada dava dosyaları ayrılan Aslıtürk, Kızılırmak ve Namlıoğlu'nun 1918 sayılı Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanun uyarınca 10 ile 15'er yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları öngörülüyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!