AH BÄ°R ATEÅž VER SÄ°GARAMI YAKAYIM (1): HANIMLARIN ÖLÜM

Güncelleme Tarihi:

AH BİR ATEŞ VER SİGARAMI YAKAYIM (1): HANIMLARIN ÖLÜM
OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 09, 2001 00:00

AH BÄ°R ATEÅž VER SÄ°GARAMI YAKAYIM (1): HANIMLARIN ÖLÃœM NEDENLERÄ° SIRALAMASINDA SÄ°GARA BÄ°R NUMARAYA YÃœKSELDÄ° Geçen hafta Amerikan Ulusal SaÄŸlık Kurumu tarafından yayınlanan 675 sayfalık 'Kadın ve Sigara' baÅŸlıklı rapor, herkesin az çok farkında olup da sesli olarak itiraf edemediÄŸi bir gerçeÄŸi tüm dünyanın yüzüne çarptı. Amerikan kadınlarında sigara içme oranı %34'lere yükselerek %26'lık erkek oranını ilk kez gerilerde bıraktı. Yani yıllar yılı erkeklik karizmasının bütünleyicisi sigarayı da kadınlara kaptırdık. Bunun yanında yasaklara harfiyen uyulan A.B.D'de bile sigaranın neden olduÄŸu yıllık 165 bin kadın ölümünü de iyice vurgulamak gerekiyor.Yeni dalgalı ekonomik yapımızın getirdiÄŸi dertleri tüttürülen dumanda boÄŸmak isteyenlerin sayısında, erkek kadın demeden, ülkemiz için de bir artış olabileceÄŸini varsayarak bu iki haftaki yazılarımızı tütün bağımlılığının gelmiÅŸ olduÄŸu son noktayı incelemeye ayırdık. BaÅŸtan belirtelim: Bir tek sigara içme gibi kötü alışkanlığı olmayan yazarınız, sigara için 'tü kaka' formasyonunda subjektif bir yazı yazmayacağına iki karton Marlboro üzerine ant içiyor.Sigaranın son tespit edilen zararları perspektifinde özellikle kadınlar için ülkemizde de giderek artan bir tehlike haline geliyor olmasına parmak basmak istiyoruz prensip olarak. 'Ulusal program vurmuÅŸ bir de sen vurma' diyenleri ise yazımızı okurken bir sigara tellendirmeye davet ediyoruz. Kısa tarihçeden baÅŸlayalım yine..Christopher Colombus'un bilmeden yaptığı iÅŸler sadece Amerika'yı fethetmek deÄŸildi maalesef. Amerikan kıtasında o zaman dek özel törenlerde içilen ve bir nevi ilaç olduÄŸuna inanılan tütünü de aldı Avrupa'ya getirdi. Önceleri sosyal, dini ve tıbbi bir çok muhalefetle karşılaÅŸan sigara çok kısa bir zamanda tüm dünyayı ele geçiriverdi. Sigaranın zararlarına deÄŸinmek yıllar boyunca kimsenin aklına gelmedi. 19. Yüzyıl baÅŸlarında silik bazı raporlarda ağız kanserine yol açabileceÄŸi üzerinde durulmuÅŸtu sadece. II. Dünya Savaşı ve getirdiÄŸi stresle sigara kullanımı dünyada gelebileceÄŸi en üst noktaya ulaÅŸtı. 1950 yılında bunun sonucu olarak ilk kez sigaranın dünya ölüm nedenleri arasında erkeklerde ilk sırayı alan akciÄŸer kanserine yol açtığı iddia edilmeye baÅŸlandı. Dünyada erkeklerin ölüm nedenlerinden %30'u, kadınların ise %10'u sigarayla iliÅŸkilendirildi. 1971 yılında Ä°ngiliz ve Amerikan hükümetleri sigara paketlerinin üzerine 'saÄŸlığa zararlıdır' ibaresinin konulmasını zorunlu hale getirdi. Aynı yıl ABD, sigaradan alınan vergiyi yüksek oranda artırdı. 1972 yılında Kanada ve Batı Almanya kanun ile televizyonlarda sigara reklamlarını yasakladı. 1980 yılında ABD, kapalı mekanlar ve resmi dairelerde sigara içilmesini yasakladı.Görüldüğü gibi ülkemiz bu konuda da en son uyanan geliÅŸmekte olan ülke unvanını kimseye kaptırmadı. Sigarayla ilgili yasakları en son kanunlaÅŸtıran OECD ülkelerinden oldu. Zaten yasaklar konusunda ne denli kayıtsız insanlar olduÄŸumuzdan bahsetmeye gerek yok herhalde. Peki bu sigara düşmanlığın nedenleri neydi veya ne kadar inandırıcıydı.Bilimsel yayınlar sigara ve akciÄŸer kanseri arasındaki ilintiyi bu alışkanlığın yoÄŸunluÄŸuyla açıklıyor. Yani kiÅŸinin sigara baÅŸlama zamanı ve içme süresi, günde içilen sigara sayısı, sigaranın içerdiÄŸi tar miktarı ve içine çekmedeki derinlik önemli. Sigara içenlerin akciÄŸer kanserine yakalanma riski normal nüfusa göre 20 kat fazla. Nikotin kan damarlarını da etkileyerek çeÅŸitli hormonların salınmasına yol açıyor. Böylece yüksek tansiyona neden olabiliyor. Kan içeriÄŸini taşıyan hemoglobin ile baÄŸlanan karbon monoksit miktarını artırıyor ve vücutta oksijen taşınmasını azaltarak, dokuların oksijenlenmesine mani oluyor. Pasif içiciler için bile durum parlak deÄŸil. EÅŸi sigara içenlerin akciÄŸer kanserine yakalanma riski iki kat fazla. Sigara içilen evlerdeki bebeklerin ileride çeÅŸitli akciÄŸer hastalıkları veya allerjiyle karşı karşıya kalma riski 4-5 kat artıyor. AkciÄŸer kanseri dışında sigaranın mesane, ağız içi, yemek borusu kanserlerini de artırdığı ispatlanmış.Sigarayı bırakmayı baÅŸaranlara da iki lafımız olacak. 20 yıl boyunca günde 20 sigara içenlerde bırakmayı takiben 3 yılda risk azalmaya baÅŸlıyor. Normal insanlarla aynı kanser riskine inebilmek için ise 10 yıl gerekli.Hani yanlış anlaşılmasın, sigara içenlerle bir alıp veremediÄŸimiz yok. Bunları biz söylemiyoruz, bilimsel araÅŸtırmaların sonuçları.Madem ilk bölümün iç karartıcı olmasına engel olamadık, o zaman ölüm riski ve oranlarını da verelim.Son raporda Amerika'da 67 bin kadının akciÄŸer kanserinden ölerek tarihte ilk kez en sık ölüm nedeni olan göğüs kanserini geçtiÄŸi belirtiliyor. Sadece 56 bin kadın kronik akciÄŸer hastalıkları nedeniyle kaybedilmiÅŸ. 18 yaşından küçük okul çocukların da sigara içme oranı %30'a yükselmiÅŸ. ABD'de her gün 1500 kız çocuÄŸu sigara içmeye baÅŸlıyor.Her yıl 35-69 yaÅŸları arasında 140 bin kadın yaÅŸamını yitiriyor.En mutlu haber erkeklerde. Yıllardır sigara aleyhine yürütülen kampanyalardan etkilenen erkeklerde sigara içme oranı %52'den %26'ya gerilemiÅŸ. Son kötü haberimiz de sigara ÅŸirketlerinin daha az zararlı iddialarının çürütülmesi.Filtreli, daha az nikotin ve tar içeren sigaraları piyasaya sürmenin sonuçlar üzerinde en ufak bir hafifletici etkisi saptanmamış.Eh bu haftalık bu kadar iÅŸkence yeter. Yazımızı sonuna dek okuyabildiyseniz ve hala sigara içmeyi bırakmaya niyetiniz yoksa, önümüzdeki haftaya kadar devam edin bakalım. Haftaya son atağımızı yapacağız. Gelecek yazımızda sigaranın, özellikle kadınlarda, neden giderek daha popüler olmaya baÅŸladığı konusundaki savlara deÄŸinmeye çalışacağız.Birinci bölümü sanatın ayrılmaz parçası sigaranın yer aldığı bir ÅŸiirle tamamlayalım. SaÄŸlıcakla kalınız…Biz eskiden de en aÅŸağı böyleydik senlenBir bulut geçiyorsa onu görürdükBir minarenin keyfine diyecek yoksa onuBir adam boyuna yoksulluk ediyorsa onuNe zaman hürlüğün, barışın, sevginin aÅŸkınaBir cigara atmışsak denizeSabaha kadar yandı durdu.(C. Süreyya)Dr. Serdar GÃœNAYDIN - 09 Nisan 2001, Pazartesi Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!