Güncelleme Tarihi:
Hıdrellez bahar bayramı niteliğinde kutlanan mevsimlik bayramlardandır. Hıdrellez Hızır ile İlyas adlarının birleştirilmesinden meydana gelip, yazın başlangıcı sayılan 6 Mayıs (Rumi 23 Nisan) gününe verilen addır. Her yıl 5-6 Mayıs’ta kutlanan Hıdırellez, 2017 yılında UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne alınmıştı. Baharın gelişi, doğanın canlanması ile hayatlarına bereket dolmasını uman insanlar, 5 Mayıs akşamından 6 Mayıs sabahına kadar süren Hıdırellez’i çeşitli etkinliklerle geçirirler.
Halk arasında Hızır "darda kalanlara yardımcı olma", "bereket getirme", "gelecekte dilekleri gerçekleştirme" manasında kullanılmaktadır. "Hızır gibi yetişmek", "Hızır babaya adak adamak", "Hıdrellezde buluşalım", "Kul bunalmayınca Hızır yetişmez" gibi deyim ve atasözleri yörede bu anlamlara gelecek şekilde söylenmektedir.
Hıdırellez’in gelişi toprağın uyanması, suların çağlaması ve bereketin gelmesinden anlaşılmaktadır. Halk, bugünlerde hazırlıklar yaparak mesirelik yerlerde piknik yapmaya, eğlenmeye ve dinlenmeye gider. Hazırlıklara 5 Mayıs günü başlanarak o gün bitirilir. Dilek ve inançlara yönelik olarak yapılan hazırlıkların başında sağlık, bolluk-bereket, kısmet ve şans taleplerine yönelik hazırlıklar başta gelmektedir.
Balıkesir ve Çanakkale'de bazı yörelerde, Hıdırellez günü, güneş doğmadan su kenarlarına gidiliyor ve bu suyla kadınlar, ellerini yüzlerini yıkıyor.
Çanakkale gibi birçok kentte Hıdırellez öncesinin akşamında gül ağacının dibine fasulye gömülüyor ve bu sabaha kadar yeşerirse tutulan dileğin gerçekleşeceğine inanılıyor.Balıkesir'in Kepsut ilçesinde Hıdırellez etkinlikleri kapsamında, Ulupınar Mağarası'nda yakılan ateşin üzerinden dilek tutularak atlanıyor.
Burhaniye ilçesinde yüzlerce kişi, Karınca Deresi'ne dilek tutarak, taş atıyor. Halk daha sonra dere kenarına ev ve araba gibi sahibi olmak istediklerinin resimlerini çiziyor.Hıdırellez günü Kütahya'da çiğ damlalarıyla mayalanarak elde edilen yoğurt, bir yıl boyunca "damızlık" yoğurt olarak kullanılmaya devam ediliyor.
Bu yoğurdun üzerine "Nazar değmesin" diye çörek otu serpilerek sadece akrabalara dağıtılıyor. Bu yoğurt mayasının suyundan mayalanan hamur ile de ekmek yapılıyor.