Oluşturulma Tarihi: Eylül 08, 2024 08:48
Atlas Okyanusu’nda yaşanan ani sıcaklık değişimleri, bilim dünyasını alarma geçirdi. Mart ayında 1982’den bu yana en yüksek sıcaklıkları gören okyanus yüzeyi, aniden 25 dereceye kadar düştü. Peki, bu değişim iklimleri ve hava koşullarını nasıl etkileyecek?
Keşfedilmemiş çukurlardan ‘Bermuda Şeytan Üçgeni’nin esrarengiz fenomenlerine kadar, okyanusların sırları her zaman merak uyandırıcı oldu. Bu geniş ve derin su kütlelerinin içine gömülü sayısız gizem, hem bilim insanlarını hem de meraklıları büyülemeyi sürdürüyor.
Özellikle okyanus akıntıları, deniz altı volkanizması, nadir deniz canlıları ve bilinmeyen derinliklerin araştırılması yeni sırları açığa çıkarıyor. Okyanusların bilinmeyen yönleri, sürekli olarak keşiflerin ve araştırmaların odak noktası olurken, denizlerin sunduğu bu bilinmeyenler bizlere doğanın ne kadar karmaşık ve şaşırtıcı olabileceğini hatırlatıyor.
Ancak, okyanusların bilinmeyen yönlerinin yanı sıra, yaşadığımız çağda ortaya çıkan ani ve beklenmedik iklim değişiklikleri de giderek daha fazla dikkat çekiyor. Küresel ısınma, deniz seviyelerinin yükselmesi ve okyanus asidifikasyonu (Okyanusların pH seviyesinin düşmesi süreci. Bu olay, genellikle atmosferdeki karbondioksit konsantrasyonunun artması nedeniyle gerçekleşiyor) gibi sorunlar, okyanus ekosistemlerini tehdit eden acil konular haline geldi.
‘NELER OLDUĞUNU HÂLÂ ANLAYAMIYORUZ’
Bu iklim değişikliklerinin okyanus akıntılarına, deniz yaşamına ve kıyı bölgelerine etkileri ise bilim insanları tarafından sürekli olarak izleniyor. Son zamanlarda da Atlas Okyanusu’nda (Atlantik Okyanusu olarak da adlandırılıyor) yaşanan dramatik sıcaklık değişimleri, okyanus bilimcilerin ilgisini çekiyor.
Mart ayında Orta Atlantik, 1982’den bu yana en sıcak dönemini yaşarken, sıcaklıklar 30 dereceye kadar çıktı. Fakat, bu sıcaklıklar aniden 25 derecenin altına düştü ve bilim insanları bu dramatik değişimin nedenini hâlâ çözebilmiş değil.
Atmosfer bilimleri, hava durumu tahminleri, iklim değişikliği ve okyanus araştırmaları gibi konularla ilgilenen Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi’nde (NOAA) görevli olan Michael McPhaden, Daily Mail’e yaptığı açıklamada “Yaşadığımız bu durum çok ilginç. Neler olduğunu hâlâ anlayamıyoruz” ifadelerini kullandı.
SIRI DIŞI OLAN SADECE SICAKLIK DEĞİŞİMİ DE DEĞİL
Bilim insanları, Brezilya ile Doğu Afrika kıyıları arasındaki su şeritlerini de yakından inceliyor. Sıra dışı olan, sadece Orta Ekvatoral Atlantik’teki bu soğuma değil, aynı zamanda değişimin hızı. Genellikle, Orta Ekvatoral Atlantik’in sıcaklık döngüsü yıllık olarak dalgalanır ve mart ile nisan ayında en sıcak dönemine ulaşır. Yaz aylarında ise soğumaya başlar.
Ancak bu yıl, haziran ayında yüzey suyu sıcaklıkları beklenmedik bir hızla düştü ve şu anda su sıcaklıkları normal seviyelere doğru yükselmeye başladı. İlk başta bu ani soğumanın nedeni belirlenemedi. Genellikle, Atlantik’te yaz döneminde sularının daha soğuk olması, ekvator üzerindeki güçlü
alize rüzgârlarıyla ilişkilendirilir. Bu kuvvetli rüzgârlar, daha sıcak yüzey sularını süpürerek yerine daha soğuk, derin okyanus sularını getirir.
Fakat bu yıl, bölgedeki rüzgârlar daha zayıftı ve bu durum daha sıcak suların yolda olduğunun işareti olabilir. Mayıs başında şiddetli rüzgârlar vardı, ancak bu rüzgârlar soğumanın başlangıcına neden olacak kadar güçlü değildi.
Dr. McPhaden, insan kaynaklı iklim değişikliğinin bu soğumaya neden olma ihtimalini göz ardı edilemeyecek kadar yüksek olduğunu söylüyor.
UZUN SÜRELİ SOĞUMA ‘ATLANTİK NİÑA’ OLAYININ HABERCİSİ OLABİLİR Mİ?Orta Ekvator Pasifik’teki uzun süreli soğumanın, Atlantik Niña olayının habercisi olabileceği de düşünülüyor. Atlantik Niña, okyanus sıcaklıklarının normalin altında olduğu bir durum ve bu, bölgesel hava sistemleri üzerinde geniş etkiler yaratabilir.
Eğer su sıcaklıkları üç ay boyunca ortalamanın altında kalırsa, bu 2013’ten beri yaşanmayan bir Atlantik Niña olarak sınıflandırılabilir. Atlantik Niña olayları, bölgesel hava koşullarını etkileyebilir ve Brezilya'daki 2013 sel felaketleri gibi önemli sonuçlara yol açabilir.
NOAA’da görevli olan bir başka bilim insanı Dr. Franz Tuchen ise yakın zamanda yazdığı bir blog yazısında “
Atlantik Niña’nın tam olarak gelişip gelişmeyeceğini ve eğer gelişirse, kasırga aktivitesi üzerinde bir azaltma etkisi olup olmayacağını izlemek ilginç olacak” ifadelerini kullandı.
OKYANUSLARIN SOĞUMASI HANGİ SORUNLARI ORTAYA ÇIKARABİLİR?
Atlas Okyanusu'nun hızla soğuması, küresel iklim sistemi üzerinde önemli etkiler yaratabilir ve bu da çeşitli sorunlara yol açabilir. Potansiyel etkiler ise şu şekilde sıralanıyor;
1- İklim dengesizliği: Okyanus sıcaklıkları, küresel iklim düzenini etkiler. Atlas Okyanusu’nun soğuması, atmosferik hava akımlarını değiştirebilir, bu da bölgesel ve küresel iklim dengesizliklerine neden olabilir.
2- Deniz akıntılarında değişiklik: Okyanusun soğuması, deniz akıntılarında değişikliklere yol açabilir. Örneğin, Gulf Stream gibi önemli akıntılar etkilenebilir, bu da Avrupa’nın iklimini soğutabilir ve diğer bölgelerde hava koşullarını değiştirebilir.
3- Küresel sıcaklıkta azalma: Okyanusların soğuması, global sıcaklıkların düşmesine neden olabilir. Bu, özellikle soğuk iklim bölgelerinde daha belirgin olabilir ve tarım, enerji tüketimi ve ekosistemler üzerinde etkiler yaratabilir.
4- Hava durumu ve iklim olayları: Soğuyan okyanuslar, hava durumu ve iklim olaylarını etkileyebilir. Bu durum kasırgaların ve diğer şiddetli hava olaylarının sıklığını ve şiddetini değiştirebilir.
Daily Mail’in “Huge patch of the Atlantic Ocean is cooling at a record speed - and scientists have no idea why” başlıklı haberinden derlenmiştir.
Fotoğraflar: iStock