Sınır kapılarında dönüş çilesi

BÜTÜN bir yıl Türkiye’de yapacakları tatili bekleyen Avrupalı Türkler, ülkeye giriş yaparken sevinç, çıkış yaparken ise hüzün yaşıyor. Tatil dönemleri aynı dönemlere denk gelenlerin dönüşlerinde ise sınır kapılarında yoğunluk oluşturdu. 20 yıldır Fransa’da yaşayan Ümit Bulut, Türkiye’de yaşayan ailesini her yıl ziyarette gelmeye gayret ettiğini söyledi: “Ülkemize geldik çok sevindik, çok mutlu olduk. Çocuklarım Türkçeyi öğrensin, ülkemizi unutmasınlar diye geliyoruz. Ailem, annem, babam, hala sağ, ben onların yanına geliyorum. Bir şekilde kültürümüzü yaşamaya çalışıyoruz ama iyi karşılanmıyoruz. Çünkü gurbetçi diyorlar, Almancı diyorlar. Bu durum bizi üzüyor. Kendi ortamında yabancı olmak zor oluyor. Bir şey demek istemiyorum, gelsinler Avrupa’yı görsünler. İnşallah onların da yolları düşer, aynı şeyi onlar da yaşar. Buraya gelirken burası anavatan oluyor ama dönüşte diyorlar ki, ‘Acı vatana’ gidiyoruz. Yani özeti bu oluyor. Acı vatan, hani belki ekonomik şartları iyi olabilir ama sonuçta gurbettesin. Yollarda sıkıntı yaşıyoruz. Özellikle Bulgaristan, Sırbistan da genellikle sorunlar oluyor. Fransa’dan buraya gelmek yaklaşık 2 bin 800-3 bin kilometreyi buluyor. Bu yorgunluğun üstüne bir de beklemek mahvediyor insanı ama değiyor.”

‘BEKLEMEK ÇOZ ZOR OLUYOR’
Almanya’nın Hamburg şehrinde yaşayan Nevzat Polat, “Biz de iyi geçmesine memnun kaldık ve her şey iyi geçti. Burada beklemek bizi bayağı yoruyor, sıkıntıya koyuyor. Kaç saattir bekliyoruz. Bu sıcakta, 4-5 kişinin arabada beklemesi zor oluyor. İznimizde Bingöl’e, Mardin’e giderek biraz gezdik, dolaştık. Almanya’ya geri dönüyoruz. İnsan gelirken seviniyor, giderken üzülüyor” diye konuştu.

Avusturya’da yaşayan gurbetçi Eyüp Kuş ise “Türkiye’ye gelmek çok güzel bir duygu. Yerimiz, yurdumuz, her şeyimiz burada. Burası bizim anavatanımız, ailemiz akrabamız, atalarımız burada. Yolarda bu çileyi de çekiyoruz. Türkiye’ye gelmek her şeye değer” dedi.