Boykota var mısın?
Güncelleme Tarihi:
ŞU ‘Bizim Almanlar’ı anlamak kolay değil. Hem de hiç kolay değil. Hatta zor. Çok zor. Zaman zaman ise imkansız.
Kraliçe 2. Elisabeth tarafından kabul edildi.
İngiltere Başbakanı Theresa May ile görüştü.
Resmî temasları öncesi Cumhurbaşkanı Erdoğan, İngiltere Premier Lig’de top koşturan Alman Milli Futbol Takımı’nın Türk kökenli oyuncularından Mesut Özil (FC Arsenal) ve İlkay Gündoğan’ın (Manchester City) yanı sıra Türk Milli Takımı’da oynayan Cenk Tosun’la (FC Everton) da Londra’da buluştu.
Her üç futbolcu da Almanya doğumlu.
Mesut ve İlkay, Alman Milli Takımı’nı, Cenk de Türk Milli Takımı’nı tercih etmiş.
Alman milli formasını giyen Mesut Özil ile İlkay Gündoğan’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la bir araya gelip, fotoğraf çektirmeleri, forma armağan etmeleri Almanya’da tam bir kimlik kavgasına dönüştü.
“Nasıl olur da Alman milli forması giyen bu futbolcular, Erdoğan’ın seçim kampanyası için kendilerini istismar etmesine izin verirler?” diyenler oldu.
“Bunlar Alman Milli Takımı kadrosundan atılsın” diye yazanlar oldu.
Sosyal medyadaki saldırılar adeta bir linç kampanyasına dönüştü.
Nerdeyse şunları çarmıha gerin havası.
Bu kavgayı bir yerde Alman Futbol Federasyonu (DFB) da körükledi.
DFB Başkanı Reinhard Grindel, bu fotoğrafları görür görmez, “DFB tabii ki, göçmen kökenli oyuncuların özel konumlarına saygı gösterir. Ama futbol ve DFB, Erdoğan’ın yeteri kadar dikkate almadığı değerlere sahip çıkar” içerikli bir tweet atarak yangına adeta körükle gitti.
Tabii Almanya’daki aşırı sağcı ve sağ popülist çevreler de ondan geri kalmadı.
Irkçı ve İslam düşmanı yaklaşımlar sergileyen sağ popülist Almanya İçin Alternatif (AfD) mensubu politikacılar, “Bırakın onlar gitsin Erdoğan’ın ülkesindeki Milli Takım’da oynasınlar” diye açıklamalarda bulundular.
Alman Milli Takımı’nda en fazla top koşturan oyuncular arasında ilk sıralarda yer alan Mesut Özil’in Alman Milli Marşı’nı söylemediğini yeniden gündeme getirip, Alman kimliğini bile sorgulama yoluna gittiler.
İlkay Gündoğan’ın armağan ettiği formasına “Sayın Cumhurbaşkanım’a saygılarımla” yazması ise onları adeta küplere bindirdi.
“Onların Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’dir” diyenler oldu.
“Onların Başbakanı Angela Merkel’dir” diyenler oldu.
Evet doğrudur.
Mesut Özil’in de, İlkay Gündoğan’ın da Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’dir.
Başbakanları da Angela Merkel’dir.
Bunun aksini savunan yoktur.
Buna itiraz eden de yoktur.
Ancak Alman Milli Takımı’nda oynayan İlkay Gündoğan, aynı zamanda Türk vatandaşıdır.
İşte bu yüzden Recep Tayyip Erdoğan da onun da Cumhurbaşkanı’dır.
DFB Başkanı Grindel’in yaklaşımına gelince…
Evet, futbol ve DFB belirli değerlere sahip çıkmaktadır.
Doğru olanı da budur.
Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu değerleri yeteri kadar dikkate almadığı gerekçesiyle Mesut Özil ile İlkay Gündoğan’ın buluşmasını eleştirmektedir.
Evet, Reinhard Grindel, Alman Anayasası’nda yer alan düşünceyi ifade özgürlüğü kullanmaktadır.
Ama Grindel’in unuttuğu bir şey vardır.
Bu ülkede yaşayan her yurttaş gibi Mesut Özil’in de, İlkay Gündoğan’ın da düşüncelerini ifade etme, istedikleriyle biraraya gelme özgürlüğü vardır.
Evet, Türkiye’de her şey güllük gülistanlık değildir.
Çeşitli alanlarda ciddi eksiklikler vardır.
Erdoğan, futbol ve DFB’nin sahip çıktığı değerleri yeteri kadar dikkate almadığına göre, Grindel’e göre Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin acaba aynı değerlere ne kadar önem vermektedir.
DFB Başkanı Reinhard Grindel, herhalde bizlere Putin’in Erdoğan’dan daha demokrat olduğunu söyleyemez.
Söylese de inandırıcı olmaz.
Evet, 14 Haziran-15 Temmuz tarihleri arasında Rusya’da Dünya Futbol Şampiyonası düzenlenecektir.
İşte Grindel’e bir soru: Şayet futbol ve DFB’nin sahip çıktığı değerlere gerçekten önem veriyorsan, bu değerleri hiçe sayan Putin’in ülkesindeki Dünya Kupası’nı boykota var mısın?