Yeter!Söz milletin

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Fidanlıkların elden çıkarılması ihanet

İ.Ü. Orman Fakültesi'nde fidanlık dersi öğretim üyesi Doç.Dr. C. Ünal Alptekin, fidanlıkların sorumsuzca özelleştirilmek istendiğini söylüyor.

Doç. Alptekin hazırlık yapılmadan, yaşanmışlar gözardı edilerek ucuz fidan üreten orman fidanlıklarının acilen satışının gündeme getirilmesinin ardında 'politik' hesaplar yattığını anlatıyor.

Orman Bakanlığı'na bağlı Çobançeşme (İstanbul), Alemdağ (İstanbul), Sultançiftliği (İstanbul), Demirköy (Kırklareli), İzmit, Hendek (Adapazarı), Samsun, Balıkesir, Muradiye (Manisa), Torbalı (İzmir), Antalya ve Duraliler (Antalya) fidanlıkları, yeşili bizlere sevdiren alanlardı.

Peki, bunlar kimlere peşkeş çekilecek?

Özelleştirme diyoruz ama... Özel fidanlıkların üretimi zor, zahmetli ve daha az kârlı ağaç türleri yerine, daha avantajlı meyve ve süs bitkileri üretiyor. Sayılan fidanlıklar özelleştirildiğinde, bunlara zorunluluk getirilse de ağaçlandırmalar için fidan üretmeyecekleri ve alışılmış yöntemlerlerini sürdürecekleri biliniyor. Bu durumda ağaçlandırmaların gereksinimi olan olan fidanı nereden, nasıl sağlayacağız? Düşünülmeyen şey bu... Böyle bir şey için kâr-zarar hesabı yapmak ne kadar doğru!

Bugün dikilen ithal fidanların sağlıklı olduğu görülebilir. Ancak 50 yıl sonra bir don zararına uğrar veya bir böcek tehlikesi yaşarsa bunun hesabını kim, nasıl verecektir? Kökeni belli, ıslah edilmiş yerli fidanlarımızı elden çıkarmak canilik değil de nedir?

Örneğin, Çobançeşme fidanlığına nasıl kıyılır? Ormancılık camiasının yüz akı olan bu tesisin, Eylül 1997 itibariyle 67 milyar kârda olduğu biliniyor. Bu fidanlık, boylu, yaşlı kent ağaçları da üreterek ithal fidanlarla rekabet edebilmekte, yörede yeşil bir park gibi görev de vermektedir. Ama, şimdi rant bölgesinde kalan bu yer, çakalların iştahını kabartmaktadır.

İSTANBULLULAR SAHİP ÇIKSIN

Orman Bakanı Taranoğlu, gerçekten bir şey yapmak istiyorsa, özelleştirme yerine, örneğin ormanların kadastrosunu bitirebilir, yok denecek kadar azalan ağaçlandırmalara hız kazandırabilir.

Atatürk'ün direktifleri ile kurulmuş olan İstanbul Özel İdare'ye bağlı Büyükdere ve Beykoz fidanlıklarının elden çıkarılmasının amacı 'zarar ediyorlar' mantığıyla açıklanamaz. Yarın bu yerlerin bir otele dönüşemeyeceğini kim garanti edebilir? Bırakın, 'yeşil'den bu kadar nefret etmeyin.

Büyükşehir Belediyesi'nin, yılda 2.5-3 trilyonu fidan dışalımında harcadığı düşünülürse, yapılacak işbirliği ile bu fidanlıklarda kent ağaçlandırmaları için üretim yapılması doğru olmaz mı?

Sonra... Büyükdere fidanlığının satışında fidan bedeli hesabında, bir yıl öncesinin fiyatları neden esas alındı? Doç. Alptekin, ‘‘Böylece devlet en az 200 milyar zarara uğratılmak üzeredir. Konunun bilimsel sahibi olan İ.Ü. Orman Fakültesi'nin bu konudaki karşı raporunu okuyunuz’’ diyor.

Cumhurbaşkanı, Başbakan, Orman Bakanı ve İstanbul Valisi'ni, İstanbullular adına duyarlı olmaya çağırıyoruz.

3 No'lu Koruma Kurulu felç!

İstanbul 3 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu üç aydır toplanamadığından Boğaziçi SİT alanı, Beşiktaş, Sarıyer, Beykoz ve Adalar ilçeleri ile buralardaki SİT alanlarında kültür ve doğa çalışmaları yapılamıyor. Çok sayıda koruma projesi bekliyor. Bu nedenle mimarlar ve korumadan yana çevreler tepki göstererek ciddi kaygılar taşıdıklarını belirtiyorlar. Korumacı iki kurul üyesi Prof. Hakkı Önel (başkan) ve Prof. Nuran Zeren Gülersoy, Kültür Bakanı'na başvurarak göreve geldiği Mart 1966'dan bu yana 'korumacılığa büyük zarar verici tutum' içinde olan kurul müdürü Bülent Bilgin'le aynı kurulda görev yapamayacaklarını bildiriyorlar.

Bilgin hakkında soruşturma açılmasını istiyorlar.

Bunları, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Sekreteri Yıldız Uysal açıklıyor ve ‘‘Kurulun yeniden ve istikrarlı olarak çalışmasını sürdürebilmesi için gerekli önlemlerin İstemihan Talay tarafından alınması gerekiyor’’ diyor.

MESAJ PANOSU

KİMİ KAZIKLIYORLAR? Hani şu halk otobüsleri var ya, mavi otobüsler... Bunları kim kontrol ediyor? Hemen hepsiyle tartışmaktan bıktım artık. Adamlar uyanık; tam bilet para alıyorlar, indirimli bilet kesiyorlar ya da kesmiyorlar. Haksız kazanç sağlıyorlar, vatandaşı keriz yerine koyuyorlar. Örneğin, A 438 nolu otobüs ve niceleri... Ayrıca bunlar, durak dışı yolcu alıyorlar. Sabancı Center Sapağı ve Anadolukavağı... İETT, halk otobüsçülerinden korkuyor mu? H.İ.-İSTANBUL

UTAN!... Kırmızı spor Rover'ın sürücüsü bayana... Yediğinin kâğıdını ve elini sildiğin kolonyalı mendili Bağdat Caddesi'nin tam ortasına fırlattın. Eline yüzüne bakan seni temiz, kültürlü, saygılı bir hanım zanneder. İnşallah, bu yazıyı okuduğunda utanır, bir daha yapmazsın. Uygarca yaşam dileklerimle.

Fikret KARAKOYUNLU-KADIKÖY

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘Tüm kadınları, kendilerini yeterince temsil etmeyen partilerde çalışmamaya, kendilerine bu konuda en çok hangi parti olanak sağlıyor, kadınlara yüzde 50 kota koyuyorsa, o partiye yönelik çalışmaya çağırıyorum.’’

(Türk Hukukçu Kadınları Der. Başk. Aydeniz Alisbah Tuskan)

Yazarın Tüm Yazıları