Yeter! Söz Milletin

Yalçın BAYER<
Haberin Devamı

Anılarımıza hoş geldin

‘‘Geçmiş zaman olur ki; hayali cihan değer.’’

Barış da gitti. Eskilerin güzel olan taraflarından bir parça daha koptu. Aslında o ölümsüzleşti.

Toplumun çürüdüğü, kültür düzeyinin çok düşük olmasından istifade ile her yapılanın 'sanat', her önüne gelenin 'sanatçı', hak edenin yanı sıra hak etmeyenin de 'devlet sanatçısı' diye topluma dayatıldığı, siyaset ve siyasetçinin yozlaştığı, Osmanlı'nın son devrinde olduğu gibi makam sahibi ve unvan sahibi olmanın ayağa düştüğü, şahsi çıkar için insanların kendi kişiliklerini kendi ayaklarının altına alabildiği, yardakçılık için, hak etmediklerine sahip olabilmek için yarışılan bir ülkede eski değerleri, Barış Manço'yu unutmanın imkânı var mı?

Rahmetli pederim emekli albaydı. O güzelim çocukluğumuz 1950'li yıllarda Ezine'de, Isparta'da, Çankırı'da, Erzurum'da, 1960'lı yıllarda Ankara'da geçti. Hâlâ oralara gider gezerim. Oralarda bir yerlerde Hafız Burhan, Zeki Müren, Mualla Mukadder, Semahat Özdenses, Dündar Balkan, Saniye Can, Muzaffer Akgün, Nezahat Bayram, Barış Manço, Yeliz, Aydın Tansel, Fikret Kızılok, Yasemin Kumral ve Erkin Koray'ın sesleri gelir kulaklarıma. Ankara Maarif Koleji'nin önünden geçerken mutlaka Yeliz seslenir bana 1970'li yıllardan: ‘‘Oldu olacak söyleyim, aklım-fikrim yalnız sende.’’ Veya Aydın Tansel'i duyar gibi olurum aynı yıllarda yine: ‘‘Çok sevdim, sevildim. Bekledim günlerce.’’

Ama günümüzdeki müziği ve sözleri anlamsız, seviyesiz, argo dolu şarkıların, kendi ulusunun alfabesindeki sesli-sessiz harfleri dahi ayırt edemeyen cahil şarkıcıların 30 yıl sonra kimseye bir şey anımsatmayacağına emin olunuz. Çünkü onlar kısa zamanda unutulmaya mahkûm.

Gençlere hep derim ki; 'ünlü' olmaya çalışmayın, 'sanatçı' olmaya çalışın. 'Politikacı' olmaya çalışmayın, 'devlet adamı' olmaya çalışın. Ünlü olursanız hırsa kapılır ve şımarabilirsiniz. Politikacı olursanız, hırsa kapılır yozlaşabilirsiniz. Ama sanatçı, devlet adamı olursanız tarihin sayfaları arasında şimdiden yeriniz hazır demektir. Tabii insanlığın gönlünde de... Her halükârda çağdaş, aydın, uygar olunuz ve kültür düzeyinizi yükseltmeye çalışınız. Bunları yapmazsanız tek bir şey olabilirsiniz; sadece ve sadece 'gülünç' olabilirsiniz. O zaman yalnız kalır, yalnız ölürsünüz. Üç hafta sonra da unutulur gidersiniz.

Ölümsüz hatıralarımız arasına hoş geldiniz Barış Manço.

Serim YURT-Yücetepe/ANKARA

Yumurtacı batıyor

İZMİR'de 1973'ten beri yumurta tavukçuluğu yapan bir ziraatçıyım. Biz yumurta üreticileri, 10 aydır yumurtalarımızı tüccara hep zararına satmak zorunda kaldık, tükendik ve tavuklarımızı kesime veriyoruz. Tavuk başı fiyat 250 bin TL ama bir günlük civciv 180-200 bin TL. Çöküşün sebebi, hesapsız ve kontrolsüz büyüme...

Tavukçulukta böyle bir planlama yok. Civciv üreticileri istedikleri kadar civciv üretiyorlar. Damızlık ithaline devlet ilgisiz. Önüne gelen tavukçu oluyor. İhtiyaç üç, üretim beş olunca kümeste yumurtayı 10 bin 500 TL'ye tüccara satamaz olduk. Bu fiyattan % 8 KDV ile yumurta başı 470 TL viol parasını çıkartın dabu üretimi yapım bakalım!

Şu an milyonlarca tavuk, kesim için sırada.

Beslenmemizde hayvansal protein açığımızın en ucuz ve kısa zamanda çaresi olan 'yumurta'yı üretenlerin batışına belki çare düşünen olur diye duyurmak istedim.

M.Nejat ŞENİNCİ İZMİR

ÖMER HAYYAM’DAN

‘‘Felek ne cömert, aşağılık insanlara/Han, hamam, dolap, değirmen hep onlara/Kendini satmayan adama ekmek yok/Sen gel de yuh çekme böyle dünyaya.’’

(Gönderen: Ömer Faruk Akıncı)

'İSTEMİYORUZ'

OKURLARIMIZDAN ‘‘TBMM'de görmek istemediklerimiz’’e gelenler:

YALÇIN Doğan'a Milliyet'teki köşesinde (21.3.1998) ‘‘Adı sol, siyasal şöhretini insan ve işçi haklarından alan bir lider, partisindeki milletvekillerini sırf sendikalarla ilişki kurdu diye partiden atıyorsa, bu o liderin ikilemidir. Ecevit'in solla ilgisi yok, yeterince düzene karşı çıkmıyor. Dürüst ve sevenleri olabilir. Ama demokrasinin önünde artık engeldir. Bizi darbe ile siyaset arasında sıkıştırmakta, solu parçalı tutmakta inat ederek, parçalı sağın iktidarını sağlamaktadır. Ecevit artık siyaseti bırakmalıdır’’ diyen DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak...

MİLLETİN vekilliği görevini babasına bırakıp, siyaset sahnesinden kaybolan Cemal Özbilen (ANAP, Kırklareli); görevinden el çektirildikten sonra sendikasını kayyıma düşürüp, Sakarya'da DYP'nin kapısını milletvekilliği için çalan Enver Toçoğlu (Demiryol-İş Sendikası eski Başkanı).



Yazarın Tüm Yazıları