Makineye yakayla girdi, bakterileri ‘tünel’de bitirdi

1980’li yıllardı. Lise mezunu Haluk Akın, kuzenine ait gömlek fabrikasında çalışırken, fason üretim yaptıkları bir yabancı marka, önlerine yeni kural koydu:

Haberin Devamı

- Bize ürettiğiniz gömleklerde yaka makinesi kullanın.

Almanya’dan 15-16 bin mark bedelle yaka makinesi alındı. Ancak, Akın ailesinin yaka makinesine geçmesi sorunu tam olarak çözmedi. Çünkü, yabancı markalardan aldıkları siparişlerin bir bölümünü başka atölyelere ürettiriyorlardı. Kendi fabrikalarında yakalar makineyle yapılıyor, atölyelerde yine işler el emeği ile yürüyordu.

Makineye yakayla girdi, bakterileri ‘tünel’de bitirdiAtölyelerin gücü yaka makinesi almaya yetecek gibi değildi. Haluk Akın, konuyu kafaya taktı, kolları sıvadı:

- Yaka makinesinin bir benzerini üretebilirim.

Gömlek fabrikasının arkasında oluşturduğu atölyede bir süre çalıştı, sonunda Almanya’dan aldıkları yaka makinesinin benzerini yaptı. İlk ürettiği bir-iki makineyi Akın ailesine fason gömlek üreten atölyelere verdi. Atölyeler makineden memnun kalınca yönünü çizdi:

Haberin Devamı

- Artık yaka makinesinin seri üretimini yapabilirim.

Makine işinde kendini geliştirmek için önce bir İtalyan ve Alman markasının Türkiye distribütörlüğünü üstlendi:

- Distribütör olunca fabrikalarını rahatça gezdim. Amacım hırsızlık yapmak değil, görerek kendimi geliştirmekti. Nitekim hiçbir yabancı makineyi birebir kopyalamadım.

Seri üretime geçince makineyi satmak için Vakko’nun da kapısını çaldı. Oradan olumsuz yanıt aldı:

- Biz Alman malından vazgeçmeyiz.

Dönemin önde gelen gömlek üreticilerinden Demir Ural, Akın’a sahip çıktı:

- Getir deneyelim.

Ural, makineden memnun kalınca, sektördeki arkadaşlarına da tavsiye etti:

- Gömlek yakası için Epa Akın makinesini kullanın.

Haluk Akın, makine üretimini çeşitlendirirken gömlekten şaşmadı:

- Kumaş katlama, manşet derken işlevleri ayrı 40 farklı makine üretir hali geldik. Gömlek makinelerimiz 4 kıtada 32 ülkeye yayıldı.

Akın, İstanbul Yenibosna’daki fabrikasında öyküsünü anlatırken ona eşlik eden Ramsey’in Genel Müdür Yardımcısı Sadettin Üçeyler araya girdi:

- Bangladeş’te bir gömlek fabrikası gezdim. Bana sunum yaparken, “Artık Avrupa malı makineler kullanıyoruz” dediler. Makinelere baktım, önemli bir bölümü “Epa Akın”dı. Aynı şeyi Mısır’da yaşadım.

Haberin Devamı

Akın, Mısır’a bugüne kadar 1500 makine ihraç ettiklerini vurguladı:

- Mısır ordusuna, polisine gömlek üreten fabkiraları biz kurduk. Mısır’da pazar payımız yüzde 95. Güney Afika’daki 10 gömlek üreticisinden 9’u bizim makineleri kullanıyor.

Üretim alanını gezerken testleri süren bir makineyi gösterip, sürdürdü:

- Hermes yöneticileri, “Bangladeş’ten aldığımız bazı ürünlerde bakteri kalıntısı saptadık. Bakteri temizleyen bir makine yapabilir misiniz?” dedi. TÜBİTAK desteğiyle “Tunel Finisher” yaptık. Bu makineye giren gömlek, varsa bakterilerden arınıyor.

Makinelerin kilo başına ihracat fiyatını merak ettim, hesapladı:

- 27 dolar olan da var, 46 dolar olan da... İşlevine göre değişiyor...

Haberin Devamı

51 kişilik ekibiyle İtalyan rakibini dize getiren Akın, Çin’e karşı mücadele veriyor...

Dünyanın ünlü markalarının çeşitli ülkelerdeki gömlek üretiminde Epa Akın kullanılıyor...

FUARA UĞRAMAYAN DAVETLİNİN DÖNÜŞ BİLETİ İPTAL OLACAK

İSTANBUL Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Başkanı Ali Kahyaoğlu, 23 Ağustos 2017 günü İstanbul Fuar Merkezi’nde kapılarını açacak “Project Marble Eurasia-Doğal Taş, Mermer Proje ve Teknolojileri Fuarı” için 40’ı aşkın ülkeden “alım heyeti” davet etti.

500’ü aşkın kişiden oluşan heyetleri fuar döneminde ağırlamak için Ekonomi Bakanlığı’nın “Alım Heyeti Desteği”nden yararlandı:

- Alım heyetlerindeki tüm yabancı davetlilerin uçak bileti ve otel masraflarını karşılıyoruz.

Haberin Devamı

Kahyaoğlu, alım heyetleri için önüne iki hedef koydu. İlki ticariydi:

- Yabancı alım heyetleri ile ülkemizdeki üreticiler buluşacak. Çoğu KOBİ olan üyelerimiz, ihracat bağlantısı kurabilecek.

İkinci hedef de Türkiye’nin tanıtımıydı:

- Ülkemiz son yıllarda yaşadığı badirelerle dışarıda olumsuz bir izlenim bıraktı. Alım heyetlerine İstanbul’un tarihi ve kültürel mekanlarını gezdireceğiz. Şehrin canlılığını görecekler. Böylece gönüllü elçilerimiz olarak ülkelerine dönmelerini sağlayacağız.

İMİB, söz konusu heyetlerin temsilcilerine bir de taahhütname imzalattı:

- Masraflarınızı karşılıyoruz ama siz de fuarımızı mutlaka ziyaret edeceksiniz. Fuarı ziyaret etmezseniz, dönüş biletiniz iptal olur. Gelişiniz için harcadığımız parayı sizden tahsil ederiz. Ayrıca, “alım heyeti” olduğunuzu unutmayın. “Gelmişken mal da satayım” demeyin. Bu da dönüş biletini iptal ettiren sebep olur.

Haberin Devamı

Gelenler arasında satış yapmayı deneyen olur mu?

Yazarın Tüm Yazıları