Toplumsal paranoya

DEVLETİN kılcal damarlarına kadar sızan FETÖ’yü temizleyebilmek için devlet kurumlarının darmadağın edildiği bir dönem yaşıyoruz.

Haberin Devamı

Çalıntı soruları alıp başkalarının haklarını yiyerek devlete memur olarak girenlerin FETÖ’cü olsun olmasın işten el çektirilmesini sonuna kadar savunuyorum. O dönemde sınava girip mağdur olanlardan isteyenlere yeni bir sınav hakkı da verilmeli.

Aynı durum öğrenci seçme sınavları için de geçerli. Kim bilir kaç öğrenci çalıntı sorularla kendisinin yerine başkalarının girmesi nedeniyle hak ettiği üniversitede ya da bölümde okuyamadı! Hayatı bambaşka bir yönde aktı. Yıllardan beri sadece İzmir’de bile binlerce gencin kaderiyle oynandığına eminim.
Ancak bu temizlik harekatı sürerken yeni mağdurlar yaratmamak gerek. Darbeden bu yana toplumsal paranoya öyle zirve yapmış ki insanlar işyerindeki çalışma arkadaşlarından, komşularından, yıllardır alışveriş ettiği esnaftan şüphelenir olmuş. ‘Yanlış bir söz söylerim başım belaya girer’ endişesiyle ağızlara kilit vurulmuş.
Bu puslu havayı fırsata çevirmeye çalışan kötü niyetliler çıkar böyle dönemlerde. Rakip şirketi, rakip esnafı, kızdığı şefi, müdürü, çekemediği iş arkadaşını, kavgalı olduğu ev sahibini FETÖ’cü diye ihbar eden ahlak yoksunlarının şu sıralarda işbaşında olduğundan emin olabilirsiniz. Cadı avı çabaları çok fazla olmalı ki Başbakan Binali Yıldırım bile uyarı yapmak ihtiyacı duyuyor.

 

Haberin Devamı

Yıldırım umut veriyor

Yıldırım’ı ilk kez Hürriyet Ege’yi bir ziyareti sırasında yakından tanımıştım. Fotoğraflar ve TV’deki görüntülerinden çok daha sıcak bir insan izlenimi bırakmıştı bende. Gazetedeki sohbet sırasında tahminimden çok daha zeki biri olduğunu düşünmüş ve bunu etrafımdakilerle paylaşmıştım. İstanbul Teknik Üniversitesi Gemi İnşa Bölümü mezunu olan Başkaban Yıldırım toplu sohbet sırasında mühendis kafasıyla pek çok sorumuza çok akıllıca çözümler getirmişti.
Bugünlerde güven bunalımının tepeye vurduğu bir ortamdayız. İnsanların birbirine güveninin sarsıldığı toplumda yeniden güveni, uzlaşmayı sağlayabilmek için en büyük görev hükümete ve siyasi partilere düşüyor. Yeni Kapı Mitingi bu nedenle çok önemliydi.
Dereyi geçmeye çalışırken toplumun tüm kesimlerini kucaklayıcı hamleleri ve taşkınlıkları akıl yoluna getirici adımlarını gördükçe Yıldırım’ın başbakanlığının bir şans olduğunu söyleyebiliriz. Taşlar yerine oturdukça Başbakan Yıldırım’ın kutuplaşmaları törpüleyen kişiliği ve mühendis kafasıyla yeni bir Türkiye’nin inşasında önemli katkıları olacağını düşünüyorum.

Yazarın Tüm Yazıları