Şimdi zeytin zamanı

ZEYTİNİN ve zeytinyağının kalp krizinden, kansere binbir derde deva faydalarını tekrar, tekrar anlatmaya gerek yok. Artık güne yarım fincan zeytinyağı içerek başlayanların sayısı giderek artıyor. Bazı üreticiler zeytinyağlarını küçük şişelerde ilaç gibi satmaya başladı bile...

Haberin Devamı


Ayvalık’ta zeytinlikleri olan eniştemin ben daha çocukken “Zeytinyağının kıymetini bilin. Bir gün gelecek eczanelerde ilaç olarak satılacak” sözleri dün gibi hatırımda. Galiba o günler geldi. Gün yok ki, bir bilim adamı ya da diyet uzmanı zeytinyağının faydalarını anlatmasın.
İyi güzel de bu değerli meyvenin sofralara gelinceye kadar ki yolculuğu nasıl geçiyor? Geçen hafta birkaç gün Seferihisar’ın dağ köylerinden Gölcük ve Gödence’de zeytinin hasattan, yağ haline gelinceye kadar gözledim. Aslında İzmirliler burunlarının dibindeki doğa harikası bu bölgeyi pek bilmez ‘Orda bir köy var uzakta’ diye bakarlar. Halbuki, Seferihisar ve Bademler köyüne sadece 20 - 25 dakika mesafedeler.


GÖDENCE VE GÖLCÜK’TEN KUŞBAKIŞI
Her iki köy de Ege Denizi’ne 500 metre yukarıdan bakarak Yunanistan’ın Samos Adası’nı, Kuşadası’nın Dilek Yarımadası ve Urla’yı kuşbakışı seyrederler. Hem de sonbaharda sarıya, kırmızının her tonuna boyanan yapraklarıyla tam bir renk cümbüşü içindeki bağların, yeşilin her tonunu taşıyan zeytinliklerin, meşe ve çam ormanlarının arasından.
Ama, şu sıralar dağ köylerinin en hareketli zamanı olduğundan kimsenin manzarayı görecek hali yok. Araziler çok eğimli olduğu için zeytini toplamak da kolay değil. Ağaçların altındaki hasat örtüleri, dökülen zeytinler tepelerden aşağı yuvarlanmasın diye desteklerle dik tutulmaya çalışılıyor.
Toplanan zeytin yukarılara hayli zahmetli bir şekilde çıkarıldıktan sonra Gödence’deki yağhanelere taşınıyor. Küçük bir köy olmasına rağmen üç yağhanesi var Gödence’nin... Hepsinin de önü sıkılmak üzere sıraya girmiş zeytin kasaları, çuvallarıyla dolu.
Bu yağhanelerden bir tanesi Köy Kalkınma Kooperatifi’nin. 300 üyesi olan 1972’de kurulmuş Kooperatifin son Başkanı Çağatay Özcan Kokulu. Kooperatifin kuruluş hikayesini, Türkiye’nin o dönemki siyasi tarihiyle birleştirip şiirsel bir üslupla anlatan “Mayıs’ın Gözyaşları” adlı kitabın yazarı aydın bir Gödenceli. Geçen hafta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu köyde ağırlayarak 31 bin litrelik zeytinyağı alım sözleşmesi imzaladı. Yağlar belediye aş evlerinde kullanılacak ve yoksullara dağıtılacak.

Haberin Devamı


YAĞLARI KOOPERATİF ALIYOR
Yağhane Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle modern ve ileri teknoloji ürünü makinelerde donanmış. Günlük 40 ton yağ sıkma kapasitesi var. Makineler her üreticinin ürününü ayrı ayrı sıkabiliyor. Böylece organik üretim yapan ve toprağa değmeden toplanıp, aynı gün kasalarla getirilen ürünlerle, yerlere çırpılıp çuvallara biriktirilerek asit oranı artmış zeytinleri ayırmak mümkün oluyor. Bu ürünlerde sıcak sıkımda ortalama üç kilo zeytinden bir kilo yağ alınırken, soğuk sıkımda 5.5 - 6 kiloda bir kilo yağ alınabiliyor. Soğuk sıkım yağlar zeytinyağının içindeki değerli antioksidan özelliği olan enzim ve vitaminler ölmediği için giderek tüketiciler tarafından daha fazla tercih edilmeye başlandı.
Yağda en önemli konulardan biri pazarlama. Üretici ürününü satmak isterse kooperatif alıyor. Köylünün yağ elinde kalacak endişesi yok. Kooperatif de yağa asit derecesine göre bu yıl litresi 12.5 TL’den 20 TL’ye kadar çeşitli fiyatlandırmalar yapıyor. Asit derecesi 1’in altında olanlar makbul ürünler. Asit oranları 0, 0.2, 0.3, 0.4, 0.5 gibileri ise mükemmel ürünler olarak kabul ediliyor. Kooperatif aldığı ürünleri çeşitli kanallar ve web sitesi üzerinden pazarlıyor.

Yazarın Tüm Yazıları