İzmir için dersler

DEPREMİN birinci günü akşamı Prof. Dr. Ahmet Ercan, enkaz altında en az 150-160 bin kişi olabileceğini, ilk 24 saat sonunda bu insanların ancak yüzde 5’inin yaşayabileceğini söylüyordu.

Haberin Devamı

 

Bazı uzmanlara göre ise yüzde 30’unun üç gün yaşama şansı vardı. İnsanların açlığa ve susuzluğa dayanabildikleri kritik 72 saatlik süre dolduktan sonra az da olsa mucize kurtuluşlar oldu. 6 Şubat depremi, felakette ilk üç günün önemini beynimize kazıdı. Yeni acılar yaşamamak için İzmir’de, İstanbul’da olması beklenen depremlere 6 Şubat ders olmalı. Aslında alınması gereken dersler gözümüzün önündeydi.

İLK DERS ULAŞIM
Birinci ders kurtarma ekiplerini en hızlı şekilde ulaştıracak yolları açmaktı. İlk üç günde ne kadar çok kurtarma ekibi deprem bölgesine ulaşırsa o kadar çok canı kurtarmak mümkündü. Bugünkü teknolojiyle uydu, drone, helikopter, insansız hava aracı gibi pek çok araçla, yıkılan köprüleri, çöken ve hava koşulları nedeniyle kapalı yolları depremden birkaç dakika sonra tespit etmek mümkün.
İlk iki gün sivil araç kalabalığı yolların tıkanmasında büyük rol oynadı. Ailelerine ulaşmak için araçlarıyla yollara çıkanlar belki de yakınlarının hayatlarını kaybetmelerine neden oldular. İlk gün trafik ve çeşitli nedenlerle iş makineleri ve kurtarma ekiplerinin kentlere ulaşımı geciktikçe can kaybı arttı. Böyle felaketlerde görevli olmayan araçların trafiğe çıkışının engellenmesi gerektiğini çok acı bir tecrübeyle öğrendik.
İletişimde aksama bir başka önemli ders oldu. Deprem sırasında direkleri yıkılan, enerjileri kesilen cep telefonu operatörlerinin böyle büyük felaketlere hazırlıklı olmadıkları anlaşıldı. Jeneratörden 9 şiddetindeki depreme dayanacak sinyal direklerine kadar GSM operatörleri için yeni çalışma kuralları belirlenmeli. Ve asker, polis, madenciler başta olmak üzere afet durumlarında işini bilen kurumların bürokratik formalitelere gerek kalmadan derhal müdahale etmelerini sağlayacak düzenlemelerin önemi ortaya çıktı.

Haberin Devamı

İZMİR’DE NELER OLACAK
Olası bir depremde İzmir’de olabileceklerle ilgili Büyükşehir Belediyesi’nin yıllar önce hazırlattığı bir master deprem planı var. Bu planda olası bir depremde neler olabileceği, yıkılacak köprülerden kapanacak yollara, zarar görecek su istasyonlarına kadar her şey tek tek anlatılıyor. Herhalde bu plan sürekli güncelleniyordur. Ayrıca bina envanteri, bölgenin jeolojik yapısının mikro ölçekte incelenmesi gibi çalışmalar yapıldığını da biliyoruz. Ancak durum tespiti yetmiyor, uygulama önemli. O nedenle Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’un geçtiğimiz hafta, “Artık bundan da ders almazsak ne zaman alacağız?” sözleri doğruydu.

Haberin Devamı

DİKİNE TABUTLAR YIKILMALI
Korunacak bölge olarak belirlenen K bölgelerine, vatandaşları kentsel dönüşüme özendirme amacıyla mutlaka yüzde 20 inşaat artışı verilmesi gerektiğini söyleyen Batur, “Bu bölgelerde ömrünü tamamlamış binaları, adeta dikine duran tabutları yeniden inşa etmeli, deprem yönetmeliğine uygun binalar yapmalıyız. Kentsel dönüşümde artık kaybedecek bir dakikamız bile yok. Yaşadığımız bu felaketten merkezi yönetimin de yerel yönetimlerin de odaların da ders çıkarması gerekiyor” diyerek, mahkemelerle kentsel dönüşümü geciktiren ilgili kuruluşları sert bir şekilde eleştiriyordu.
Kahramanmaraş ve 10 ildeki felaket, İzmir ve İstanbul başta olmak üzere her an başka yerlerde yaşanabilir. İzmir’in kaybedecek vakti yok.

Yazarın Tüm Yazıları