Safranbolu’yu keşfetmenin tam zamanı

Geçen hafta Safranbolu’daydım. Safranbolu Belediyesi tarafından organize edilen 21. Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali, 25-27 Eylül tarihleri arasında pandemiye rağmen gerçekleştirildi. Üç gün boyunca yeniden ve başka bir gözle izlediğim Safranbolu, UNESCO kenti ve dünyada tümüyle korunabilmiş 20 şehirden biri.

Haberin Devamı

Hem yeşil, hem deniz mesafesine uzak değil, kayak merkezine de 45 dakika. Büyük bir şans bu. Film seti olabilecek bir plato gibi... Festivale dönersek... Aralıksız devam etme özelliği ile Türkiye’de ilk ve tek belgesel film festivali olma niteliğine sahip. Evleri, eski çarşısı, kanyonlarıyla ve birçok güzelliğiyle birlikte burayı keşfetmek şahaneydi.
Tarihi Çarşı Bölgesi’nden ibaret değil Safranbolu. Yörük Köyü, Hacılar Obası Köyü gibi yapı planı, korunması, kültürüyle eşsiz yerler var. Safranbolu’ya selam olsun...

Salgın günlerinin çalışkan yazarı Altay Öktem

Altay Öktem, eylül ayında iki kitapla çıkageldi. Kitaplardan biri, 9-11 yaş arasındaki çocuklar için yazdığı “Gölgeler Diyarı”. Bu kitap, macerayı seven çocukların yoğun ilgiyle karşıladığı, “Çalılar Diyarı” ve “Kral Kılıçbalığı”nın yer aldığı “Sihriâlem Geçitleri” adlı serinin üçüncü kitabı. Gerçekle hayalin arasındaki sır perdesi yeniden aralanıyor, bu kez sevimli kahramanlarımız gölgelerin yaşadığı karnaval gibi bir diyarda, Kagenokuni’de buluyorlar kendilerini.
“Hava kararıp da bütün ışıklar söndüğünde gölgeler nereye kayboluyor?” diye merak eden çocuklara, “Hiçbir yere kaybolmuyorlar, toplanıp Gölgeler Diyarı’na gidiyorlar” diyebiliriz artık. Aforizmalar ise sözün büyüsüne, anlamın derinliğine inananlar için hazırlanmış bir cep kitabı niteliğinde. Altay Öktem ve kimisi sosyal medyada çokça dolaşan, kimisi henüz keşfedilmemiş olan ama her biri bir hayat dersi niteliğindeki cümleleri bir araya getirmiş.
Şöyle diyor: “Gündelik hayatın tekdüzeliğinden kurtulmak için yalnızca iki seçeneğimiz var: ya âşık olacağız ya da delireceğiz.”

Haberin Devamı

Canan Tan’dan güldüren öyküler

Canan Tan, içinde bulunduğumuz bu kara günlerde okurunun yüzünü yeni mizah öyküleriyle güldürüyor. Canan Tan, Doğan Kitap tarafından yayımlanan “Anneannem İnternette” ismini verdiği yeni kitabıyla iyi bir mizahçı ve de iyi bir gözlemci olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.
Aziz Nesin ve Rıfat Ilgaz Gülmece Öykü Ödülleri’nin de sahibi Canan Tan, romanlarının ve öykülerini yanında mizah alanındaki serüveni de sürüyor. Yazar, “Anneannem İnternette” ile yaşını başını almış bir kadının interneti keşfi yanında, çocukların tüm masumiyetleriyle yaptıkları konuşmaların nasıl eğlendirici, nasıl düşündürücü ve ders verici olduğunu da kaleme alıyor.
Tan, bu güncel 13 gülmece öykü yanında kitabın ikinci bölümünde çağdaş masallara günümüz penceresinden bakarak yine okuru güldürmeyi başarıyor.

Haberin Devamı

Kim ne okuyor?

◊ Yazar Gülseren Budayıcıoğlu, Günhan Kuşkanat’ın “Aşk Bir Kar Tanesi” adlı romanını okuyor.
◊ Akademisyen ve sinema yazarı Fırat Sayıcı, Hülya Uçansu’nun “Bir Uzun Mesafe Festivalcisinin Anıları” adlı kitabını okuyor.
◊ Gazeteci Fikret Ercan, Zülfü Livaneli’nin “Huzursuzluk” adlı romanını okuyor.
◊ Sinemacı Zeynep Atakan Özbatur, Engin Geçtan’ın “Rastgele Ben” adlı kitabını okuyor.
◊ Gazeteci Ayşegül Tabak, Wilhelm Genazino’nun “Aşk Aptallığı” adlı kitabını okuyor.

 

Yazarın Tüm Yazıları