Serdar Ortaç’ın 50 yaş muhasebesi

Ortalamayı yakalayıp, herkesin kalbine tek atışta giren nakaratların formülü onda. İçine konmuş, kulağına fısıldanmış gibi. Ama belki kendisi de korkuyor artık bir “Bilsem ki” ya da “Dansöz” yapamayacağından.

Haberin Devamı

YKS’de Mabel Matiz’in bir şarkı sözü soruldu da soruşturmalar falan, ortalık karıştı ya. Bir de Serdar Ortaç sorduklarını düşünsenize.

Mesela bir “Ayrılık bana yakın değil / Sana uzak ama bana tuzak mı bu?”...

Ya da “Koynumu sarar diye / Fazlası zarar diye / En azı karar diye açıkta kaldım”...

Mesela bir “Aşkın çarşısında, durdum karşısında / Tuttum kollarından hasret çıkacak”...

Ya da: “İtiraf ediyorum sana itiraf. Başladı yaralı aşklara tadilat.

Bakalım kaç kişi doğru cevaplayabilecek...

Zaten kolay anlaşılabilecek bir hayattan da çıkıp gelebilecek sözler değil bunlar. Yeni single’ı “Biz İstemesek” için Hürriyet Pazar’da Hakan Gence’yle bir söyleşi yaptı.

Sorular da cevaplar da baştan sonra 50 yaşında bir adamın aşk, aile, çocuk, para, iş üzerine hayat muhasebesi.

Haberin Devamı

Serdar Ortaç’ı dışarıdan siz, ben başka anlatabiliriz: Çok popüler bir popçu. Son yıllarda ayrılık, hastalık, ekonomik sorunlar biraz üst üste geldi; duraladı. Ama daha uzun yıllar farkında olmadan nice Serdar Ortaç şarkısını ezberlemiş bulacağız kendimizi.

Ama Serdar Ortaç’ı kendisinden dinlediğinizde ortaya çok üzücü bir tablo çıkıyor.

Pişmanlıkları boyunu aşmış, özlemlerine çok geç kalmış...

Bilerek yalnızlığı seçmiş; çoluk, çocuk, eş, dost etrafında kimsesi olmayan, 50 yaşında MS hastası bir adam.

Kendi falını açsa...

SAĞLIK: MS, insanın bütün dengesini sarsan, ağır bir hastalık. Bununla yaşamaya alışmış ama bazen ayakta zor duruyor ve ayağı çok ağrıyor. “Ayağın ağrıdığı için yatakta eskisi kadar neşeli olmayabilirsin” diyor.

AŞK: Chloe’yle beraber yaşlanıp mezarlarının bile yan yana olmasını istermiş. Yorulmuş, canı hiç çekmiyor, artık ilişki istemiyormuş.

ÇOCUK: İstemezseniz sorun yok. Ama isteyip de 50 yaşında sahip olamadıysanız mesele. O treni kaçırdığını düşünüyor: “Çocuğum 10 yaşına geldiğinde ben 60 olacağım. Allah belki de benim çocuk sahibi olmamı istemedi.”

PARA: Onlarca hit şarkının sahibinin bugün sadece bir evi, bir arabası bir de bisikleti var. O ev de banka kredisiyle. “Har vurup harman savurdum. Belki de Allah bu yüzden bana bu hastalığı verdi” diye düşünüyor.

Haberin Devamı

DOSTLAR: Bir zamanlar borç verdiklerinin şimdi yanında olmadığını söylüyor. Ömrü kazık yiyerek geçmiş, “Kimseye değil, kendine küstüm” diyor.

* Serdar Ortaç’a sorduğunuzda, neresinden tutsanız elinizde kalan bir hayat.

Bir gecede her şey değişir mi?

50 yıllık ömründe hemen her konuda nedamet getiriyor. Ama iş müziğe gelince asla taviz yok. Bakın orada haklı tespitlerinde: “Beni Zincirlikuyu’ya gömene kadar Serdar’ı bitiremezler. Tam ‘Bitti’ dediklerinde bir gece otururum, ‘Haber Gelmiyor Yârdan’ diye bir şey yazarım, olaylar değişir!”
Yalan mı söylüyor?
Genci yaşlısı, şehirlisi taşralısı, okumuşu okumamışı bütün bir halkı ensesinden kedi yavrusu gibi kapma yeteneği var Serdar Ortaç’ta.
Ortalamayı yakalayıp, herkesin kalbine tek atışta giren nakaratların formülü onda. İçine konmuş, kulağına fısıldanmış gibi.
Diyor ki: “Beni eleştirenler ‘Bilsem ki’ ya da ‘Dansöz’ gibi bir şarkı yapsınlar, sonra konuşalım!”
Ama işte belki kendisi de korkuyor artık bir “Bilsem ki” ya da “Dansöz” yapamayacağından.
Halbuki Serdar Ortaç “başkalığı” için 50 yaş ve MS nedir ki?

 

 

Yazarın Tüm Yazıları