Sorun küreselse ülkesel çözüm olmaz

ADI üstünde, bu bir pandemi! Yani dünyanın hemen her coğrafyasını, her ülkesini ilgilendiren küresel bir virüs salgını. Bu nedenle sakın ola ki şu iki yanlışa düşmeyelim:

Haberin Devamı

YANLIŞ 1: Ülke düzeyinde bölgesel ya da şehirsel çözümlere güvenmeyin. Örneğin, eğer İzmir’de yeni bir hasta teşhis edilmişse bilin ki Bodrum’da da Marmaris’te de Kilis’te de Artvin’de de güvende olamazsınız. Yeni koronavirüs herhangi bir şekilde komşu şehir ve kasabalarda da ortaya çıkabilir.

Sorun küreselse ülkesel çözüm olmaz

YANLIŞ 2: Bizim ülkede yok ama komşularımızdan herhangi birinde eğer hâlâ yeni vakalar ortaya çıkıyorsa, aklı olan hiç kimse ülkesinde huzur içinde oturmaz, oturamaz, oturmamalı. Zira herhangi bir nedenle virüsün bir ülkeden diğer ülkeye ulaşması her zaman mümkündür.

NETİCE ŞUDUR: COVID-19 pandemik bir meseledir. Bu nedenle, küresel bir sorun olarak kabul edilmelidir. Herhangi bir şehirde ya da ülkede vaka sayısının sıfıra inmesi bile, virüs dünya ölçeğinde kontrol altına alınmadığı sürece, güvence anlamına gelmemektedir. Virüse karşı etkili aşı veya ilaçlar bulunana kadar kimse ama hiç kimse kendini güvende hissetmesin, rehavete kapılıp önlemleri gevşetmesin.

Haberin Devamı

Sorun küreselse ülkesel çözüm olmaz

UÇAK SEFERLERİ YENİDEN BAŞLADI

İKİ gün önce yeni normalin ilk günüydü ve pek çok alanda “normale geri dönüş” işaretleri yaşandı. O işaretlerin en önemlilerinden biri de THY’nin iç hat seferlerini başlatması oldu. Bana göre, yurtiçi veya yurtdışı yolculuklarda uçakla seyahat en güvenli seçimlerden biridir. Üstelik THY yetkilileri, pandemi nedeniyle bulaşmaya karşı çok ciddi önlemler de almışlar. Ben kendi adıma bu yazıda Ahmet Hakan gibi evimin balkonunda ya da bahçesinde değil, deniz kenarında yüzerek ve güneşlenerek geçirmeye kararlıyım. Çünkü bana göre yaz demek balkon değil, deniz demek. Kafede keyif çatmak değil, kumlarda kırlarda yürümek demek. Kanepelere uzanıp okumak yerine, kuytu köşelerde kitap kurdu alışkanlığını sürdürmek demek...

Haberin Devamı

KÖTÜ HABER

AMELİYAT SONRASI ÖLÜM RİSKİNİ DE YÜKSELTİYOR

BIRMINGHAM Üniversitesi (İngiltere) uzmanları, birbirlerinden farklı 235 hastanede COVID-19 enfeksiyonuna yakalanmış ve enfeksiyonlu iken ameliyat edilmiş 1128 hastanın verilerini incelediklerinde şu sonuca varmışlar: COVID-19 ile enfekte iken ameliyat olan hastalarda ameliyatı izleyen ilk bir ay içerisinde ölüm oranı ciddi bir şekilde artabiliyor. Artış, hasta erkek ise daha da yüksek rakamlara varabiliyor. Bu önemli araştırma ünlü tıp dergisi The Lancet’te yayınlandı.

Sorun küreselse ülkesel çözüm olmaz

D VİTAMİNİ STOKLARINIZ NE DURUMDA

D vitamini stoklarımız bağışıklık sistemimizin en önemli güvencelerinden biri. Eğer rakamsal olarak stok düzeyimiz, yani depoladığımız D vitamini miktarı 50’nin altındaysa dikkatli olmamız, 30’un altındaysa hemen acil durum ilan etmemiz lazım. Doğru olanı stokları güneşlenerek doldurmak. Güneşli yaz günleri bunun için çok büyük bir fırsat ama herkes bu fırsatı yakalayamayabiliyor. Ayrıca bazıları da güneşlenmelerine rağmen şu veya bu nedenle stoklarını yeterince dolduramıyor. Bu gibi durumlarda da seçenek D vitamini takviyesi kullanmak oluyor.

Haberin Devamı

Prensip olarak, D vitaminini bir ilaç gibi düşünmeniz ve kullanacağınız takviyenin günlük dozu ve süresini doktorunuz ile birlikte belirlemeniz lazım. Günlük takviye dozu 500-2000 mg arasında değişebiliyor.

BİR HABER

YENİ İŞ MODELİMİZ: FLEXİ TİME!

ESNEK çalışma modeli (flexi time), COVID-19 salgınının zorunlu kıldığı yeni ve farklı bir çalışma şekli. Modelin en yaygın ve en çok kullanılanı ise “evden çalışmak” ile yürütülenidir. Modelde işyerine gitmeden, belirli bir saat ritmi veya kısıtlamasına uymadan, “buluşma/paylaşma” esaslı bir sistem uygulanıyor. Uzmanlara göre de modelde ciddi bir verimlilik kaybı olmuyor. Tek sorun yüz yüze ve bir arada çalışamamanın getirdiği takım ruhu eksikliği... Anlaşılan o ki salgın bitene kadar bu model hep gündemde olacak, yaygın şekilde uygulanacak.

 

Yazarın Tüm Yazıları