En iyi ve en kötü ilk 10

Beslenmenin önemini hepimiz öğrendik. Ağzımıza attığımız her lokmanın sağlığımızı etkilediğini, özellikle 50 yaş sonrasında “can boğazdan gelir” cümlesinin “can boğazdan gider” şeklinde değiştirilmesi gerektiğini fark ettik. Beslenme tedbirlerinin sadece tuzu, şekeri, unu azaltmaktan ibaret olmadığını da anladık. Ama bazı ek bilgilere daha ihtiyacımız olduğu kesin. Biz de bugün o bilgilerden birine, besin seçimlerinde “en iyi ve en kötü ilk 10’a” yer verelim dedik. Buyurun...

Haberin Devamı

EN İYİLER

1- Koyu yeşil yapraklı her türlü sebze ile yeşillik diye tanımladığımız doğal lezzetlerin tamamı. Mesela ıspanak, pancar, marul, maydanoz, roka, tere, fesleğen, nane, kekik, kuzukulağı, dereotu. Her türlü sebzenin her çeşit turşusu.
2- Meyvelerin az şekerli ve taze olanları. Örneğin her türlü böğürtlen, koyu kırmızı, mor ya da siyah meyvelerin tamamı. Nar, çilek. Turunçgillerin hepsi.
3- Soğan, sarımsak ve saz arkadaşları: Mesela pırasa, taze yeşil soğan.
4- Kırmızı-mor mucizelerden oluşan sebze ve bakliyat ailesi. Öncelikle de domates, kırmızı pancar, mor lahana. Sonra da siyah fasulye, beluga ve yeşil ya da kırmızı mercimek...
5- Her türlü kuruyemiş. Özellikle de ceviz, fındık, badem, yer fıstığı, Antep fıstığı. Tabii olanı, kavrulmayanı, tuzlanmayanı, taze olanı... Ayrıca her türlü çekirdek ve tohum. Öncelikle de kabak ve ayçiçeği çekirdeği, susam, keten tohumu. Onların da kavrulmayanı, tuzlanmayanı...
6- Baklagillerin tamamı: Sırasıyla mercimek, kırmızı/mor/beyaz kuru fasulye, maş, bezelye, börülce, bakla ve nohut...
7- Lahana grubu: Beyaz, karalahana, karnabahar, turp ve arkadaşları.
8- Balıkların tamamı. Özellikle de soğuk sularda doğal ortamda yetişen yağlı küçük balıklar. (Yavru, bebek balıklar değil!)
9- Yumurta. Tabii ki serbest dolaşan tavukların yumurtaları.
10- Yoğurt. Muhakkak ki ev yapımı probiyotik zengini halis köy yoğurdu.,

EN KÖTÜLER

Haberin Devamı

1- Şekerlerin her türlüsü.
2- İşlenmiş beyaz un ve undan üretilen her türlü besin. Bilhassa beyaz ekmek, fırın-pastane ürünü atıştırmalıklar ve paketlenmiş atıştırmalıklar.
3- Kola, fosforik asit, tatlandırıcı, mısır şurubu, aroma, gaz içeren her türlü içecek. Yani gazozlar, kolalı meşrubatlar, buzlu çaylar ve endüstriyel limonatalar.
4- Cipslerin her türlüsü ama ille de ve öncelikle patatesten yapılanları. Ve tabii ki kızartılmış patates. Özellikle de fastfood zincirlerinin patates
kızartmaları.
5- İşlenmiş etlerin tamamı. Öncelikle de salam ve sosis, tütsülenmiş etler...
6- Kızartılmış her türlü yiyecek, bilhassa tekrar tekrar kullanılan kızartmalık yağlarda hazırlanmış fastfood kızartmalıklar. Pek sevdiğimiz ev yapımı sebze kızartmaları. İlle de yiyecekseniz bari tek kızartmalık yağda pişirin ve üzerine bol bol salça, sarımsaklı yoğurt ekleyin...
7- Yağda kızartılmış unlu, şekerli tatlıların tamamı.
8- Yanmış unlu, nişastalı yiyecekler. Mesela kızartılmış ekmek, yanık bisküviler, yanık pastane-fırın ürünleri.
9- Aşırı tuz eklenmiş her türlü gıda.
10- Ve tabii ki Çin tuzu eklenen her türlü besin. (Hazır çorbalara dikkat!)

Haberin Devamı

Hangi soruna hangi probiyotik?

Probiyotikler sağlığa yardımcı dost bakteriler. Yetişkin birinin bağırsaklarında ortalama 100 trilyon civarında probiyotik bakteri var. Hepimiz bu bakterilerle birlikte yaşıyoruz; biz yiyip içtiklerimizle onları beslerken, onlardan da pek çok konuda yardım ve destek alıyoruz.
Çocuk ve yaşlıların bağırsakları da probiyotik bakterilerle yüklü. Çocukların bu harika canlılarla tanışmaları doğumla birlikte başlıyor, emzirme sürecinde devam ediyor.
Probiyotikler herkese her yaşta lazım bakteriler: Bağışıklık, şeker, kolesterol dengesi, sağlıklı hazım fonksiyonları, detoks süreçleri ve daha pek çok fonksiyonumuz onlara emanet.
Böyle olduğu için de probiyotiklerden zengin beslenmek (yoğurt, kefir) veya bu bakterileri içeren desteklerden istifade etmek sık gündeme gelen bir konu oldu. İmkanı olanlar “takviye hapları listesine” omega-3, B 12, D vitamini yanında bir de probiyotikleri ekledi.
Ne var ki burada da mühim bazı ayrıntılar söz konusu. Zira her probiyotik aynı işi görmüyor. Her probiyotik aynı sağlık süreçlerini yönetmiyor. Her probiyotiğin farklı özelliği var.
Ve biz bu nedenle sayfamızın bir bölümünü probiyotiklere ayırdık. Kilo kontrolünde hangi probiyotikler daha etkili? Kabızlar hangi probiyotiği, ishali olanlar hangi probiyotik desteğini kullanacak, bağışıklığı güçlendiren, beyin sağlığını destekleyen, genel sağlığa güç veren probiyotikler neler? Bu soruların yanıtlarını vermeye çalıştık.
Soruların cevabını da Yaşasın Hayat Şile Sağlıklı Yaşam Merkezi’nin medikal direktörü Dr. Murat Keklikoğlu’na bıraktık. Buyurun...

Haberin Devamı

Kabızlıkta hangileri faydalı?

Kabızlık hareketsizlikle artış gösteren, beslenmeyle ve bazı kronik hastalıklarda ilgili bir yakınma. Hassas bağırsak dediğimiz iritabl kolon sendromu olanlarda ana şikayet genellikle kabızlık. Bu duruma kabızlığın baskın olduğu hassas bağırsak sendromu deniyor. Kabızlığın pek çok tedavisi ve önlemi var. Son yıllarda beslenme tarzında yapılan değişiklikler ve kabızlığa özel probiyotik desteklerin kullanımı popülerliği artan alternatif yaklaşımlar. Yapılan çalışmalarda belirli probiyotik destekleri alanlarda kabızlığın azaldığı, ayrıca şişkinlik ve gaz gibi ona eşlik eden yakınmalarda azalma olduğu gösteriliyor. Kabızlıkta düzelme sağlayabilen probiyotikler B. longum, B. lactis, S. cerevisiae ve L. acidophilus, L. reuteri, L. plantarum, L. rhamnosus ve B. animalis kombinasyonları. Kabızlık için probiyotik kullanımında desteklerin bu türlerden birini ya da birkaçını içermesinde fayda var. 

Haberin Devamı

İshalde hangi probiyotik kullanılmalı? 

İshal genellikle akut bağırsak enfeksiyonlarına bağlı ve kısa süreli olmakla birlikte bazı kişilerde kronik bir sorun haline gelebiliyor. Probiyotik desteklerin ilk kullanım alanlarıdan biri olan ishalde bu desteklerin besin zehirlenmesi ve gastroenterit gibi durumlarda dışkılama sıklığını azalttığı biliniyor. 30’u aşkın probiyotik çalışmasında yapılan bir tarama probiyotiklerin çeşitli nedenlere bağlı diyare (ishal) riskini yüzde 34 oranında azalttığını gösteriyor. İshalde etkili probiyotik türleri Lactobacillus rhamnosus GG, Lactobacillus acidophilus ve Lactobacillus bulgaricus bakterilerini içeriyor.Antibiyotik kullanımı bir diğer sık ishal nedeni. Antibiyotik tedavisi enfeksiyona neden olanların yanı sıra bağırsaklardaki yararlı bakterileri de öldürdüğünden antibiyotik kullanımı sonrasında bağırsaklarda bakteri dengesinin bozulması iltihap ve ishale neden olabiliyor. Bu konuda yapılan 80’den fazla çalışmada probiyotik desteklerin antibiyotikle bağlantılı diyareyi yüzde 42 oranında azalttığı bulunmuş.Bazen kabızlık yerine diyarenin ön planda olduğu hassas bağırsak sendromunda, yapılan araştırmalar B. coagulans, S. boulardii ve kombine verilen Lactobacillus ve Bifidobacterium türlerinin etkili olduğunu göstermiş. Hassas bağırsak sendromunun rahatsız edici diğer belirtileri olan karın ağrısı, şişkinlik, gaz ve bulantı gibi yakınmalar da probiyotik desteklerden yarar görebilir. Araştırmacılar probiyotiklerin sindirim işleviyle de alakalı bir hormon olan melatonin düzeylerinde artışa yol açtığını düşünüyor.

Haberin Devamı

NTV’de Yaşasın Hayat

Her hafta cumartesi 18:15 ve pazar 12:15’te NTV’de yayınlanan “Yaşasın Hayat” programımızın bu haftaki konusu “Stres: Savaşalım mı, sıvışalım mı?” olacak.
Melda Yücel Kocaalp ile bu bölümde stresin sağlığımıza olan etkilerini detaylı olarak konuşacağız.

Yazarın Tüm Yazıları