Çocuklar evde enerji atamıyor

Uzun yıllardır çocukların ‘yaramaz’ veya ‘hareketli’ olması hiperaktiviteyle ilişkilendiriliyor. Çocuk evin içinde top oynamak istese, sokakta biraz koştursa, arkadaşına hareketli şakalar yapsa “Bizim çocuk hiperaktif!” denilerek konu kapatılıyor. Oysa uzmanlar “Hiperaktivite özel bir durumdur ve teşhisini ancak uzmanlar koyar” diyor.

Haberin Devamı

“Her hareketli çocuk hiperaktif değildir”

Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Prof. Dr. Özgür Öner “Bir çocuğun hareketli olması hiperaktif olduğu anlamına gelmez. İnternetteki testler de çoğu zaman doğru sonuç vermez. Hiperaktivite teşhisini bir uzman koymalı” diyor ve ekliyor: “Hiperaktivite için çocukta belirli şikâyetlerin görülmesi gerekir. Örneğin, yaş önemli bir unsurdur. Her yaşın ayrı bir hareketlilik oranı vardır. Ayrıca şikâyetler birden fazla ortamda mı ortaya çıkıyor, sorusuna da net bir şekilde ‘evet’ denmesi gerekir.

Yani çocuğun hem evde hem okulda hem sokakta hem misafirlikte aşırı hareketliliği göze çarpıyor mu? Elbette teşhis için bu da yeterli değildir. Şikâyetler en az 6 ay boyunca sürmelidir. Diğer yandan, yıllar yılı çocuğun sakinliğinden söz edilmiş ama 14 yaşına geldiğinde birden hareketlendiyse ona da ‘hiperaktif’ denemez. Bir çocuğun kıpır kıpır olması, kabuğuna sığamaması onu ‘hiperaktif’ yapmaz. Yani hareketlilik tek başına bir sorun teşkil etmez.

Haberin Devamı

Ancak bu davranış sonucunda çocuğun hayatı, akademik başarısı, sosyal ve arkadaşlık ilişkileri, aile içi ilişkileri olumsuz etkileniyorsa bundan şüphelenilebilir. Teşhisi koyması gereken de yine uzmandır, aile değildir.”

“Besin desteği almak çok önemli”

Şimdiye dek yaptığı birbirinden farklı ilaçlarla tanınan Eczacı Mehmet Müderrisoğlu ise konuya bambaşka bir açıdan yaklaşıyor. Müderrisoğlu, besin takviyelerinin çok önemli olduğunu, çocukların vitamin ve mineral eksikliklerinin de bu konuda belirleyici olduğunu ifade ediyor. “Eskiden büyüklerimiz, çocuklarını yüksek tavanlı ve ortalama 200 metrekare genişlikteki evlerde büyütürdü. Bu evlerde çocuklar enerjilerini atabiliyor; kapının önüne çıkıp sokakta oyun oynuyor, toprakla haşır neşir oluyordu. Şimdi ise çocuklar çeşitli gerekçelerle sokağa çıkamıyor. Diğer yandan şehirlerde yaşıyoruz ve evler epeyce küçüldü. Çocuklar 20 metrekare evlere sıkıştı. Dolayısıyla enerjilerini atamıyorlar. Üstelik evlerde de sürekli engelleniyorlar.

Çocuk azıcık koştursa anne ‘Aman oraya dikkat et!’ diye çocukları sürekli engelliyor. Böyle olunca da çocuklar doluyor ve enerjileri içlerinde birikiyor. Sonra da çocuk birden ‘Bu yıl okula başlıyorsun’ diye okula gönderiliyor ve zembereği boşalmış saat gibi tüm enerjisini okulda atmaya çalışıyor. Bu kez de çocuğa ‘çok hareketli’ veya ‘hiperaktif’ demeye başlıyorlar. Bu sebeple de çocuklar yeşil reçeteli ilaçlara yönlendiriliyor. Oysa bu ilaçların yan etkileri olabiliyor ve gelecekte çocukları ne gibi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya bırakacağı da pek bilinmiyor” diyor.

Haberin Devamı

“Çözüm için süreç şart!”

Eczacı Mehmet Müderrisoğlu çocukların da yetişkinlerin de yeterince sağlıklı beslenemediğini ifade ediyor: “60 yıl önce yapılmış araştırmalarda, o zamanın bitkilerinin besin değerleriyle bugünkülerin besin değerini karşılaştırdığımızda aynı sonuçlara erişemiyoruz. Yani besin değerleri hızla kayboluyor. Demek ki, ne yaparsan yap, doğru beslenmek mümkün olamıyor. Bu sebeple besin destekleri kullanmak gerekiyor. Bunu da doğal yollardan almak önemli.

Örneğin Amerikan ginsenginden elde edilen cereboost adında bir madde var. Bu madde, klinik çalışmaları yapılmış ve dört amaçla kullanılıyor. Bunlardan ilki çocuklardaki hiperaktiviteyi kontrol altına alıyor, ikincisi hafızayı güçlendiriyor, üçüncüsü dikkat eksikliğini gideriyor ve son olarak bilgiye ulaşım sürecini hızlandırıyor. Çocukları doğru beslemek, onları desteklemek ve enerjilerini atabilecekleri ortamlar hazırlamak gerekiyor. Çocuk hâlâ ‘hareketlilik’ şikâyetleriyle karşılaşıyorsa işte o zaman bir uzmandan teşhis koyması istenebilir. Sabırlı olun.”

 Hadi gidelim

Haberin Devamı

Bir Bavul Masal
Çocuk tiyatrosunun en sevilen isimlerinden Mehmet Erbil, bavuluna doldurduğu masallarla çocukların karşısına çıkıyor.
Yer: İstanbul Oyuncak Müzesi
Tarih: 3 Şubat Cumartesi
Saat: 14:00
Yaş: Her yaşa uygun
İletişim: (0216) 359 45 50
Fiyat: 195 lira

Haftanın kitabı

“Bay Turuncu Kuş” konuşmakta zorlanan bir kuşun hikâyesini anlatıyor. Bu kitap sayesinde çocuklar empati kurmayı öğreniyor.
Yayınevi: İnci Çocuk Yayınları
Yazan: Mayda Tosun
Resimleyen: Ervin Eker
Tür: Öykü Yaş: 3+
Sayfa: 36 Fiyatı: 90 lira

Yazarın Tüm Yazıları