Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan GümüşYazarın Tüm Yazıları

Bazı kritik hamleler

ORTADOĞU ve Yakın Doğu bölgesinde kritik hamlelerin yaşandığı bir dönemden geçiyoruz.

Haberin Devamı

Hasımlar barışma, ilişkileri normalleştirme yoluna girerken ticaret yollarıyla jeopolitiği şekillendirmeye yönelik adımların atıldığını görüyoruz.

İSRAİL-SUUDİ BARIŞI

İSRAİL, son yıllarda Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn gibi Arap ülkeleriyle ilişkileri normalleştirme adımları atarken Suudi Arabistan ile de gizli müzakerelerin sürdüğüne dair haberler geliyordu.

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman da ABD’de Fox News’a verdiği röportajda İsrail ile normalleşmeye her gün daha fazla yaklaştıklarını söyledi. Prens, İsrail ile anlaşmanın Filistin devletinin kurulması konusunda büyük ilerlemeler içermesi gerektiğinin de altını çizdi.

AMERİKA ARABULUCU

2020’de İbrahim Anlaşmaları sayesinde İsrail’i BAE ve Bahreyn ile barıştıran ABD, bu kez Ortadoğu’nun kritik aktörlerinden Suudi Arabistan ile İsrail ilişkilerinin normalleşmesini istiyor.

Haberin Devamı

Washington bunu yaparken bölgede artan Çin, Rus ve İran nüfuzuna karşı bir denge arıyor. Bilindiği gibi Çin, geçtiğimiz aylarda İran ile Suudi Arabistan arasındaki küskünlüğü sona erdirmeyi başararak bölgede önemli bir siyasi gücü olduğunu göstermişti.

KORİDOR SİYASETİ

ÇİN, malûm 2010’lu yıllardan bu yana ülkesini Afrika, Asya ve Avrupa’ya karadan ve denizden bağlayacak ticaret yollarını kapsayan Kuşak Yol projesini hayata geçirmeye çalışıyor. Yerel projelere finansman desteği de sağlayan Çin, böylece siyasi nüfuz alanını da bir anlamda genişletiyor. Çin’in bu artan ekonomik ve siyasi etkisine karşılık ABD, Asya’da Hindistan’ı önemli bir ortak olarak görüyor.

ALTERNATİF İPEKYOLU

İŞTE bu çerçevede ay başında Hindistan’ın Yeni Delhi kentinde yapılan G20 zirvesinde Çin’in ‘Kuşak-Yol’ projesine karşılık Hindistan’dan Arap ülkeleri ve İsrail üzerinden Avrupa’ya uzanacak yeni bir ticaret koridorunun planı açıklandı. Projeye ABD ve AB de destek veriyor.

Türkiye’yi dışlayan ‘Hint-Ortadoğu-Avrupa Ekonomik Koridoru’ projesi tam da Ankara’nın Basra Körfezi’nin Irak üzerinden karayolu ve raylı sistemlerle Türkiye’ye bağlanmasına dair ‘Kalkınma Yolu Projesi’ni hayata geçirmeye çalıştığı bir dönemde gündeme geldi.

Haberin Devamı

NE ANLAMA GELİYOR

BATI, yeni ticaret yoluyla Çin’in nüfuzunu azaltmaya çalışırken bir yandan da bölge ülkeleri ve İsrail’i karayolu, demiryolu, enerji hatları gibi altyapı projeleriyle birbirine bağlayarak siyasi yakınlaşmayı, ekonomik işbirliğiyle de desteklemeyi hedefliyor.

Yeni Delhi’de projenin hayata geçirilmesi için mutabakat zaptı imzalanırken, iki ay içinde bir eylem planının hazırlanması hususunda uzlaşma sağlandı.

TÜRKİYE NİYE YOK

YÜZYILLARDIR Doğu-Batı ekseninde önemli bir köprü vazifesi gören Türkiye, haklı olarak projeye tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha G20 dönüşü “Türkiye’siz koridor olmaz” diyerek kesin tavrını ortaya koydu.

Haberin Devamı

Hafta içi New York’ta yapılan Concordia Zirvesi’nde de Basra Körfezi’ni Irak ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya bağlayacak Kalkınma Yolu için ‘kararlı’ olduklarını söyledi. Ankara’nın Irak’ın istikrarına da katkı sağlayabilecek bu yol hattı için Bağdat ile temas halinde olduğu biliniyor.

UZUN VADELİ PROJELER

HİNT koridoru harita üzerinde denizyoluyla Körfez’de BAE’ye ulaştıktan sonra karadan Suudi Arabistan, Ürdün ve İsrail üzerinden denizyoluyla Avrupa’ya devam ediyor. Haritada bile Türkiye’nin önerdiği Irak hattı daha makûl duruyor.

Orada ise Irak’taki siyasi istikrarsızlık ve finansmanın nasıl sağlanacağı gibi durumlar sorgulanıyor. Her halükarda Irak hattı da, Hint kuşağı da henüz planlama aşamasında, uzun vadeli ve pahalı yatırımlar aynı zamanda.

Haberin Devamı

Jeostratejik hesaplar da olsa koridorların inşa edilmesinde verimlilik ve kârlılık gibi unsurlar da belirleyici olacaktır. Dolayısıyla planlamada iki hattın entegrasyonu gündeme gelebilir.

Yazarın Tüm Yazıları