Düşler ve ötesi

Amatör Küme’nin soğuk ve ıssız yıllarında yazılmıştı o marş... Herhangi bir takıma gönül vermiş, tribünde en az 10 maç izlemiş herhangi bir futbol sevdalısı için bir marştan öteydi. İnsanın içine işliyordu. Sarsıyor, canını acıtıyordu. Adı ‘İsyan Marşı’ idi ama ondan da öte bir inanç, umut destanıydı o harika dizeler...

İşte dün o inancın, o umudun ete kemiğe bürünmüş haliydi karşımızdaki. İsyan Marşı’nın en özel bölümünde ‘And olsun ki döneceğiz’ diyen inanç süvarileri dönmüş, Süper Lig tribünlerinde yerini almıştı. Hem de ‘Unutmadık, kurduğumuz o düşleri’ pankartı eşliğinde.İlk düdükle başlayan İsyan Marşı, yıllar önce yitirdiği bir büyüğe verdiği sözü yerine getiren, o hazzı yaşarken gözünden iki damla yaş süzülen bir yüreğin haykırışıydı aslında.Sahada da bir haykırış vardı. Yılların Gençlerbirliği, en büyük gücünü arkasına alan Göztepe’yi nasıl durduracağını düşünür gibiydi. Başka nasıl açıklanabilirdi ki Mesut Bakkal’ın yüzüne yansıyan endişe? Nasıl anlatılabilirdi Göztepe’nin futbol sanatçısı Castro’nun topu her alışında ‘Cehennem zebanisi’ misali başına dikilen iki rakibin faulleriyle önlenme çabası!Ama dün özel bir gündü... Bu büyük buluşmanın zaferle süslenmesi gerekiyordu bir kere... Gençlerbirliği’nin önlemleri de bir yere kadardı. Sahada ilmik ilmik işlediği sağ kanadı alın teriyle sulayan Sabri’nin önce faule karşın ayakta kalan emekçiliği, ardından kestiği harika toptaki ustalığı Oscar’lık bir bitirişle süslenince kırıldı prangalar.Gençlerbirliği köşesinde ayağa kalkmaya çalışan bir boksör gibiydi. Daha gardını almaya fırsat bulamadan yine Sabri’nin ustalığının damga vurduğu, Tayfur’un enerjisinin süslediği gol, Bornova’da hem tabelayı hem de coşkuyu ikiye katlıyordu. İlk yarının sonunda rakip umutlansa da, ikinci yarı başında Gouffran ve Ghilas olmayacak golleri kaçırsa da, Jahoviç “Bu gece üzülmek olmaz” diyen isim oluyordu.Evet, biliyoruz ki Göztepe’nin hayalleri Süper Lig ile sınırlı değil. Düşler tiyatrosunda buraya kadar müthiş bir hazla gelindi. Bundan sonra ikinci perde açılacak. Çünkü önümüzde düşler ve ötesi var.
Yazarın Tüm Yazıları