Sürdürülebilirliği konuştuk ama madalyonun diğer yüzü de var

TÜSİAD, İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma  Derneği ve Global Compact Türkiye plastik ile mücadeleyi hızlandırmak için hafta ortasında “İş Dünyası Plastik Girişimi” ni duyurdular.

UNDP’nin de desteklediği, İstanbul’daki “Sürdürülebilir Yaşam Festivali 2019” aynı günlerde düzenlendi.

Dünyanın farklı ülkelerinden iklim değişikliği, sosyal girişimcilik, yerel kalkınma, sürdürülebilir tarım, çocuk işçiliği gibi konulara eğilen filmleri izlemek için son tarih bugün.

Ayrı bir yazıda ele alacağım WRI Sürdürülebilir Şehirler Sempozyumu’nda Avrupa’da bazı şehirlerin “Sıfır Karbon” hedefine ulaşmak için neler yaptıklarını dinledik.

16. İstanbul Bienali’nin Pasifik Okyanusu’nun dibinde plastik yığınını referans almasından sonra duyurulan “İş Dünyası Plastik Girişimi” denizlerimizde alarm zillerinin çaldığı bir döneme rast geliyor.

Zira Greenpeace Türkiye geçtiğimiz ayın sonunda açıkladığı  “Türkiye’deki Deniz Canlılarında Mikroplastik Kirliliği” Raporunda Marmara, Ege ve Akdeniz’deki plastik kirliliğine dikkat çekmişti.

TEK KULLANIMLIK PLASTİKLER BALIKLARDA

Rapora göre, Türkiye’de incelenen barbun, istavrit, tekir, kefal gibi balıkların yüzde 44’ünde mikroplastik var.

Yine aynı rapora göre kırmızı karideslerin yüzde 18’inde, bol miktarlarda tüketilen midye dolmaların ise yüzde 91’inde mikroplastik bulunmuş.

Mikroplastiklerin çoğunluğunu tek kullanımlık plastiklerin üretiminde kullanılan polimer tipteki plastikler oluşturuyor.

Tek kullanımlık ürünler bildiğiniz gibi Avrupa Birliği’nde yasaklanmış durumda.

İş Dünyası Plastik Girişimi’ne dönersem, girişimin amacı özel sektör kuruluşlarının plastiğe yönelik taahhütte bulunmalarını ve taahhütlerini şeffaf bir şekilde yıllık olarak raporlamalarını sağlamak.

2020 yılına kadar bünyesindeki şirketlerde tek kullanımlık plastik tüketimine son vereceğini taahhüt eden Koç CEO’su Levent Çakıroğlu’nun dediği gibi plastik kirliliğine karşı birlikte harekete geçmek önemli.

26 şirket İş Dünyası Plastik Girişimi’ne dahil olarak 2021 yılına kadar plastik taahhütlerini açıklayacak.

Plastik kirliliğine bayrak açmayı taahhüt eden şirketleri burada teker teker saymayacağım.

Sürdürülebilirlik adına büyük bir adım attıkları için kutluyorum.

MADALYONUN ARKA YÜZÜNDE NE VAR

Ancak madalyonun arka yüzü var.

İki gün önce sosyal medyada termik santrallerin bacalarına filtre takılmasını zorunlu kılan yasa değişikliğinin 2,5 yıl daha ertelenmesi çokça konuşuldu.

Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde 15 santral havaya zehir saçmaya 2,5 yıl daha devam edecek ne yazık ki.

Merak edip bu 15 santralin hangi şirketlere ait olduğuna baktım.

Sürpriz şu: Gördüğüm kadarıyla İş Dünyası Plastik Girişimi’ne dahil olduklarını açıklayan şirketler arasında 2 tanesi havayı kirletecek olan santrallerin sahipleri.

Bir taraftan plastik kirliliğine karşı taahhütte bulunacaksın diğer yandan havayı kirleteceksin.

Kabul edin ki sürdürülebilirlik adına oldukça tutarsız bir tutum.

YARIN KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ�

25 Kasım dünyada Kadına Yönelik Şiddette Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü olarak kutlanıyor.

Bianet’in verilerine göre, erkekler 324 günde 302 kadını öldürmüş.

532 kadına şiddet uygulamış.

Şiddet uygulayan erkeklerin yüzde 53’ü koca/eski koca ya da sevgili.

Kadınların yüzde 49’u ateşli silahlarla öldürülmüş.

Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde bugün ve yarın Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun ve toplumsal cinsiyeti savunan derneklerin etkinlikleri var.

İş insanı Nur Ger öncülüğünde yaklaşık bir yıl önce kurulan, toplumsal cinsiyet eşitliğe inanmış erkeklerle birlikte çalışmalar yapan Yanındayız Derneği yarın Beşiktaş’ta “Nöbetteyiz” etkinliğini düzenliyor.

Kadın Adayları Destekleme Derneği KA-DER ise çeşitli şehirlerin caddelerini “Yaşasın Kadınlar”, “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” billboard’larıyla donatmış durumda.