Kadıköy hapı yuttu, dönüşemeyen inşaat sektörü de yutacak

KADIKÖY vahşi kentsel dönüşüm nedeniyle yıllardır yaşanmaz halde.

Haberin Devamı

Tek kelime nefes alamıyoruz.

Bina yıkımlarının, sokakların “efendileri” haline gelen hafriyat kamyonlarının ve beton mikserlerinin, vinçlerin, gürültünün sonu hiç gelmeyecek gibi.

Sorarım size: Bir daracık sokakta aynı anda kaç inşaat olabilir?

Daracık bir sokağa aynı anda kaç beton mikseri girebilir?

Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir eziyet yaşandığına tanık olmadım.

Birbirine benzemez, estetik yoksunu o yüksek katlı binalar peş peşe yükselirken insan kendi evinin olduğu sokakta yürümeye çekiniyor.

Her an bir beton mikserinin altında kalma ihtimali olduğu gibi ehli olup olmadığı belli olmayan insanların kullandığı vinci de kafanıza yiyebilirsiniz.

Sürekli solduğunuz, bina yıkımlarında ortaya saçılan asbestli toz da işin tuzu biberi.

Sokaklarda esen terör bir yana inşaat önlerinden geçerken gördüğüm görüntü çoğunlukla GSMH içindeki payı yüzde 30 olan bir sektöre yakışmayacak kadar ilkel.

Haberin Devamı

Oysa dünyada inşaat sektörü büyük bir dönüşüm içerisinde.

İNŞAAT SANAYİ NEREYE?

Dünya Ekonomik Forumu’nun geçenlerde yayınladığı “İnşaatın Geleceğini Yeniden Şekillendirmek” raporu da tam bunu ortaya koyuyor.

DEF’in 4. sanayi devrimi nedeniyle projektörü inşaat sanayiye çevirmiş olması doğal.

Zira şehirlerin nüfusunun her gün 200 bin kişi arttığı bir dönemde, inşaat sanayi yılda 10 trilyon dolarlık bir gelir ve 3.6 milyar dolarlık katma değerle küresel GSYH’in yüzde 6’sını oluşturuyor.

2025 yılına kadar yıllık gelirin 15 trilyon dolara çıkacağı hesaplanmış.

İnşaat sektörü küresel çelik üretiminin yüzde 50’si ile 3 milyar ton ham madde kullanılıyor.

Küresel karbon emisyonlarının yüzde 25 ila 40’ından sorumlu bir sektörden söz ediyoruz.

Sadece ABD’de katı atıkların yüzde 40’ı inşaatlardan ve hafriyattan kaynaklanıyor.

Bu sektörde verimliliğin yüzde 1 dolayında artmasının bile dünyada yılda 100 milyar doların tasarruf edileceğini hesaplanmış.

Sözünü ettiğim raporun amacı inşaat sektörünün teknolojiyi kullanarak nasıl hızla dönüştüğünün ve nasıl dönüşeceğinin ipuçlarını veriyor.

4.Sanayi Devrimi’nde sıkça rastladığımız “büyük veri”, “3D Yazıcılar”, “Arttırılmış Gerçeklik”, “Dronlar”, “Kendi Kendilerine Yenileyen Hammaddeler” inşaat sektörünün geleceğini belirleyecek şeylerden bazıları.

Haberin Devamı

Teknoloji geliştikçe dünyanın önde gelen mühendislik şirketleri yenilikler peşinde.

3D YAZICILARIN MARİFETİ

Örneğin, ünlü Arup Mühendislik Firması, 3D yazıcılarla ürettiği çelik parçalarının ağırlığında yüzde 75’lik bir düşüş bağlamayı başarmış.

Geçenlerde Hürriyet ekibiyle “Keşfet” turunda ziyaret ettiğimiz İzmir’deki Adnan Saygun Konser Salonu’nun akustiğinden sorumlu Arup, “büyük veriler”den yararlanarak trafik akışına göre yerleşim bölgeleri tasarlıyormuş.

Biz Kadıköy’de, beton mikserleriyle hafriyat kamyonlarının yol açtığı trafik tıkanıklığı nedeniyle evlerimize ulaşamazken dünyada inşaat sanayinin geldiği noktaya bakın.

Anlı şanlı “rüya gibi proje” tabelalarını asmak güzel de Kadıköy’ü istila eden inşaat şirketleri içerisinde bir tanesinin bile sokağın alt yapısını ya da trafik akışını düşündüğünü sanmıyorum.

Örneklere devam edelim.

Haberin Devamı

Çin’de WinSun adındaki bir şirket, binaların kapı pencere gibi şeylerini 3D yazıcılarla üreterek günde 10 ev inşa etmeyi başarmış.

Mısır Hükümeti’yle bu teknolojiyle tek katlı 20 bina inşa etmek için anlaşmış.

Yine Çin’de Broad Group China adındaki bir şirket, çelik sanayinin önde gelen ismi Arcelor Mittal ortaklığıyla ürettiği modüler yapı birimleri sayesinde 57 katlı bir binayı 19 günde bitirmiş.

Güçlü inşaat sektörümüzün DEF’in bu raporuna göz atmasını öneririm.

Yazarın Tüm Yazıları